14 Mayıs 2010 Cuma

Geçmiş Zaman Olur ki {14 Mayıs 2006}

4 sene önce bugündü. Samiyen'deki Kayserispor maçına çıkmadan önce Denizli deplasmanına giden Fenerbahçe ile puan farkı yoktu. Ligin 33. haftasında iki takımın da 80'er puanı vardı. Denizlispor da ligin en alakasız ekiplerinden birisiydi o günlerde. Kayserispor ise ligin güçlü ekiplerinden. Galatasaray taraftarı hariç herkes Fenerbahçe'nin Denizli'den şampiyon olacağını düşünüyor. Öyle ki, şampiyonluk kupası bile Denizli'ye götürüldü. Gel gelelim evdeki hesaplar çarşıya pek uymadı. Galatasaray, daha ilk yarısında Kayserispor'u yenerken Denizli'den ses çıkmıyordu. Dakikalar 88'i gösterirken, Galatasaray Kayserispor karşısında Sabri ve Ilic'in attığı gollerle 3-0 galipti. Öte yanda ise Mehmet Keçeli'nin Fenerbahçe ağlarına bıraktığı gol ile yalnız Samiyen'deki 22bin kişi değil, tüm Türkiye'de milyonlarca insan sevinç gözyaşlarına boğulmaya başlamıştı. Mucize denen şampiyonluk dalga dalga hissediliyordu artık. Heyecanımız, stresimiz, mutluluğumuz, Hasan Şaş'ın gözlerine aksetmişti adeta.. Fenerbahçe'nin bir gece önce Denizli'de bir otelde şampiyonluk kutlamaları yaptığı haberi gelince son gülen iyi güler moduna girmiştik. Bildiğin hırslandık canım işte!



Derken Galatasaray maçı biter. Hepimizin gözü tekrar Denizli'ye döner. Öyle ki futbolcular bile tribüne çıkıp maçı izlemeye başlarlar. Mondragon ağlar, Hasan Şaş ağlar, Kral ağlar.. Bülent Tulun bile Fenerbahçe gol yediğinde gözyaşlarına hakim olamamıştır. Böyle daldan dala anlatır gibi olacak ama Tuncay'ın o günlerde yaptığı tezahüratların sonradan dönüp kendini bulması, Denizli'deki statta kahrolmaları da asla tesadüf değildir. O gün yani 4 sene önce bugün, hepimizin içinden gelen naif dualarla, akıttığımız tertemiz gözyaşlarıyla sulanmış bir şampiyonluk kazandı Galatasaray. Fenerbahçe maçında verilen o 16 dakikalık uzatma, adım gibi eminim, çoğunluğun hayatındaki en uzun 16 dakika olmuştur. Dakikalardan geçtim saniyeler bile ilerlemiyordu. Şimdi hatırlıyorum da, radyodan dinlediğim Fenerbahçe maçına dair aklımda kalan tek şey spikerin "4. hakem 16 dakika uzatma oynanacağını işaret etti" dediğiydi. Sonrası mı? Sonrası yok işte. Bi Hakan Şükür'ün yanında kızlarla ağlaya ağlaya röportaj verdiğini hatırlıyorum, bi de alt kata inip komşulara şampiyon olduk! İşte bu işte buuuu dediğimi.. Şimdi hatırlayınca bile doluyor gözlerim :) Teşekkürler bunları bize yaşatanlara, teşekkürler 16 dakika sonunda şampiyonluğu getirenlere ve teşekkürler Appiah, eğer o şutun gol olsaydı bugün kutlayacak bir şeyimiz olmayacaktı. Kimse üzülmesin bu sezon için. Mayıslar yeniden bizim olacak. Yeter ki sabır gösterebilelim..

Seni seviyoruz Gerets..
Seni seviyoruz Hasan Şaş..
Seni seviyoruz Hakan Şükür..
Seni seviyoruz Tomas..
Seni çok özledik be Mondi.....

Eski açık saat kaaçç?

ps: Sportif Cümleler'e veda kararım hâlâ geçerlidir. Ama 14 Mayıs 2006'yı yazmasaydım bir şeyler eksik olurdu. Hem bende hem blogda.. İzin verdiği için Burak'a teşekkürler. Unutmayın bugünü, unutturmayın.

5 yorum:

  1. o maçta statda 5 tl bulmuştum,hala durur bende, 16 dk bütün stadı 16 yıl yaşlandırmıştır resmen:) hey gidi hey:D

    YanıtlaSil
  2. bu videoyu her izlediğimde ağlıyorum.bence şu an eksik olan olay bu istek,sevgi...

    YanıtlaSil
  3. yalnız mehmet keçeli değil, mustafa keçeli. bu isim hafızamda öyle bir kazındı ki bir daha çıkmaz sağolsun :)) güzel denizlimin güzel insanları da o yıl inanmıştı ligde kalacağımıza, tüm şehir bayraklarla süslüydü adeta gelin gibi süslenmişti denizli.. offf hüzünlendim şimdi :(( 4 sene olmuş bee...

    YanıtlaSil
  4. hayatımın en güzel günlerinden biriydi.bir binanın 4. katında 2 büyük salondu birindr gs-kayseri diğerinde denizli-fb ben gs kayseri maçını izliyordum ama aklım yan salondaki denizli-fb maçındaydı.bizim maç bitti3-0 ve bizim izlediğimiz salondada denizli-fb maçı acıldı izlemeye dayanamadım sanki tüm dünya o an durmus gibiydi. ellerim ayaklarım titriyordu.ve dayanamadım bir uğur yapayım dedim inanın bana en az 1000 basamak yukarı asagı cıkmısımdır.asagı iniyorum heryerde maçın sesleri yandaki market önümüzdeki dönerci duraktaki taksici inanın herkes ama herkes o maça kilitlenmişti bayılmamak için kendimi zor tutuyordum ve sonunda maç bitti sampiyon olmustuk hemde hiç umudumuz olmayan bir sampiyonluk hayatımda ilk defa o gün taraftarlıgın ne oldugunu anlamıstım gercekten bunu yazarken bile o anları hatırladıkca su anki takımımızdan utanıyorum.

    YanıtlaSil
  5. o maça eski açık misafir tribünden girdim... maç bitince tel örgülerden geçip sahaya girmiştim... bi polis biraz kovalayıp bırakmıştı :D hey gidi günler.. çimlere yatıp ağlamak ne güzeldi!

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir