26 Mart 2011 Cumartesi

Adnan Polat ve Gelecek Çelişkisi

Belli ki Hagi kendi geleceğini burada göremediğinden ayrılmaya karar verdi. Bu çok onurlu bir davranış, tıpkı takımın darda olduğunu gördüğünde sorumluluğu almak istemesi gibi. Tıpkı 2003-2004 sezonunda göreve geldiği gibi. Kestirilemeyen nokta ise şu oldu, o zaman iş çok iyi gitti ve Hagi başarılı oldu. Şimdi ise beklenen başarı gelmedi, özellikle de ligin devre arası çok büyük bir bonservis harcanmasına da rağmen işler rayına oturmayınca Hagi'ye duyulan güven azaldı. Çünkü ortaya bir beklenti koyuyorsun ve herkese bir anda heyecan geliyor. O heyecanın karşılığı gelmeyince de yapacak fazla birşey yok.

Hagi'nin yanlışı sorunu yabancı futbolcularda aramasıydı, malesef yerli rotasyonunun ne kadar yetersiz olduğunu göremedi. Süper yerli hamleleri de gelmedi ve bu hamleleri yapacak imkan da özellikle ligin devre arasında pek olmaz ama en azından Yekta Kurtuluş örneği var ya da altyapıdan kadroya dahil olabilecek genç futbolcular. Şimdi oluşan beklenti ise bu yönde, Bülent Ünder'in kalan 8 maçta şu gençleri kadroya dahil etmesini beklemek lazım. Eğer Culio yerine Ayhan Akman, Barış Özbek oynayacaksa yine birşey değişmez ama zaten doğru olanın üstüne isabetli hamleler yaparsak biraz da olsa gelecek adına ışık var demektir.

Adnan Polat'ın Hagi ile son görüşmesinden altı çizilmesi gereken detay ise ''kafamızda başka bir teknik adam olduğu'' söylemidir. Eğer olağanüstü kongre falan olmayacaksa belli ki gelecek sezon için bazı planlamalar ve o planlamalar içerisinde de yerli bir teknik adamın olacağını düşünüyorum. Bu isim de çok büyük ihtimalle Tolunay Kafkas olabilir ama kendisini de çok beğenmeme rağmen Galatasaray'ın şu yapısız hali içerisinde başarılı olması zor. Çünkü gelecek adına doğru bir planlama hala olmadığını görüyoruz. Gelecek sezonun hamlelerini şimdiden yapmak gerekiyorken onlar vekalaten hamleler yapıyorlar, günü kurtarma peşindeler. Transfer için de söylem zaten herşeyi ortaya koyuyor. 1-2 yıldız alınabileceğini, geri kalan isimlerin ise başarıya aç, paraya tok futbolcuların oluşturacağı söyleniyor. Böyle bir planlama olmaz, daha sizin teknik direktörünüz bile belli değil.

Adnan Polat'ın görevde kaldığı her dakika daha büyük acı verecek söylemi bu olsa gerek, iyiye gitmek adına hala bir çabalama yok. 2012 yılının Mayıs ayına kadar da bu kabus devam edebilir, daha iyi edeceğim derken yapılacak plansız hamleler işi daha kötüye götürür, yıkılması güç bir enkaz bırakır. Şu an bile içerisinde bulunduğumuz enkaz ortada ve bu enkazı kaldırabilecek {şu yapısız düzen içerisinde} tek isim Fatih Terim ya da Mustafa Denizli. Ama onların da, özellikle de Fatih Terim'in Polat yönetiminde bu işi kabul edeceğini sanmıyorum, büyük ihtimalle o da önünü daha sağlam görmek isteyecek. Tugay Kerimoğlu'nun bile hamlesi ortada, bu zorlu ortamda onu da yiyeceklerini bildiği için görevi kabul etmedi ama Bülent Ünder'in yanında kaldı. Son olarak

Adnan Polat'ın en saçma söylemi de bu oldu; "Sampiyonlugu Fenerbahçe gibi son maçta kaybetmektense baştan kaybetmeyi yeğlerim". İşte vizyon diyorum ve başka birşey demek istemiyorum. Şampiyonu biz tayin edeceğiz ile avunuluyordu en son, şimdi de bununla. Yarışın içerisinde olup, Şampiyonlar Ligi'ni düşlemek yerine bunlarla uğraşılıyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir