Sercan Temizyürek'i nasıl bilirsiniz diye sorsam, Samsunluların burun kıvıracağından eminim. Beklentilerin bu kadar yüksek tutulduğu futbolcular çok var ama en azından bazıları bir yerlere geldikten veya birşeyler başardıktan sonra düşüşü yaşıyorlar. Sercan ise çıkışı görmeden inmeye başlayanlardan. Bundan 2-3 sezon önce futbolcu 18-19 yaşlarındayken adı üç büyüklerle anılıyordu ve Samsunspor'un da bozuk mali düzeni içerisinde bir nevi umut ışığıydı. Ondan beklenen gelirle beraber birşeylerin yapılması planlanıyordu ama Sercan Temizyürek bekleneni asla veremedi, her geçen günde de futbol olarak biraz daha aşağı indi.
Ben kendisini Samsunspor'dan doğru daha alt liglere iner diye beklerken, Kasımpaşa'ya transfer olmuş olması gerçekten büyük sürpriz. Bank Asya için gözden düşen bir futbolcunun, Süper Lig'e adım atması ancak bu adamın potansiyeliyle açıklanabilir. Bir bakıma Aydın Yılmaz'ın ne olursa olsun Galatasaray'da kalmayı bir şekilde başarmasıyla eşdeğer bir durum.
Sercan, Kasımpaşa formasıyla neler yapar sorusuna cevap veremem. Çünkü çok kötü durumda ve uzun bir süredir de potansiyelinin dip noktasında geziniyor. Bir anda kendini Süper Lig'de bulması Sercan'ı belki de kendine getirir ve kafasında bazı kıvılcımları çakar. Kendisini hücum bölgesinin herhangi bir mevkisinde kullanabilirsiniz. Üçlü orta sahanın hücum tarafında da iş yapar, forvet arkasında da iş yapar, kanatlarda bile oynar. Futbol tarzı biraz da Yekta Kurtuluş'a çok benziyor aslında. Kasımpaşa'nın da bu transferi Yekta'nın yerine yaptığını ve onun boşluğunu doldurmaya çalıştığını söyleyelim.
Aslında Kasımpaşa'nın bu hamleleri gelecek sezonun Bank Asya kadrosunu kurmaya da yönelik diyebilirim ama çıkmadık candan umut kesilmez hesabı hala Süper Lig'i zorlarlar. Sercan ise eğer kendine gelirse Kasımpaşa adına büyük bir artı olur, 1-2 sene sonra üç büyüklere pazarlamak adına yeni bir değere dönüşebilir. Ama Samsunspor'daki son sezonları büyük bir kayıptı. Bu yüzden ne durumda olduğunu kestiremiyorum. Umarım kendini toparlar ve memleketi olan Samsun'u gururlandırır, Samsunspor'da yapamadığını başka kulüplerde yapar.
Okan Koç ise farklı bir örnek, zirveye doğru yaklaşan ama düşüşü çok keskin olan bir futbolcu. Genç Milli Takım'larla harikalar yaratıp, Gençlerbirliği formasıyla piyasasını katladıktan sonra Beşiktaş'a gelen ama burada istediği şansı bulmasına rağmen sürekli düşüş içerisinde olan bir futbolcuydu. Kendisi ile çok uğraşıldı, potansiyeline büyük saygı gösterildi ama o tarifi olmayan şekilde futbol basamaklarını birer birer inmeye başladı. Sonrasında Galatasaray onun adına bir çıkış olabilirdi, o el kendisine uzandı ama bu transfer de gerçekleşmeyince mini bir Anadolu turunun ardından yeniden kutsal toprağı olan Çanakkale semalarına gelmiş bulunuyor. Artık 29 yaşında ve Bank Asya'nın bile aşağısında bir ligde memleketi adına son çırpınışlarını yapacak.
3 Şubat 2011 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder