''Dünyanın en büyük derbisi'' tadında bir giriş yapmak istemem ama benim adıma heyecanı en yüksek derbi günü geldi çattı.
Bir tarafta futbolun son yıllardaki yüz akı Barcelona, bir tarafta futbolun dahi, deli ya da ne sıfatı yakıştırmak isterseniz Mourinho'sunun Real Madrid'i.
Son dört maçta Real'in hiç puan alamaması, Real Madrid'in o geçen derbi performansları gibi hiçbir etkenin artık geçerli olmadığını söyleyerek başlamak istiyorum değerlendirmeye. Şayet böyle yapmasaydım Mourinho'nun yapısına haksızlık etmiş olurdum diye düşünüyorum. Her gittiği takımda, eskiden olmayan şeyleri bir nevi onlara armağan ederek ayrıldı oradan. İnter'in hasretlerini nasıl dindirip gözyaşları içinde oradan gittiğini henüz unutmadık. Bir takımın başında böyle bir adam varken, eskileri konuşmak, eskilerden destek almak çok büyük yanlış olur.
Barcelona cephesinde ise kendi sahalarında oynayacak olmalarının verdiği bir güven olacaktır. Mourinho diğer takımlarıyla Barcelona'yı elemeyi başardı ama Nou Camp'tan henüz galibiyet alabilmiş değil. Bu hem Real, hem kendisi için bir ilk olabilir ve Mourinho bunu çokca almak isteyecektir, bu stadın böyle de garip bir yönü olacak bugün. Takımın psikolojisinin, ruh halinin değişeceğini pek sanmıyorum. İlk haftalardaki garip bazı sonuçlardan sonra yine düzgün bir hava yakaladılar. Messi hala daha bildiğimiz Messi ve O'nun bir kaç dönemlik alevlenmeleri bile şu konuştuğum her şeyi silip atabilir.
İşin teknik kısmında Real Madrid'in savunma yapısı en çok merak ettiğim nokta aslında. Mourinho bu stada en son geldiğinde Barcelona'yı nasıl eledi, nasıl eleştriler aldı hatırlamayan yoktur sanırım. Bugün onları yapması bana çok uzak bir ihtimal olarak geliyor. İki ayaklı bir maçtı ve o skor alınması gerekiyordu, bence doğru olanı da yaptı. O gün yaptırdığı şey bizim takımların yaptığı gibi her adamın ayağını kırarcasına sert girmek değildi, her futbolcunun kendi görevleri dahilinde savunmayı kusursuz yapması sanatını izlemiştik. Bugün ise o sanattan ziyade işin ileri kısmını da düşüneceğine eminim. Evet her maç gibi rahat bir futbol olmayacaktır ama maçı izleyenler açısından ''zevksiz'' -çoğu kişinin tabiri buydu, bence zevkin ötesiydi- hale getireceğini sanmıyorum.
Barcelona açısından ise çok fazla bir şey söylemenin mümkün olmadığını bilmek beni mutlu ediyor. Onlar tam bir futbol makinesi ve onları izlemek gerçekten çok zevkli. O kadar zevkli ki ülkemizde onlardan başka takım izlemeyip, her örneği Barcelona üzerinden veren nadide spor yorumcularımız bile mevcut. Her zaman bildiğimiz, rakibi pasa boğarak, topu kontrol ederek oynadıkları sistemi devam ettirmeye çalışacaklardır.
Maç adına benim dileklerime gelirsek, ben büyük bir Messi hayranıyım ama desteklediğim takım küçüklüğümden beri sempati duyduğum Real Madrid olacaktır. Zidane, Raul, Ronaldo gibi, futbolu düşünürken aklıma ilk beş sırada gelecek adamların üçü buralardan gelip geçti diye belki, beyaz gözüme çok hoş geliyor diye belki, nedenini bilemiyorum ama dünya üzerinde en çok haz almadığım futbolcu olan C.Ronaldo'yu bile destekletecek kadar büyük benim içimdeki Real Madrid sempatisi. Bu yüzdendir ki Real Madrid kazansın istiyorum ama utanmadan da söylüyorum ; bütün maç boyunca gözüm sadece bir adamın üzerinde olacak.. Bu yaşlarda, bu kadar genç, bu kadar ulaşılamaz bir yeteneği izlediğim için bir kez daha futbolun ne kadar güzel olduğunu, O'nu izlemenin ne büyük bir zevk olduğunu anlayacağım. İşte bu zevki yansıtacak derecede güzel bir derbi olması dileğiyle..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder