4 Eylül 2010 Cumartesi

Galibiyetle Başlamak / Kazakistan 0-3 Türkiye

Bugüne kadar Kazakistan ile oynadığımız maçlarda farklı skorlarla galip geldiğimizi görüyoruz ama ne olursa olsun bu tip ekipler bize ters geliyor. Türkiye'nin grup elemelerinde kaybettiği puanlara bakarsak, garanti olarak gördüğümüz maçlarda kaybedilen puanlar işi zora sokuyor. Bu yüzden mümkün olan en az kayıpla, kendimizden zayıf görülen ekipleri yenmek zorundayız. Bu yüzden de grup elemelerine iyi başlamak önemliydi ve Kazakistan deplasmanında gelen 3-0'lık galibiyet net bir sonuç oldu. Eğer Belçika önünde de galip gelmeyi başarırsak bu maçta alınan skorun faydalarını en iyi şekilde göreceğiz. Aslında Kazakistan önünde oynanan futbol çok iyi değildi, Milli Takım maç eksiği bulunan, formsuz futbolcuları yüzünden istediğini tam olarak uygulayamadı ama zamanla {Hiddink kontrolü tamamen ele aldıktan sonra} daha sistemli bir takım görebiliriz. Biz şimdilik bu maça yönelik akıllarda kalanları başlıklar halinde değerlendirelim.

4-2-3-1'in Hücum Tarafı

Bu maçta Tuncay tek santrafor, arkasında ise Arda solda Hamit Altıntop sağda ve Nihat ise oyun kurucu misali ortada başladı. Durum böyle olunca da organize atak yaratmakta sıkıntılar yaşandı. Çünkü Nihat Kahveci bu özelliklerde bir futbolcu değil. Ben aslında bu 11'i gördüğümde 4-4-2 oynayan bir takım bekliyordum ama 4-2-3-1 oynadığımızı gördüm. Eğer 4-4-2 sistemiyle oynansaydı Nihat ve Tuncay ikilisinin daha verimli olacağını düşünüyorum. Eğer bu sistemde devam edeceksek Arda'nın mutlaka ortaya çekilmesi şart. Zaten bu maçta da gelişen ataklara baktığımızda neredeyse hepsinde Arda'nın imzası var. Arda çok fazla içeri kayarak oynadı, Nihat ile sık yer değiştirdiler ve hücumda verimli olabilen bir takım çıktı ortaya. Zaten ilk iki gol ardı ardına gelmeseydi, görüntü bizim gol bulma konusunda sıkıntı yaşayacağımız yönündeydi. Bu yüzden Belçika karşısında Arda'nın ortaya gelmesi kısa vadede sorunu çözer. Uzun vadede ise daha formlu futbolcularla {Volkan Şen gibi} yola çıkmalıyız. Sağ tarafta Hamit Altıntop iyi işler yaparken, sol taraftan da aynı etki gelmeli. Arda olduğunda yine sorun olmuyor ama Volkan Şen gibi bir futbolcuya ihtiyaç olduğunu bu maçta gördüm.

Formsuz Futbolcular

Özellikle Sabri Sarıoğlu, Hakan Balta ve Mehmet Aurelio'dan bahsediyorum. Sabri'nin sakat, diğer iki futbolcunun ise formsuzlukları bu maçta savunma konusunda büyük aksaklıklar yarattı. Ayrıca işin hücum kısmında da ofansif bir katkı göremedim. Aurelio orta sahada aldığı topları sürekli ezdi ve Emre Belözoğlu'nun işini daha da zorlaştırdı. Beklerimiz ise hücuma fazla çıkamadıklarından önlerinde oynayan futbolcuların hücum yükünü daha da arttırdı. Rakibin ikinci yarıda önemli atakları oldu, hatta bir ara orta sahayı da ele geçirdiler ve çok rahat gelmeye başladılar. Bu da Milli Takım için önemli bir sinyal olmalı.

Son Olarak Ömer Erdoğan

Bu adam Milli Takım'ı çoktan haketmiş bir futbolcuydu ama bir türlü kadroya davet edilmedi. Ama bu maçta gösterdiği bu formayı sonuna kadar hakettiğidir. Servet Çetin ile uyumlarını beğendim, hatta lider özellikleri Servet'i de biraz toparlamış. Ayrıca sağ iç stoper olduğundan henüz hazır olmayan Sabri'nin de açıklarını kapatmak onun işiydi ve bunu da başardı. Ayrıca Bursaspor'da olduğu gibi duran toplarda çok etkili olan bir silah, ilk golde de katkısı ortada. Bunca eksiğin, çağrılması gereken adamların çağrılmadığı bir ortamda Ömer Erdoğan bizlere ilaç gibi geldi diyebilirim. Savunma konusunda sıkıntılar ortada, malesef yeterli futbolcularımız yok. Bu yüzden eldeki imkanları en mükemmel şekilde kullanmak zorundayız. Ömer Erdoğan da bu şansı en iyi şekilde kullandı ve ilk maçında hatasızdı. Ama onun için de asıl sınav Belçika karşısında olacak.

Kısacası kazanılması gereken bir maç kazanıldı. Kazakistan deplasmanında alınan 3-0'lık skoru çok olumlu buluyorum. Futbol ve kadro seçimi anlamında Türkiye'yi çok beğenmesemde, Hiddink'e belirli bir süreyi vermemiz gerekiyor. O da mutlaka yanlışları görüyordur ve formsuz futbolcuların formlarını bulması, kadroya davet edilmesi gereken isimlerin de Milli Takım'la buluşmasıyla daha iyi bir Türkiye karşımıza çıkabilir. Ama hepsinden önce Belçika karşısında galibiyet almak zorundayız, yoksa işler henüz ilk baştan zora girecek. Tıpkı geçtiğimiz Dünya Kupası grup elemelerinde olduğu gibi.

Stat: Astana Arena

Hakemler: Istvan Vad, Zsolt Attila Szpisjak, Istvan Albert

Kazakistan: Sidelnikov, Kirov, Abdullin, Kislizin (Dk. 45 Roshkov), Karpovic (Dk. 66 Rodionov), Ostapenko (Dk. 73 Maltev), Çumaskaliev, Nurgaliev, Smidtel, Popov, Azovskii

Türkiye: Onur, Sabri, Servet, Ömer, Hakan, Emre, Aurellio (Dk. 85 Kazım), Hamit, Nihat (Dk. 82 Selçuk), Arda, Tuncay (Dk.79Halil)

Goller: Dk. 24 Arda, Dk. 26 Hamit, Dk. 75 Nihat

Sarı kart: Dk. 60 Karpovic

3 yorum:

  1. Nuri Şahin'i ve M.topal'ı şu milli takımda Aurelio'ya hatta Ömer Erdoğan'a (emeğine saygısızlık sanılmasın)tercih etmemek basiretsizliktir, günü kurtarmaktan da öte değildir.

    YanıtlaSil
  2. Nuri Şahin'i ve M.Topal'ı Aurelio hatta Ö.Erdogan'a(emeğine saygısızlık sanılmasın, koca bi helal olsun kendisine) tercih etmemek basiretsizliktir, günü kurtarmaktan öte değildir. 2012'de hangi Aurelio allah aşkına!

    YanıtlaSil
  3. hem bizim maçı hem belçika-almanya maçını izlemiş biri olarak belçika karşısında işmizin zor olduğunu düşünüyorum. ben beğenmedim milli takımı kazakistan gibi bir takıma bile pozisyon verdik Belçika bunları yakalarsa cezayı keser. maçın bazı bölümlerinde öyle baskı yaptılar ki alman defans oyuncuları aptallaştı resmen. zaten aptal olan bizim defansa aynı baskıyı yaparlarsa alacağımız beraberlik bile süpriz olur. takımın toparlanması lazım..

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir