9 Ekim 2009 Cuma

Forvet Üçlemem {İlhan Mansız}

Batuhan Karadeniz ve Sercan Yıldırım gibi geleceğe yönelik futbolcuları yazdıktan sonra asıl benim forvet idolüm İlhan Mansız'ı yazmak istedim. Son on yıla baktığımda en iyi Türk futbol oyuncusu diyebileceğim, futboluyla herkesi kendine hayran bırakan ama yaşansıtıyla da bir o kadar profesyonellikten uzak yaşantısıyla kendini bitiren isimdir. Gurbetçi futbolcuların moda olduğu dönemde ülkemize gelen İlhan Mansız yaptığı önemli çıkışla önce Samsunspor'da sonrasında ise Beşiktaş'ta gerçek patlamasını yaşamıştır. Bugün hala Beşiktaş taraftarlarının kalbinde yer tutan ve attığı gollerle birlikte duruşuyla gerçek Beşiktaş'lı duruşu yansıtan yegane futbolculardandı. 2002 Dünya Kupası'nda Roberto Carlos'a yaptığı çalımla Japonların kalbinde taht kurmuştur ve Türkiye'de oynadığı çoğu maça Japon turistler bile gelmiştir. Aslında İlhan Mansız futbolundan ziyade yakışıklılığını ve gösterişini en iyi şekilde yansıtmıştır ve bugün futboldan uzak olmasına rağmen {1860 Münih macerasını ayrı tutuyorum} bu karizması sayesinde hala göz önündedir. Bana sorarsanız İlhan Mansız'ın futbol olarak bittiği nokta Japonya'ya transfer olduğu zamandır. Beşiktaş para kazanmak uğruna İlhan Mansız'ın kariyerini hiç düşünmeyerek Japonya'ya göndermiştir ve hem o sene şampiyonluğu hemde İlhan Mansız gibi bir değeri kaybetmiştir.

Beşiktaş Günleri

Forma numarası gibi 26 yaşında Beşiktaş'a transfer olan İlhan Mansız yaşı biraz geçmiş olsa bile Beşiktaş'ta futbol oynadığı dönemde Türk futboluna damga vurmuştur. Günümüzde bu tip yıldızlar 19-20 yaşında keşfediliyorlar ve çoğu büyük takımlarda forma giymeye başlıyor ama geçmiş yıllarda ilerleyen yaşlarda bile futbol transferi yapılıp ondan yıldız yaratılabiliyordu. Samsunspor'dan Beşiktaş'a transfer süreci biraz sancılı olmuştu. Tümer Metin ile beraber transfer edildiğinde hülle yapmak için önce Pogon'a gittikleri açıklandı oradan Beşiktaş futbolcuları kiraladık falan dedi tam bir curcuna oldu. Ama sonrasında Samsunspor ile anlaşılarak transferlere açıklık getirildi. İlhan Mansız Beşiktaş'ta oynadığı ilk sezonda 21 gol atarak gol krallığını Arif Erdem ile paylaşmıştır. Bu performansının sonucunda 2002 Dünya Kupası kadrosuna davet edilmiş ve bir patlamada bu şampiyonada yapmıştır. Lucescu'nun Beşiktaş'a gelmesinin ardından İlhan Mansız'ın da futbolunda önemli gelişmeler oldu. Beşiktaş'ın unutulmaz 100. yıl kadrosunun en önemli parçalarından birisi oldu ve şampiyonlukta büyük payı vardı. Ayrıca o sezon Uefa Kupası'nda da çeyrek finale kadar yükseldiler. Ondan sonraki sezon ise futboluyla yine beğeni topluyordu ama Beşiktaş para kazanmak uğruna kendisini Japonya'ya Vissel Kobe takımına satmaya karar verdi. İlhan Mansız'da kulübüm para kazansın diyerek bu transfere tamam dedi ama futbol hayatını orada bitirmiş oldu.

Beşiktaş'ta sadece 2.5 yıl oynayıp bu kadar sevilen birde Pascal Nouma vardır sanırım. İlhan Mansız'da aslında Beşiktaş'ta fazla oynamamasına rağmen attığı gollerle, Beşiktaş'lı duruşuyla çok sevildi ve taraftarlara bugün sorsalar yine en çok sevdikleri ve doyamadıkları futbolcular içerisinde İlhan Mansız'ı ilk sıraya koyarlar. Zaten İlhan Mansız sırtına yaptırdığı kartal dövmesi ile herşeyi açıklıyor.

Roberto Carlos'a Attığı Çalımla Başlayan Süreç

Dünya Kupası'nda oynadığımız ilk maç olan Brezilya maçında Roberto Carlos'a attığı çalımla şampiyonada neler yapabileceğini bizlere gösterdi ve Japonların bir anda dikkatini çekti. Saçlarınıda Japonlar gibi toplamaya başlayınca bir anda bütün Japonya'nın ilgisi İlhan Mansız üzerinde yoğunlaştı. Çeyrek finalde Senegal'e attığı altın golle ve üçüncülük maçında Güney Kore'ye attığı iki golle Dünya Kupası'nda Türkiye adına en çok golü kendisi atmış oldu. Dönüşünde Beşiktaş ile 100. yıl şampiyonluğu yaşadı ve ondan sonraki sezon ligin yarısında 4.5 milyon dolara Vissel Kobe'ye satıldı. Bana sorarsanız Beşiktaş hayatının en büyük yanlışlarından birisini yaptı ama para kazanmak uğruna bu transferi gerçekleştirdiler. O sezon kaybedilen şampiyonlukta takımın ruhu olan İlhan Mansız'ın olmayışı büyük etken oldu. Vissel Kobe'de sadece bir maça çıkabildi ve sakatlanarak sözleşmesi iptal edildi. Japonya günleri başlamadan bitmiş oldu ama geçirdiği bu sakatlık yüzünden futbol olarak eskisi gibi olamadı.

Futbola Tutunma Çabaları

Vissel Kobe'nin ardından Hertha Berlin'e transfer oldu ama burada da geçirdiği sakatlık nedeniyle sözleşme iptal edildi. Sonrasında Ankaragücü'ne geçti ve oynadığı 9 mata 4 gol atarak büyük bir başarı gösterdi. Hatta Beşiktaş maçında attığı golden sonra sevinmeyerek yine Beşiktaş'lı duruşunu göstermiş oldu. Ankaragücü'nden sonra Almanya'da idman yaparken bir arabanın kendisine çarpması sonucunda futbolu bıraktığını açıkladı ve kendini televizyon sektörüne verdi. Birçok dizide oynadıktan sonra bu sezon 1860 Münih ile deneme maçlarına çıktı ve şu an hala orada futbol oynuyor mu bilmiyorum. Oynadığı ilk hazırlık maçında gol atarak dikkatleri üzerine çekmişti.

Aslında İlhan Mansız'ın hayatı şanssızlıklarla dolu. Japonya'ya gittiğinde geçirdiği sakatlık yüzünden bir daha dikiş tutturamadı. Yaşı da genç olmadığı için iyileşme ve futbola dönme süreci haliyle uzun sürdü. Gerçi bunda profesyonellikten uzak yaşantısının etkisi oldukça fazla oldu. Çünkü sakatken bile koltuk değnekleriyle bile olsa gece kulüplerine gidiyordu. Futbol dışında oldukça fazla gece gezmeleriyle anılır oldu. İlhan Mansız biraz daha profesyonel yaşayabilse ve kendine baksaydı bugün hala çok önemli bir kulüpte forma giyiyor olabilecekti.

Günümüz Modern Santrafor Anlayışını 2000'li Yıllarda Yaşatan Adam

Eskiden santraforlar öne çıkan birkaç özellikleri sayesinde önemli kulüplerde forma giyebiliyorlardı. Mesela boyu uzun ve sadece hava toplarında hakim futbolcular bile senelerce önemli kulüplerde forma giydiler. Şimdilerde ise bu tip futbolcuların yüzüne bile bakmıyorlar. Günümüzün forvet tipi Ibrahimoviç, Drogba, Eto'o, Benzema ve ismini saymadığım bu tarzda olan forvet oyuncularıdır. Yani teknik olacaksın, hızlı olacaksın, bitirici olacaksın, güçlü olacaksın, savunmana yardım edeceksin, hava toplarına hakim olacaksın ve bunun gibi birçok özelliğin ön plana çıkacak. İlhan Mansız'da aslında o yıllarda bizlere bu tarz forvet oyuncusunu yansıtmıştı. İlhan oldukça mükemmel bir bitiriciydi. Ayrıca birçok özelliğiyle ön plana çıkıyordu. Oldukça güçlüydü, mücadeleciydi, hırslıydı, mesafe tanımadan şut atardı, teknikti ve bunun gibi birçok özelliğe sahipti. Beşiktaş'ta 26 yaşında değilde 20'li yaşlarda gelseydi bugün çok daha farklı bir yerde olabilirdi. Hele bugün Beşiktaş'ın forvetlerine bakarsak 34 yaşına gelen İlhan Mansız biraz daha profesyonel yaşayabilseydi hala ligin tozunu attırabilirdi.

Galatasaray Öyküsü

Ayrıca Samsun'lu olduğum için Samsunspor'da oynayan futbolcuları da çok iyi takip ediyordum. İlhan Mansız'ın adı sıkça Galatasaray'la geçmeye başlayınca çok heyecanlanmıştım. Hatta bu transfer bitmek üzereydi ama son anda İlhan Mansız Beşiktaş'a transfer oldu. Rivayetin dediğine göre transfer görüşmesi yapmak için Mehmet Cansun'un ofisine giden İlhan Mansız o sezon transfer edilen Ümit Karan'ın kendisinden daha iyi para alacağını öğrenince bu transferden vazgeçmiştir. Gerçi bu haber yalanlanmıştı ama İlhan Mansız'ın da Galatasaray'da oynamasını çok isterdim. Eğer Galatasaray'a gelse kariyeri hangi noktada olurdu bilemiyorum.

Türk futbolunun son yıllarda kanayan yaralarının başında bana göre İlhan Mansız gelmektedir. Bu futbolcuyu zamanında keşfedemediğimiz gibi Beşiktaş'ın büyük çabaları ve İlhan Mansız'ın profesyonellikten uzak bazı davranışları yüzünden bu futbolcuyu çok erken kaybettik. Bana sorarsanız son on yılda gördüğümüz en yetenekli Türk forvet futbolcusuydu. Yine de 2.5 yıl oynadığı Beşiktaş'ta, 2002 Dünya Kupası'nda bizlere 10 yıllık keyif yaşatmıştır.

2 yorum:

  1. O değilde BJK'nin bu Beko'lu forması baya güzeldi beah...Klasikti bizim marshall gibi...

    YanıtlaSil
  2. Su son fotorafi görünce öyle bir üzülüyorum ki...

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir