
Bir kaç sezondur ters gelen bir deplasmandır Eskişehir deplasmanı Galatasaray için. Bu sezon da durum aynı olur mu acaba diye endişelenirken biraz da kendisine yenildi Galatasaray. Son 4 sezondur 3 beraberlik 1 mağlubiyet gibi kötü bir performans var çünkü Eskişehir'de. Bu sezon da şanssızlık kırılmadı malesef. Ben bu seneden bir hâyli umutluydum oysa ki.. Ama bu sezonki maçta şanssızlıktan ziyade, yanlış seçimler maçın kaybedilmesinde etkili oldu. Rakibe göre oyun sistemi kurmak ve kadro çıkarmak bana göre doğru değildi ki sonuca baktığımızda da doğru olmadığını görüyoruz. 24. haftanın kapanış maçında Eskişehirspor, Galatasaray'ı Koray'ın attığı 2 golle mağlup etmeyi başardı. Sezonun geride kalan 24 maçında 4. mağlubiyet, haftanın puansız kapatılması Galatasaray'ı liderlikten etmedi neyse ki.. 50 puanda kalan takım, en yakın rakip Fenerbahçe'nin 2 puan önünde kalarak liderliğini sürdürdü. Bu maçtan çıkarılacak derslerle ileriye daha umutlu bakabilmek de mümkün tabii. Şimdi önümüzde pazar akşamı Samiyen'de oynanacak Ankaragücü maçı var. Sonrasında da Trabzon deplasmanı ve içerideki Fenerbahçe maçı.. Yine sıkıntılı, yine zor bir dönemece giriyor Galatasaray. Bu 3 maçı kayıpsız atlatması hâlinde önünün açık olduğunu düşünüyorum ben.

Galatasaray teknik heyeti geçtiğimiz maçta müthiş işleyen Arda-Jo-Giovani-Elano dörtlüsünden Giovani'yi çekip almışlar bu maçta. Giovani, açık oynayan Kasımpaşa karşısında başarılı oynamıştı, kapanan ve kontrollü oynayan Eskişehir karşısında iş yapamayacağı düşünülmüş olacak ki yedek olarak başladı maça. Ama gördük ki, Eskişehir 2-0 öndeyken oyuna girdikten sonra -hangi takım öndeyse kontrollü defansı maksimum düzeyde yapar- Giovani gayet başarılı bir performans çizdi. Orta sahada oynayan Ayhan ise günün hayal kırıklıklarından birisiydi. Zaten bugün Ayhan, Mehmet Topal ve Servet'in niye dağınık oynadıklarını anlamak mümkün değil. Maça dönecek olursak, iki takımın da maça birbirlerini tartarcasına başladığını söylemek mümkün. Gol atmaktan ziyade, gol yememeyi düşünen bir Galatasaray, benim gözümde baştan mağluptur zaten. Maça ya da rakibe göre futbol pek bana uyan bir durum değil. Sen kendi oyununu oyna, oyun içinde zaten yerini bulur bir şekilde. Neyse iki takımın da kontrollü oyunu, keyif vermedi. Öyle ki ilk pozisyon 30. dakikanın tamamlandığı anlarda Jo'nun üst ağlarda kalan vuruşuydu. Eskişehir'in ilk yarının sonlarına doğru bulduğu bir pozisyonda Koray'ın attığı gol büyük tartışmaları da beraberinde getirdi. Koray'ın topu bariz bir şekilde eliyle kontrol etmesi, Galatasaray'ın golü yemesindeki tek etken değildi tabii.. Defans hatası, oyuncu paylaşımındaki yanlışlıklar ve bırakılan derin boşluklar, Eskişehir'e gel de at diyordu adeta.. Eskişehir de bu fırsatı değerlendirerek ilk yarıyı 1-0 önde kapattı.

İkinci yarının başlamasıyla da durum 2-0'a geldi bir anda. Santra vuruşundan bir kaç pas sonra yine Koray'ın ayağından gelen gol, Galatasaray defansına, "ben kimim, ben neredeyim" sorularını sordurdu. Yalnız defansa da değil üstelik, maçı izleyenlerin de bundan farklı düşündüğünü sanmıyorum. Galatasaray'da orta saha çökmesine ve S.O.S. vermesine rağmen değişiklik yine 60. dakikada geldi. Bariz bir şekilde değişiklik isteyen Ayhan ve Mehmet Topal'ın performanslarına rağmen Rijkaard neden hala 60. dakikayı bekliyor anlayabilmek mümkün değil. Ayhan'ın yaptığı hatalar bini aşmıştı. Mehmet'in de ondan kalır yanı yoktu tabii.. Arda'nın bir pozisyonda yaptığı itiraz neticesinde sarı kart görmesiyle gelecek maçta cezalı duruma düşmesi ile Mehmet Topal'ın Giovani ile yer değiştirmesi aynı adkika içinde oldu. Gio, oyuna girdikten 15 dakika sonra falan ceza sahası içinde düşürülünce Galatasaray bir penaltı kazandı. Bu sezon sanırım en çok penaltı kazanan takımlardan birisi Galatasaray. Topun başına, oynadığı maçlarda penaltıları genelde kullanan isim olan Elano geçti. Top ile kaleciyi ters köşelere gönderen Brezilya'lı, Galatasaray'ın umutlarını yeşerten isim oldu. Maç içinde dikkatimi çeken bir diğer olay da bugün Leo'nun, yine eski Leo olma yolunda büyük büyük adımlar atmasıydı. Yine maceralar aradı, yine stoperlik sevdasına tutuldu. Kalan dakikalarda iki takım da gol aramasına rağmen maç 2-1'lik Eskişehir üstünlüğü ile sona erdi.

Hakemi genel olarak pek beğendiğimi söyleyemeyeceğim, ama o konuda çok da yazmak istemiyorum açıkçası. Son olarak Eskişehirspor taraftarına ve EsEs Bando'ya maça renk kattıklarından ötürü çok teşekkürler. Maçtan çok keyif alamasam da, taraftar showlarından keyif aldığımı söylemeden geçemeyeceğim.
Stat: Atatürk Stadı
Hakemler: Bülent Yıldırım, Erhan Sönmez, Muharrem Yılmaz
Eskişehirspor: Ivesa, Sezgin, Vucko, Nadareviç, Volkan - Koray, Alper (Dk. 69 Veysel), Doğa, Sezer (Dk. 75 Adem) - Mehmet Yılmaz, Ümit Karan (Dk. 63 Bülent Kocabey)
Galatasaray: Leo Franco, Sabri, Neill, Servet, Caner - Keita (Dk. 68 Emre Çolak), Elano, Mehmet Topal (Dk. 58 Dos Santos), Ayhan (Dk. 81 Mustafa Sarp), Arda - Jo Goller: Dk. 43 ve 46 Koray (Eskişehirspor), Dk. 72 Elano (penaltıdan) (Galatasaray)
Sarı Kartlar: Dk. 35 Ayhan, Dk. 58 Arda, Dk. 62 Jo, Dk. 63 Caner (Galatasaray), Dk. 56 Ümit Karan, Dk. 62 Doğa, Dk. 72 Veysel, Dk. 88 Sezgin, Dk. 90+1 (Eskişehirspor)
boyle kalitesiz bi hakeme vericeksin bavulunu ele; sut ve gol. herif gorevini tamamlayana kadar Gs aleyhine verdi butun kararları, ikinci yarının basında eski 2 yapınca takdir hakları birden değişti herifin. bir baska konuda ardanın gordugu sarı kart: emre b. bundan cok daha siddetlilerini her mac en az 3-4 defa yapıyor ama hiç sarı yok, ardaya ilk hareketinde sarı veriliyor; anlamak mumkun değil. bir baska konu ise fbli yoneticilerin yaptıgı uygunsuz davranıslar; bilmiyorum hakemlerle bir irtibatları var mı ama iki haftadır yaptıkları cırpınıslar sanırım meyvelerini verdi bu aksam...
YanıtlaSilBI GALATASARAYLI OLARAK
YanıtlaSilNU MACIN SONUCU TAHMIN ETMISTIM MMAAALESEF ÜZÜCÜ BIR SONUC
"Galatasaray teknik heyeti geçtiğimiz maçta müthiş işleyen Arda-Jo-Giovani-Elano dörtlüsünden Giovani'yi çekip almışlar bu maçta"
YanıtlaSil"Giovani'nin yerine oynayan Ayhan" ?
Sanırım Keita yerine Elano yazdınız zira brezilyalı geçen hafta sakatlığı yüzünden sahada yoktu. Ayhan geçen hafta da kadrodaydı Gio'nun yerine oynaması gibi bir durum söz konusu değil, Kasımpaşa maçını izlememiş olabilir misiniz? İyileşen Elano'nun takıma dönmesi ve sağlıklı bir Keita'nın her daim onbirde bulunması gerektiğini düşünüyorum. Mağlubiyetin Dos Santos'un ilk onbirde başlamamasına bağlanması, Mehmet Topal'ın çıkana kadar gösterdiği harikulade performansa haksızlık olur diye düşünüyorum.
Ayhan hayal kırıklığı yarattı demişsiniz, oraya takıldım. İyi de Ayhan hayal kırıklığı yaratmadı ki, Ayhan zaten böyle. 30 yıldır top oynamayı öğrenemedi adam. Anormal bişi yok yani. Asıl hayal kırıklığı Ayhan'ın bugün ilk onbirde başlaması..
YanıtlaSil@Mr.Blonde;
YanıtlaSilGiovani yerine oynayan Ayhan ibaresi benim yazımda yok. Bu maçta Ayhan'ın oynayıp Gio'nun oynamamasına benim tepkim. Gio oynar, Arda & Elano birlikte orta sahada olurlar, Keita da sağa geçti mi bu düzen tıkır tıkır işler. Ama Ayhan ile olmuyor. Kasımpaşa maçını izledim, gayet de net hatırlıyorum.
"Giovani'nin yerine oynayan Ayhan" ifadesi 2.fotoğrafın altındaki paragrafta bulunuyor gibi geldi bana. Anlatmak istediğinizi ancak cevabınızdan sonra anlayabildim, benim yetersizliğim olarak düşünün, ancak Elano konusundaki anlaşmazlığımızdan kaynaklanıyor sanırım tüm bu problem,size göre geçen hafta Ayhan zaten yoktu ya da Ayhan vardı Elano da vardı, bu da kadroyu on iki kişi yapıyor diğer oyuncuları da sayarsak. Elano'nun geri dönüşü Ayhan'ı dışarıya almalı düşüncenizi tartışmayı isterim sizinle ancak öncelikle Elano'nun geçen hafta olmayışını kabul etmeniz gerekiyor ki taşlar yerli yerine otursun makul yorumlar yapabilelim :) İlk yorumumda belirttiğim gibi maç yazısı sırasında dalgınlıklar olabiliyor bende Keita-jo-gio-elano'yu görünce "acaba öyle mi oldu" diye sormak için başlamıştım yoruma, sonra yazınızın devamında da aynı yönde cümleler görünce Kasımpaşa maçıyla ilgili sorumu sormak durumunda kaldım. Umarım yanlış anlamamışsınızdır amacım saygısızlık etmek olmamıştır hiçbir zaman.
YanıtlaSilYok saygısızlık tabii ki olmaz, ben anlatmak istediğimi ifade edemediğimi düşündüğüm için açıklama yaptım tekrar :) Teşekkürler bu noktaya dikkatimi çektiğiniz için.
YanıtlaSilGalatasaray'ın ne olursa olsun Keita, Arda, Jo {Baros}, Gio {Kewell} düzenli hücum hattından vazgeçmemesi gerekiyor. Elano'nun Ayhan pozisyonunda oynaması ve Emre Güngör'ün Servet yerine ilk 11 başlaması gerekiyor.
YanıtlaSil