
Oysa basketbol öyle mi. Yılların uyuyan deviydi basketbol. Başarı beklentisi şimdiye oranla çok düşüktü, her yıl yerimizde sayıyorduk. Ama Hakan Üstünberk diye biri geldi ve şu kara leke denen yönetim içerisinde güneş gibi parlıyor. Erkeklerde baktığımızda Oktay Mahmuti ve yeniden yapılanma derken şampiyonluktan falan bahsediyoruz. Kim bilir gelecek yıllarda neler yapacağız.
Kadınlara bakıyoruz, yine harika bir yapılanma var. Fowles, Tamika falan derken yine şampiyonluk adına müthiş hamleler yaptık ama olmadı. Yine de ölü toprağı atıldı, her yıl daha iyisini yapmak adına müthiş bir çaba içerisindeyiz.
Ama şöyle bir eleştirim vardı. Adnan Polat'ın da dediği gibi ''bizim rakibimiz Fenerbahçe'' mantığından yola çıkarak hep ligde şampiyon olmak adına kadro kuruldu. Amaç Fenerbahçe'yi yakalamak gibi, oysa bizim Avrupa'da kendimizi hatırlatmamız lazım. Geçmişin yenilmez armadasını hatırlayın, ya da Euro Cup şampiyonu olan takımı. İşte o Euro Cup şampiyonu olan takımın üzerine yatırım yapıp, geçmişin yenilmez armadasını geri getirmek adına Eurolegue hamleleri yapmalıydık. Sanırım o hamleler de gelmeye başladı, artık Avrupa'da başarı isteniyor. Ligde bir şekilde şampiyon olabilirsin, nasıl olsa final oynaman garanti gibi.

Bilgi: Alba Torrensİspanya’nın Doğu sahiline yakın özerk bir bölge olan Balear Adaları’na bağlı Binissalem’de 30 Ağustos 1989 günü dünyaya gelen Alba Torrens, İspanya basketbolunun son dönemde yetiştirdiği en önemli yıldızlardan biri olarak kabul ediliyor.
Alba Torrens, henüz 14 yaşındayken İspanya Federasyonu’nun yetenek avcıları tarafından keşfedildi. Ve Barcelona’da bir basketbol kampına davet edildi. O günleri anlatan Alba’nın babası Miguel Angel, “Eğer bu tecrübeyi yaşamasaydı, hayatının geri kalan bölümünü neler kaybetmiş olabileceği üzerine düşünerek geçirirdi” diyor El Pais’deki röportajında. Ardından ekliyor: “Eve geri dönme ihtimali her zaman vardı.” Ancak Alba Torrens, farklı hedeflerle yola çıkmıştı. Ve henüz eve dönmek için erken sayılırdı.
Basketbol okulunda geçen üç senenin ardından Celta de Vigo ile anlaşan genç oyuncu, 17 yaşındayken İspanya Ligi’nde forma giyerek dikkatleri üzerine çekti. Kısa süre içerisinde İspanya Kadın Basketbol Milli Takımı’nın altın jenerasyonundaki yerini aldı. Kariyerine point-guard özellikleri yüklenerek başlayan Alba Torrens, uzun boyunun avantajıyla zaman içerisinde diğer pozisyonlarda da oynama yeteneği kazanıyordu.
İSPANYA ve ALTIN JENERASYONÜlke basketbolunun nesil olarak en iyi işleyen sisteminde şans bulan genç yıldız, 2005 yılında Fransa’yı yenerek şampiyonluğa ulaşan İspanya U16 Milli Takımı adına final maçında 20 sayılık bir performans sergiledi. 2006 senesinde ise –turnuvanın yaş ortalamasından bir yıl küçük olmasına karşın- U18 Avrupa Şampiyonası’nda oynadı. 2006’da şampiyonluk, 2007’de ise ikincilik yaşadı. Aynı sene içerisinde U19 FIBA Dünya Şampiyonası’nda forma giydi. 2008’de de İspanya’nın Olimpik Milli Takımı’nda yer aldı. Ve 19 yaşını tamamladığında ülkesinin tüm milli takım kategorilerinde oynamış oldu.
Alba Torrens’in uluslararası düzeyde sergilediği yetenekleri, 2009 yılındaki U20 Avrupa Şampiyonası’nda da kendisini izleyenleri büyülemeye devam etti. İspanya, turnuvanın final maçında Fransa’ya kaybetti. Ancak “En Değerli Oyuncu” Alba Torrens oldu. İspanyol yıldız, organizasyonu maç başına 16 sayı, 6,1 ribaund ve 4,3 asist ortalamalarıyla bitirdi. Kendisini diğer oyunculardan ayrı tutan ise İspanya’nın kazandığı yedi maçın tüm kırılma anlarında söz hakkı almış olmasıydı. Kariyerinin ilk yıllarından itibaren rekabeti sürekli en üst seviyede yaşayan Alba Torrens, final maçlarında neler yapılması gerektiğini biliyordu.
HALCON AVENIDA KARİYERİ
Yıldız oyuncunun kulüp kariyerinde bir üst aşamaya çıkmasının zamanı gelmişti. Ülkenin şampiyonluk için oynayan takımlarından Halcon Avenida Salamanca, 2009 senesinde Alba Torrens ile anlaşmaya vardı. Euroleague sertliğinde rakiplerine karşı boy ve fizik avantajını kusursuz kullanan Torrens, kısa süre içerisinde ligin en elit oyuncuları arasında yerini almayı başardı. Bulunduğu iki senede EuroLeague All-Star maçlarında forma giydi.
Euroleague’de bu sezon Halcon Avenida ile Galatasaray Medical Park’a karşı da oynayan Alba Torrens, takımının İspanya’da 86-59 kazandığı maçı 18 sayı, 3 ribaund, 4 asist ile tamamladı. Halcon Avenida’nın 81-64’lük üstünlüğüyle sona eren İstanbul’daki maçta ise 24 sayı, 4 ribaund ve 5 asistle oynadı. Bu maçta Euroleague’de bireysel sayı rekorunu geliştirdi. Halcon Avenida, Galatasaray Medical Park’ın bulunduğu C Grubu’nu sekiz galibiyet ve iki mağlubiyetle lider bitirdi. İspanya temsilcisi, daha sonra ikinci turda Pecs 2010, çeyrek finalde Wisla Can-Pack takımlarını mağlup ederek Final-Four’a kaldı.
Rusya’nın Ekaterinburg’un takımının ev sahipliği yaptığı organizasyonun yarı final maçında İspanya temsilcisi Ros Casares Valencia ile karşılaşan Halcon Avenida, sahadan 61-49’luk skorla galip ayrılarak finale yükseldi. Finaldeki rakip ise son dört sezonun şampiyonu Sparta&K Vidnoje-Region oldu. Ancak bu maçı da 68-59 kazanan İspanya temsilcisi, Rusya takımının Euroleague’deki hakimiyetine son veren takım oldu. Sezon boyunca maç başına 15,8 sayı, 4,2 ribaund ve 2,3 asist ortalamaları yakalayan Alba Torrens, final maçlarındaki fark yaratan performansıyla “En Değerli Oyuncu” seçildi.
KAZANMA KARAKTERİKariyeri boyunca işleyen sistemlerin önemli parçalarından olan Alba Torrens, son olarak 2010-11 sezonu final serisinde Ros Casares Valencia’yı iki maçta geçen Halcon Avenida ile İspanya Ligi şampiyonluğu yaşadı.
Avrupa’nın en iyi oyuncusu olan İspanyol yıldız, 1.92 metre boyunda, guard ve forvet pozisyonlarını rahatlıkla oynayabiliyor. Kadın basketbolu için saygınlık uyandıran boy avantajını iki ve üç numaralı pozisyonlarda sıklıkla kullanan Torrens, bir anda kullandığı patlayıcı tarafıyla penetre üzerinden sayılar bulabiliyor. Genç oyuncu, ayrıca bir ve dört numaralı pozisyonlarda da görev alabiliyoır. Kazanma alışkanlığını küçük yaşlardan itibaren edinen oyuncumuz, takım başarısını bireysel istatistiklerinin önüne koyan değerli bir isim.
Alba Torrens, tüm yeteneklerini artık Galatasaray Medical Park için kullanacak. Kendisine kulübümüzdeki kariyeri boyunca üstün başarılar dileriz.
Bu Hakan Ustunberk yonetimdeki bir yoneticimi yoksa profesyonelmi?
YanıtlaSilYönetimdeki yönetici ama getirebileceğin herhangi bir profesyonel Hakan Üstünberk'den daha iyi olmayacak...
YanıtlaSilBu durumda yeni yonetimde kendisini goremeyecek demektir cunku uc baskan adayinin listesindede ismi mevcut degil.
YanıtlaSilÜnal Aysal, profesyonelleştirecek branşları. Başlarına da birer ceo atayacak. Hakan Üstünberk'i düşünüyor basketbol için.
YanıtlaSil