Jo İle Disco Partizani

Galatasaray'da çok bahsettiğimiz temel unsurun adı ne; ruh. Galatasaray ruhu benim bu takımı tutma sebebim. Galatasaray bence müthiş geleneklere sahip olan bir felsefe niteliğinde. Takımda oynayan yerli futbolcuları geçtim, gelen yabancı futbolcular bile bu ruha bürünebiliyorlar. Şimdilerde yaşadığımız sıkıntı ise mevcut yabancıların bu ruha ne kadar alıştığıdır. Mesela Jo'yu ele alalım. Tam bir ortam insanı olduğunu düşünüyorum. Nerede eğlence, orada sabaha kadar Jo. Bol parti, bol eğlence, kimin umrunda bu Dünya modunda. Galatasaray'a ilk geldiğinde hedefim Premier Lig, sezon sonunda kesinlikle ayrılacağım diyen bu futbolcu bir anda Galatasaray benle devam etmek isterse kesinlikle takımda kalmak istiyorum diyor. Daha geleli üç ay oldu ama Brezilya'dan bu yana böyle gece hayatı gördüğünü düşünmüyorum. Aslında bu gece hayatı, eğlence falan da Jo'nun performansını pek etkilemiyor gibi. Rijkaard'ın açıklamalarından yola çıkarsak Jo idmanlarda gayet iyi durumda. Bu noktada aklıma Feyyaz Uçar'ın Fourfourtwo röportajı geldi. Orada Daum ile beraber gece hayatında çok dolaştıklarını ve kendisinin bu durumdan yıprandığını söylüyordu. Ama Daum her idmanda çakı gibi ayaktaydı demeyi de ihmal etmiyor. Jo da böyle bir futbolcu. 23 yaşının verdiği adrenalin ile beraber İstanbul gecelerinin bir numaralı adamı oldu ve futboluna bunu pek yansıtmaması iyi. Ama bu skandalları Türkiye kaldırır mı bilemem. Jo'nun Galatasaray ruhuyla falan pek işi yok gibi. Onun ruhu bol eğlence, bol parti, disco partizani...