Galatasaray, az önce sona eren maçta Mersin Bşb.' yi 86-85 mağlup etmeyi başardı. Bu skor bana göre küçük çapta bir basketbol mucizesi oldu. Berbat bir ilk yarının ardından üçüncü periyot hafif bi silkelendik; dördüncü periyotta ise istediğimizi almaya başardık.
Son periyot sonucu 32-16 Galatasaray lehine sonuçlandı. Yani galibiyeti tek periyotluk performans ile kazandık. Ama bu beni sevindirmedi. Önemli olan bu oyunu maçın tamamına yayabilmek. Bir takımın performansında maç içinde bile bu kadar büyük farklılık olması normal mi? Kesinlikle hayır!
Bir de üçlük sorunumuz var tabi. Bu oyuncular maçlara nasıl hazırlandırılıyor, bilmiyorum ama bir çare bulması lazım teknik ekibin. Henüz maç yeni başlamış ilk hücumdan itibaren üçlükler. Bu kadar üçlüğe dayalı bir sistem olmaz. Eğer olursa sonucu ilk yarıdaki gibi olur. Takımın oyun kurucusu bile rakip sahaya geçiyor tek bir pas yapmadan direk üçlük atıyor. Bu nasıl bir basketbol anlayışıdır?
Bireysel performanslara gelirsek, galibiyeti Graves' e borçluyuz. 15' i son periyotta olmak üzere toplam 30 sayı kaydetti. Hosley 16 sayı-6 ribaund-5 asist, Hüseyin de 9 sayı-7 ribaundluk performanslarıyla galibiyetin mimarlarındandı.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder