6 Temmuz 2009 Pazartesi

Yastayız..


Geçen sene bugünlerde hala inanamıyordum öldüğüne. Haluk Ulusoy'u 2002 Dünya Kupasından beri çok severdim, yerine gelen Levent Bıçakçı'ya bir türlü içim ısınmamıştı. Futbol benim için çok şey ifade ediyordu dolayısıyla futbolun en tepesindeki adamda çok önemliydi. Levent Bıçakçı'dan sonra yeniden göreve gelen Haluk Ulusoy'un yerine o gelmişti başkanlığa. Geldiği ilk günden vefatına kadar yukarıda Allah var bir günden bir güne hakkında ne kötü bir şey duydum nede kötü bir cümle kurdum. Euro 2008'e gitmiştik milli takım olarak. Biraz şans, biraz hırs, birazda motivasyon ile yarı finale kadar yükseldik. Yarı finalde olmamızın mimarlarındandı. 143 günlük başkanlık sürecinde Avrupa üçüncülüğü gördü.

Tarih 5 Temmuz 2008'i gösteriyordu. Son görevini yaparcasına Fatih Terim ile yemek yiyorlardı. İmparatoru milli takımın başında 2010'a kadar kalmaya ikna etmek içindi bu yemek. İstediğini almış olmanın rahatlığı ile odasına çekilen Hasan Doğan kalp krizi geçirdi, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı ve bir sene önce dün vefat etti. Aslında bu yazı dünün yazısıydı. Ama gönlüm hem Barış Akarsu'yu hemde Hasan Doğan'ı aynı gün okumaya el vermedi. Bir güne bir yas yeterde artardı bile. Dün Hasan Doğan'ı andı futbol camiasının önde gelenleri. Başkan Mahmut Özgener, Şenes Erzik, kızı Zeynep Doğan, Murat Başesgioğlu ve Fatih Terim konuşma yaparak duydukları saygıyı, sevgiyi ve özlemi anlattılar. Benim Hasan Başkan ile ilgili gözümün önünde canlanan kare ise bir çok insanın olduğu gibi; eşiyle tribündeki gol sevinçleri olur hep. Gelmiş geçmiş en naif başkan olarak hep hafızamda yer edecek olan Hasan Doğan'ı saygıyla anıyorum. Mekanı cennet olsun üzerine nur yağsın. Futbol camiasının tekrar tekrar başı sağolsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir