3 Şubat 2010 Çarşamba

Mağlubiyetle Başlasak da.. {Antalyaspor:2-1:Galatasaray}

Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçında akşam üstü İstanbul Belediye ile Trabzonspor'u izledik. O maçı Burak sağolsun yazmış, ben de tek cümle yazıp geçeceğim. Akşamki rezaletin tek sorumlusu sahadaki otorite eksikliğiydi bence. O sahadaki hakem ile Bülent Yıldırım'ı karşılaştırayım -kıyaslamaları sevmeyen birisi olsam da- akşamki maçta ortalarda sarı üniformasıyla dolaşan arkadaşın hakem olduğuna bin şahit ister. Her pozisyonda sarı kart çıkararak oyunu domine edemezsiniz ki.. Bülent Yıldırım, oyuncuların tamamına yakınıyla diyalog içine girdi mesela bizim maçta. Çok da rahat idare etti, gerginlik olmadan ve yanlış değilsem 2 sarı kartla oyunu tamamladı alnının akıyla. Hakem konuşmayı çok sevmiyorum ama buna değinmeden geçmek istemedim. Şimdi dönelim asıl konuya.. Galatasaray, Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçında Antalyaspor'a konuk oldu. İlk yarısı 1-1 biten karşılaşmanın ikinci yarısında bir gol daha bulan Antalyaspor, maçı 2-1 kazanarak İstanbul'a bir nebze de olsa avantajlı gidecek olan taraftı maç sonunda. Oyunun kırılma noktası; Jo'nun maçın 3'te birlik bölümü sona ererken sakatlanması oldu. O dakikadan sonra oyun disiplini bozulan Galatasaray mağlup oldu bu akşam. İkinci maç haftaya Ali Samiyen'de oynanacak eğer bir aksilik çıkmazsa da Galatasaray'ın yarı finalist olacağını düşünüyorum.

Eksikler, Eksikler, Eksikler..
Geçtiğimiz seneyi sakatlık belasından kurtulamadığından kötü geçiren Galatasaray'a malesef 2010 da uğurlu gelmedi. Kewel, Mehmet Topal, Sabri, Hakan Balta ve Milan Baros karşılaşmada sakatlıkları sebebiyle yer alamayan isimler olarak gözümüze çarpıyor. Ayrıca, Afrika Kupası'ndan 3 gün geç gelen Keita'ya da verilen ceza sonucunda maç kadrosuna alınmadı. Kaleci Leo Franco ile Keita karşılaşmayı tribünden izledi. Eksiklikler sonucunda defans dörtlüsünde 3 stoper birden kullandı Rijkaard. Emre-Servet-Neill üçlüsü ve tabii ki Uğur bu akşam başarılı bir maç çıkardılar. Emre yer yer kademe hataları yapsa da, Uğur'un pozisyon sektirmemesi ve Caner ile uyumlu bir performans sergilemesi maça dair güzel notlardı. Maça baskılı başlayan taraf Galatasaray oldu. 10 numaralı kaptan, 10. dakikada yine şık bir gole imza attı. 10 bu sene Arda'ya gerçekten uğurlu geldi. Bu arada Arda'nın bu sezon attığı 10. gol olduğunu da ekleyeyim. Caner'in kullandığı köşe vuruşuna ayağının dışıyla mı bacağının dışıyla mı vurdu tam göremedim ama Arda'nın zamanlaması ve vuruşu gerçekten çok şıktı. Kaptanın attığı bu gol ile Galatasaray, 1-0 öne geçti. Sonraki dakikalarda rakip kaleye yüklense de bir türlü golü bulamadı. Burada Jo'yu anlatmak istiyorum biraz. Jo bugün sakatlandığı dakikaya kadar şüphesiz sahanın en iyi oyuncularından biriydi. Bir kere çok istekli. Geriye geliyor, savunmaya elinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyor, top taşıyor, koşular yapıyor.. Takıma faydalı olacağı kesin. Sakatlığına dair gelen haberlerde kırık falan olmadığı söylendi maç esnasında, son durumu yine haber veririz tabii.

Antalyaspor'un Fırsatçılığı
Galatasaray'ın oyununu Jo'nun sakatlanmasına bağlamış ve maçın kırılma noktası o an demiştim biraz önce. Jo sakatlanmadan bir kaç dakika önce Antalyaspor beraberlik golünü bulmuştu. Savunmayı beğendim bugün evet, fakat yenilen gollerdeki gaflet anlarını es geçmek mümkün değil. İlk golde Neill, ikinci golde Emre Güngör geride kalmasalar belki de deplasmandan galibiyetle dönmenin keyfini sürüyor olacaktık şimdi. Bu geride kalmanın sebebiyse sezon başından beri tartışılan ofsayt taktiğidir. Ofsaytta bırakacağız diye her pozisyonda geride kalmak doğru değil. Bunu iddia ediyorum sürekli. İkinci golde ise Necati'nin keyifli vuruşlarından birini izledik. Hep söylerim, Necati iyi futbolcudur, hoş futbolcudur da biraz fazla konuşmasa da işini yapsa tadından yenmez. Maçta takımını galibiyete taşırken attığı gol de -Galatasaray yemiş olsa da- güzel goldü. İkinci yarıda Barış'ın yerine giren Elano, Galatasaray'ı toparlayan, gerek ofansif gerekse defansif anlamda katkıları olan bir oyuncu olarak dikkat çekti bugün. Ceza sahası içinde Gio gelip pozisyonunun içine girmese golü atıp durumu da eşitleyebilirdi. Ama olmadı, sağlık olsun.. Antalyaspor, Galatasaray'ın gaflette olduğu dakikaları güzel değerlendirdi. Kendi evinde oynuyor olmanın da avantajıyla ihtiyacı olan galibiyeti aldı.

Harry gitmesin diye Nonda'yı gönderdik, bu maçta kendisine ihtiyaç duymuş olabiliriz ama eminim Keita'nın da takıma katılmasıyla daha rahat maçlar çıkaracaktır Galatasaray. Son olarak Gio için de bir kaç kelam etmek gerekirse; çok iyi niyetli, çok arzulu ama biraz panikliyor sanki. Aynı şey Ufuk'ta da vardı mesela. Bir pozisyonda neredeyse Servet'i sakatlıyordu birbirlerine girdiler. Yine de ben iki oyuncunun da takıma adapte olmaları hâlinde başarılı maçlar çıkaracakları kanısındayım. Antalyaspor'u tebrik ediyor, gelecek hafta oynanacak maçta iki takıma da başarılar diliyorum.

ps: Son olarak lütfen Galatasaray maçlarında anlatım ve yorumculuk yapılmasın. Lütfen!

Antalyaspor 2-1 Galatasaray

Antalyaspor: Ömer, Erhan Güven, Yalçın, Batak, Şenol, Sedat, Jedinak, Korhan, Tita (Dk. 73 Ertuğrul), Djiehoua (Dk. 82 Veysel), Necati (Dk. 88 Gürhan)
Galatasaray: Ufuk Ceylan, Uğur, Neill, Servet, Caner, Barış (Dk. 63 Elano), Mustafa Sarp, Emre Güngör, Ayhan, Arda, Jo (Dk. 36 Dos Santos)

6 yorum:

  1. BEn de turun geleceğini düşünüyorum da.

    Savunmayı beğendim derken Antalya'nın savunmasını mı kastediyorsunuz?

    Neill dışında oynayan 3 adam da panik. Pozisyon almayı bilmiyorlar, tek top nedir bir haberler, en önemlisi yaptıkları pas hataları. Servet ve Uğur mor formalılar atmıcaz kanki.. deseler ancak bu kadar olur. Hadi topu şişiyorlar, orta sahayı geçsin bari. O da yok.

    Hadi bunlar aşılır hızlı Sabri ile sakin H.Balta gelice.

    Orta saha aynı adamlarla ilerlemesi imkansız. M.Topal'daki sezgi, pozisyon bilgi, mevki kontrolü, top kapma bunların hiçbir yok diğerlerinde. Topal'ın da hız ve pas konusunda sıkıntısı var.

    Bu futbolun gerekli şeyleriaşıldı...

    Bu isteksizlik nedir. Ben ilk defa Gs'yi bu kadar isteksiz tabiri yerindeyse ruhsuz bir futbol oynarken görüyorum. Bu sadece bu maçlık değil en azından Araklıktan beri devam ediyor. Bizde hiçbir zaman ortaya çıkmayan bir şeydi ruhsuz olmak.

    Kupadan elenmek belkide daha yaralı olucaktır bizim için. Şampiyonlar ligine getmek dışında önemli bir şey yok şu an. Kupa'da da oyuncu saktlığı yüzünde, bir kaç isim kaybedersek her kulvarda zorlanacağız.

    YanıtlaSil
  2. emre güngörden sağ bek uğur uçardan sol bek..gerçekten süper beğenilesi bir savunma..maçın kaybedilme sebebi olacak kadar..

    YanıtlaSil
  3. şu takımı ve şu santos'u beğenmen ilginç.antalyaspor biraz yüklense 5 olurdu.dua edelim ki adamlar tırsıyorlar.defansta kimi beğendiğini merak ettim?5 defa çıkarken top kaptıran neill mi,her topta geçilen emre güngör mü,futbolu unutmuş gibi oynayan uğur mu?ufuk'un yediği ilk gol şaka gibi.santos'u ayakta görebilen oldu mu?Ayhan Akman'a topa basıp dönmeyi öğreteni bir yakalarsam :)

    kusura bakmayın çok karamsar bir yazı oldu ama karamsarım gerçekten.15 gün sonra atletico maçı var ve biz en uçta kimin oynayacağını bilmiyoruz hala.Jo sakatlandı,Kayseri'de ne yapacaz?bunlara cevap verirseniz,yeni sorularla az sonra burdayım :)

    YanıtlaSil
  4. izlediğim en kötü Galatasaray maçlarından biriydi...
    hakketen çok aciz bir takım gördüm.Beğenmeniz bana da ilginç geldi açıkcası.Santos'a ben de inanıyorum ama bugün ciddi hatalar da yaptı... Acaba yanlış krampon falan mı giydi diye düşünmedim değil...
    Ayrıca Antalyaspor'un teknik direktörü olsam böyle bir takımdan yararlanır, farka gitmek isterdim...Onları da beğenmedim zaten...Necati'nin golünü saymazsak haz veren başka bir kare hatırlamıyorum sanırım...Galatasaray 2-3 pozisyonla bitirdi maçı...Yakışmadı...Neyse diyelim önümüze bakalım, bu da bir ders olur umarız...(Ayrıca Barış'tan hiiiççç bahsetmek bile istemiyorum,yorumsuz:))
    Umarım Jo iyi durumdadır :(((

    YanıtlaSil
  5. Antalyada yasayan birisi olarak tabiiki macta idim GS ımızı ve yeni transferleri izlemek icin kendimce eksikligini hissettiğim bir kac not..
    Takım kesinlikle ve kesinlikle sert değil ve sert takımlar karsısında hemen pes eden bir yapıya sahip ..
    Sert dediğimiz kazmalarımız(üzülerek) Mustafa sarp ve Barış ortasahamızda oldugu sürece inanın hiç birsey yapamadıgımız gibi bir arpa boyu yol gidemeyiz(keske şu altaydan aldığımız musa çağıran gelse idi .!)...Ne kadar nefret etsek te ortada emre belözoğlu gibi birisini arıyoruz..Mustafa sarp tamamen balon ve hiçbirşey yapmadan maçı tamamladı (hep kaçak güreşiyor ve top aygına gelince eli ayagına dolasıyor)Elano girdide takım pas yaptı ama yanına Appiah ın iyi dönemindeki gibi birisi şart..Barışında ,Mustafa sarp tan kalır bir yanı yoktu..!ileride hemen ve hemen nasıl olur bilmiyorum bir forvet lazım kimse konusmadı ve yazmadı(yazanı tenzih ederim) ama Batuhan hep hayallerimi süslemiştir orada ..!BJK nin vereceğini bizimkilerin düşüneceğini sanmıyorum .
    Servet in bir an önce elden çıkartılması şart olmuştur ısrarla Neill e pas vermemekte ve kendisi oyun kurmaya çalısmaktadır ama görüntüsü bile çok komik ..!
    Anlayacgınız omurga çok kötü ...
    Allah Rijjkard ın yardımcısı olsun ...Keske santos yerine Bloglarda yazılan Hiltzberger alınsa idi :(((
    Saygılarımla ..

    YanıtlaSil
  6. Abi maçı izlemesem yenilmemizin tek sebebini eksiklerin ve biraz konstrasyon olduğunu sanardım ama durum gerçekten çok kötü -bence- . Bu sene galatasaray'ı bu kadar aciz görmemiştim.
    Savunmadan top çıkmıyo. Şu servet'e artık birisi anlatsın. Arkadaşım yanında Neill var senden onyüzbinmilyon kat daha teknik birisi. Hadi oyun kurmaya çalışsan neyse. Ya her top şişirilir mi?

    Hadi diyelim oyun kuruldu top sağ salim orta sahaya geldi. Top çok ezildi -Ayhan sağolsun- top üçüncü bölgeye gelmedi. Top oraya gelemedikten sonra ön üçlü messi-henry-ibra olsa ne yazar. İLk yarı topla oynama yüzdesi 53-47 geriydik beyler. Rakip Antalyaspor. Noluyo bize???

    Sonumuz geçen seneki gibi olacak gibime geliyor. Öyle birşeyi ne taraftarlar ne de oyuncular kaldıramaz. Umarım seçimlere kadar biraz toparlanırız. Polat seçilmezse unutun joları moları

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir