
İlk bu pankartı gördük Samiyen'in tribünlerinde. Beşiktaş maçında attığı golden sonra tribünlerin önüne diz çökerek kaymıştı, golü hep birlikte kutlamak için. 25 Ekim'de oynanan Fenerbahçe maçında yaşadığı talihsiz sakatlık ardından tarak kemiğinde kırık olduğu ve ameliyat olacağı açıklandı önce. Yıkıldık tabii yokluğuna. Sonra onun yokluğu kadar hissettiğimiz bir diğer yokluk da Harry Kewell'dan gelince Milan'ın eksikliği iyiden hissedilmeye başlandı. Öyle ki, onsuz çıkılan maçlardaki gol sıkıntısı Galatasaray'ı bu sezon en çok etkileyen ve sezon başında koyduğu hedeflerden alıkoyan bir durumdu. Baros'un yokluğunda hem Avrupa Ligi'nden hem de Türkiye Kupası'ndan elendi Galatasaray. Sezon başında herkesin en çok övündüğü mevzu yenilmez armada misali kurulmuş hücum hattıydı. Gelene 3, gidene 5 atıyordu bu takım zira. Milan'ın ayağındaki kırığın ardından sahalardan uzaklaşması tam 4,5 ay sürdü.

Bu uzun ayrılık nihayet sona erdi Ankaragücü maçında. Öyle özlemiştik, onu izlemeyi öyle yürekten istemiştik ki kavuştuk bu isteğimize. Geçen senenin kralı, bu sene sanki hiç ayrılmamış gibiydi oynadığı 15 dakikalık kısımda. Milan'ın oyuna girmesinden, attığı gole kadar geçen süreç içindeki oyunu hem futbolu hem de takımını ne kadar özlediğini gösterir gibiydi. Taraftar zaten onu nerede görse maçı bırakıp adını haykırıyordu. Velhasıl herkesin beklediğini de maçın son anlarında -Keita sağolsun- başarabildi Milan. Attığı gol belki futbol adına basit bir adımdı, ama Milan ve Galatasaray taraftarı açısından kocaman bir önemi vardı. Hoşgeldin Kral. Özlemiştik seni. Hep iyi ol emi?..
ps: Pankart Galatasaray Sözlük tarafından hazırlanmış. Çok da güzel olmuş. Ellerine sağlık emeği geçenlerin.
pankartın "galatasaray sözlük" tarafından yaptırıldığını da belirtelim burada. uA dışında da çalışanlar var bu takım için...
YanıtlaSilEmeklerine sağlık. Pankart hazırlayanlara saygım büyük :)
YanıtlaSil