Bildiğiniz gibi basketbolda bu sene bir forma skandalı ile sarsıldı kulübümüz. Bazı şahısların ortada bunu yapmak için hiçbir sebep yokken (zaten bunu yapmak için bir sebep olması da imkansız) Cemal' e Tufan' ın formasının giydirilmesi ile kulüp gerek maddi gerek manevi olarak çok yıprandı. Bu olay ne yazık ki bizim için,istesek de unutamayacağımız bir olay. Keza bu sene de aynı şekilde unutmak isteyeceğimiz bir yıl bana göre.Ama bu sene kadromuzdaki oyuncuları asla unutamayacağız. Bu skandaldan sonra işi onur mücadelesine çeviren, disiplin kurulunun verdiği cezadan sonra ligde kalması bile zor görünen takımda çıkıp aslanlar gibi oynayan takım unutulamaz zaten. Tahkimin cezayı kaldırmasıyla beraber de play-off yapıp, play-off da iyi bir yerlere gelmek için terlerinin son damlasına kadar mücadele edeceklerinden de şüphe duymuyorum.
Gelelim yazımızın başlığına. Bu sene Galatasaray kendi ''Big Three'' sini buldu bana göre. Benim bugüne kadar gördüğüm en uyumlu yabancılar. Takım o duruma düşmüşken ben bu şartlarda oynayamam diyip başka bir takıma transferlerini isteyebilirlerdi. Buna da kimse bir şey diyemez zaten. Adam elbette ki kendi kariyerini düşünecek. Ama onlar kolay olan yolu seçmedi. Takımda kalıp diğer arkadaşları ile beraber aslanlar gibi savaştılar.
Yazımızın başlığında bu üç oyuncumuzun adı geçiyor ama diğer yabancımız Washinngton da gerçekten iyi bir katkı sağlıyor. Her ne kadar eleştriler olsa da şu an bizim bulabileceğimiz en iyi guardlardan biri bence. Takımda top kullanan bir guarda ihtiyaç var ve D-Wash da bu görevi layıkıyla yerine getiriyor.Yerlilerden de Evren' e ayrı bir parantez açmak lazım tabiki. Müthiş bir oyuncu gerçekten. Takıma hem hücumda hem savunmada çok iyi katkı sağlıyor. Dİğer yerlilerimizden de Evren' den aldığımız katkıyı alabilirsek bu senenin çok daha iyi sonuçlanacağına inanıyorum.
Yazımızı bir temenni ile tamamlayalım. Malesef ben daha Galatasaray' da iki sene üst üste forma giyen yabancı hatırlamıyorum. Lütfen bu gelenek bozulsun bu sene. Biz, Aslan Yürekli oyuncularımızla yola devam etmek istiyoruz!
Berkan; Galatasaray’da iki sezon üst üste oynayan son yabancı oyuncu 97-98 sezonunda forma giyen Sherron Mills. Hatırlamaman gayet normal ben de hayal meyal hatırlıyorum zaten. :)
YanıtlaSilHer sene birbirinin kopyası şeklinde geçen amaçsız sezonların ardından bu takımın ilk kez bir amacı var ve bu beni mutlu ediyor. Biliyorum saçma bu ama öyle. Her sene ligi ilk beşte kapatıp, play-off'da süpürülmek yerine son ana kadar kümede kalma yarışı vermek ya da play-off'a girme yarışında olmak daha heyecanlı geliyor bana. Uzun zaman sonra ilk kez tünelin ucunda bir ışık gözüktü takım için, tek başına bu bile sezonu diğerlerinden farklı kılmaya yetecek bir durum bence.
Çağlar Abi, 97-98 sezonunda ben birinci sınıfta kırmızı kurdele almak için mücadele veriyordum büyük ihtimal:)
YanıtlaSilBir de düşüncene sonuna kadar katılıyorum. Çok güzel demişsin; ''birbirinin kopyası şeklinde geçen amaçsız sezonlar'' dan sıkıldık artık. Bu sene yeni bir hedefimiz var. Umarım ilk önce bunu gerçekleştirip; seneye de daha büyük hedeflerin peşinden koşacağız.
J.R Koch vardı bir ara bizde. Onunda takımda tutulduğu söylenmişti ama kendisini hiç oynamadı. Alakasız bir soru ama neden böyle olmuştu :D
YanıtlaSil