2 sezonluk Ceyhun Yıldızoğlu döneminin sonuna gelmiş durumdayız. İyisiyle, kötüsüyle geçti demek isterdim ama genellikle kötüsüyle, hayal kırıklıklarıyla dolu iki sezon. Kurulan müthiş kadrolar ama o kadrolardan da alınamayan maksimum fayda. Bir de bunun yanında ilerlemesini beklediğiniz özellikle de yerli isimlerin geriye gidişi. Her açıdan hayal kırıklığı yani. Kurulan o müthiş kadroları taşıyamadı Ceyhun Yıldızoğlu ve sonunda onun döneminin de sonuna gelmiş bulunmaktayız. Hala kafama takılıyor ya, sezon başında neye dayanarak Tuğba Palazoğlu'nu takımdan gönderdi, gerçekten bunun gibi tonla skandal karar var. Umarım Milli Takım'da yine başarılı olur ve Olimpiyat vizesini alırız, bunu da ekleyelim.Galatasaray'ın hedefi ve çıtası değişmiyor tabii. Yatırımlar tüm hızıyla devam ediyor ve hedef de belli. Ann Wauters transferi geldi ama soru şu olmuştu. Coach belli değil ve bu transferleri kim ve neye göre yapıyor. Sanırım Cem Akdağ dönemi başlamak üzere. Olması gereken de bu, Cem Akdağ orada dururken başka coach'larla çalışmanın bir mantığı yok. Fatih Terim ve Oktay Mahmuti gibi başarı hikayelerini ve karakterlerini konuşuyoruz, bir de bunun yanına Cem Akdağ ismini eklememiz lazım.
Bir konuda yaptığımız ayıp büyük ama. Her düştüğümüzde döndüğümüz isim Cem Akdağ. O da asla hayır demeden ona verilen görevi kabul ediyor, çünkü içindeki Galatasaray aşkı çok büyük. Ama biz işimiz bittikten sonra yeni arayışlara giriyoruz ve Cem Akdağ'a ayıp ediyoruz. Bunu iki kere yaptık, umarım üçüncüsünü yapmayız. Tabii sanki Cem Akdağ gelmiş gibi konuşuyorum ama bu içimden geçen, bu yüzden yazıyorum. Belki de çok kariyerli bir yabancı coach gelir, bunu bilemem ama takımın başında olması gereken isim Cem Akdağ'dır...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder