27 Nisan 2009 Pazartesi

Yine Başlıyoruz

Türkiye'de kamuoyu teknik direktör göndermeye neden bu kadar meraklı hiç bir zaman anlayamadım. Hiçte anlayamayacağımdan eminim. Tamam mağlubiyet alınır işler iyi gitmez teknik direktörden memnun olunmaz ama kötü giden durumun devamı yüzünden bir isim nasıl tartışılır hale gelir? Elimizde iki örnek var ikisinide irdeleyelim.

Öncelikle örneğimiz Fenerbahçe teknik direktörü Aragones. Geçtiğimiz sezon Avrupa Şampiyonasında başında olduğu İspanya'yı şampiyonluğa taşıyan teknik direktör olarak tanıdık onu. Sezon sonunda Zico'nun gönderilmesiylede Fenerbahçe'nin başına getirildi. İstediği transferler yapıldı ve sezona başlandı. Fenerbahçe bir türlü istenilen kıvama gelmedi, gelemedi. Geçen sezon şampiyonluğun Galatasaray'a kaptırılmasının ardından bu sezon iyi bir şeyler yapılmak zorundaydı artık. Fakat işler istediği gibi gitmedi dedenin ve Aziz Yıldırım'ında kredisini düşürmeye başladı bu durum. Bütün sezonu tek başına mahveden bi Aragones var karşımızda.

Gelelim ikinci örneğe yani Bülent Korkmaz'a. Geçen sezonki masalsı şampiyonluktan sonra bu sezona fırtına gibi girmek için son yılların en mükemmel kadrosu kuruldu başınada teknik direktör olarak Skibbe getirildi. Aslında çok güzel bir ilk yarı geçirdi Galatasaray. Konulan 3 hedef vardı 3ündede aslanlar gibi ilerliyordu. Ne olduysa devre arasından sonra oldu. İlk yarıda enfes bir futbol oynayan takımı ne gören ne de duyan vardı artık. Bu Skibbe'nin Galatasaray teknik direktörlüğünden alınmasına mâl oldu. Yerinede herkesi mutlu eden bir isim olan Bülent Korkmaz getirildi. Herkes ondan mucize yaratmasını bekliyordu çünkü takım hiç iyi durumda değildi. Türkiye Kupası gitmişti, Uefa zordaydı, ligde ilk 3 zora girmişti. Bülent Hoca elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı bence yaptıda. Fakat ondan mucize bekleyenler yere çakıldılar ve suçuda ona yüklediler. Bülent Korkmaz geldiğinde de bu durumdaydı bu takım. Yani şu andaki durumun sorumlusu Bülent Korkmaz değil. Bütün sezonun daha doğru bir tabirle bütün ikinci yarının sorumluluğunu Bülent Korkmaz'a yıkamaz hiç kimse. O gitsin takım düzelsin mantığı asla işe yaramaz.

İki örnek var elimizde görüyoruz. Biri sezon başından beri takımını rezil eden fakat eleştri bile olmayan bir teknik adam diğeri suçu olmadığı halde tartışılan bir teknik adam. İstikrar başarıyı getirir bence. Buda 2 sezonda 4 teknik adam değiştiren Galatasaray'ın neden başarılı olamadığının cevabıdır. Adnan Polat ve ekibi kesinlikle arkasında durmalılar kaptanın. Dün dedim bugün diyorum yarın demeye devam edeceğim bu takım Bülent Korkmaz'ın takımı değil! 8-10 maça bakarak teknik direktör gönderilmez. Ruhsuz olan kaptan değil futbolcular. İlla revizyon yapılacaksa onların içinde revizyon olmalıdır. Ve son cümle; bir takımın başarılı olması ne sadece iyi futbolcularla, ne sadece iyi yönetimle, nede sadece iyi teknik heyetle olur. Bir takımın başarılı olmasındaki en büyük etken sabırlı taraftarlardır.

2 yorum:

  1. http://yetenekavcisi.blogspot.com/2009/04/onumuzdeki-sene-olmas-galatasaray-icin.html

    aL OKu biraz gönlün açılır

    YanıtlaSil
  2. Okudum gözüm gönlüm pek açılmadı :D yorumumu yaptım..

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir