29 Haziran 2009 Pazartesi

Amerikan Rüyası Sona Erdi


Mini Dünya Kupası dün oynanan maçlarla sona erdi. Önce 3. lük için İspanya-Güney Afrika maçını izledik. İspanya'nın uzatmalarda 3-2 yendiği maçta Fenerbahçe'nin Wikipedia'ya göre koca sezonda elli maçta gol beklediği Guiza dün 3 dakikada attığı 2 gol ile 88. dakikaya 1-0 geride giren takımını 2-1 öne geçirmeyi başardı. Turnuvanın ev sahibi Güney Afrika Mphela'nın attığı gol ile maçı 2-2 beraberliğe getirmesini bildi. Bu sonuç ile maç uzatmalara gitti. İspanya'yı üçüncülüğe taşıyan gol 107. dakikada Xabi Alonso'dan geldi. Turnuvaya gerçekten renk ve gürültü katan bir ekipti Güney Afrika. Guiza'nın gollerinde vuvuzelaların iki dakikalığınada olsa susması beni en çok mutlu eden olaydı. Bir gün Guiza gol atacak ve sevineceksin deseler inanmazdım ama buda oldu futbol işte. Neyse şaka bir yana Guiza'nın bilhassa ikinci golü çok güzeldi. Gerçi niyeti orta yapmaktı ama top işte gitti gol oldu karşıdanda gözüne güneş vurunca topu nereye attığını bilemedi sanırım. Güney Afrika'nında maçı uzatmalara taşıyan golü çok iyiydi. Mphela'nın attığı frikik golü yani. Maçın son sözünü ise Xabi Alonso verdi. O nasıl falsoydu şaşırdım kaldım ilk izlediğimde biri kafasını uzattı ayağına çarptı falan zannettim ne yalan söyleyeyim. Golleri burdan izleyebilirsiniz.


Günün diğer maçı final maçıydı. Dünya futbolunun tarihi en parlak takımı Brezilya ile turnuvanın sürpriz ekibi Amerika Birleşik Devletleri arasında oynandı final. Amerika İspanya'ya uyguladığı tarifeden birde Brezilya'ya uyguluyordu ki ilk yarısında 2-0 öne geçtiği maçta yediği 3 gol ile kupayı Brezilya'ya bırakmak zorunda kaldı. Karşılaşmada Amerika Birleşik Devletleri adına golleri 10. dakikada Dempsey ve 27. dakikada Donovan kaydederken, Brezilya'nın gollerini 46. ve 74. dakikalarda Luis Fabiano ile 84. dakikada Lucio kaydetti. Maçta üstün görüntü çizen taraf Amerika'ydı. Ama son 15 dakikada dirençleri mi kırıldı ne oldu bilmiyorum Brezilya attığı iki golle kupaya uzanan taraf oldu. 1992 yılından beri düzenlenen turnuvanın bu seneki şampiyonuda geride bırakılan 7 kupadan 3ünün sahibi olan Brezilya oldu. Brezilya 8 Konfederasyon Kupasının 4üne sahip şimdi. Amerika ise ilk kez oynadığı finali kaybederek ikinci oldu.

Turnuvaya benim penceremden şöyle bir bakmak gerekirse. Bilhassa yarı finaldeki İspanya zaferinden sonra favorim Amerika oluverdi birden. Ama oynanmasını en çok istediğim maç Amerika-Irak maçıydı. Şöyle Irak 5-0 falan yenecekti Amerika'yı işte o zaman eğlenebilirdim. Tıpkı Amerika'nın İspanya'yı yendiğinde eğlendiğim gibi.. Dunga Brezilya'ya güzel bir sistem oturtmuş bu arada bahsetmeden geçsem ayıp olurdu. Bu sistem dahada oturursa ve gelişirse Brezilya yeniden kupanın favorisi konumuna geçer ki genelde Dünya Kupalarınında favorisidir zaten. Birde şampiyonanın en iyi futbolcusuna verilen "Altın Top" mevzusu var ki bu sene Kaka'ya gitti. Zaten iki adayım vardı birisi David Villa diğeri Kaka Leite. Tamamen duygusal sebeplerden ötürü Kaka bir adım öndeydi Villa'dan. Turnuvanın diğer ödüllerinden ''Altın Ayakkabı'' ödülünün sahibi ise dünkü final maçında 2 gol kaydeden Luis Fabiano oldu. Fabiano, aynı zamanda ''Gümüş Top'' ödülüne de layık görüldü.''Bronz Top'', ABD Milli Takımı'ndan Clint Dempsey'e giderken, ''Altın Eldiven'' ödülü ise dünkü final maçının ilk yarısında gösterdiği performanstan dolayı Dempsey'in takım arkadaşı, Tim Howard'a verildi. Bir kez daha anladım ki içinde Türkiye'nin yada Türk takımlarının olmadığı hiç bir organizasyon beni heyecanlandırmıyor. Şimdi önümüzdeki milli takımlar düzeyinde en büyük turnuva Dünya Kupası 2010. Turnuva yine Afrika'da olacak malesef. Dileyelimki Avrupa'dan falan giden çok olsun yerel halk evinde izlesin canım maçları. Mecbur muyuz biz bu gürültüyü çekmeye.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir