Şampiyonluk Şarkıları

Normalde temkinli olmayı severim ve genelde de temkinli olurum ama Samsunspor için geçerli bir durum değil bu. Şu an temkinli olmak adına bir sebep yok, bundan 3-4 hafta önce de çok rahat bir şekilde şampiyon olacağız diyordum, haliyle şimdi de diyorum. Aslında ben bunu sürekli de dile getirirdim ama Hüseyin Kalpar sağolsun. Bana sorarsanız Bank Asya'nın en kaliteli kadrosuna bir türli getiremediği ilk 11 ve sistem istikrarı geçtiğimiz sezonki Karabükspor durumunu bizlere yaşatmadı. Ama hakkını da verelim, harika bir savunma kurgusu oluşturdu. Zenke de çok doğru bir tercih oldu. O savunma sayesinde yarışın içerisinde kaldık ve Zenke bizi sürükledi. Şimdi ise yakalanan ilk 11 ve sistem istikrarından sonra ise takım halinde iyiyiz. Hepsinin ötesinde söylemek istediğim ise Hüseyin Kalpar'ın nasıl hakkını veriyorsam {savunma olayında} o da Ahmet Şahin'in hakkını versin. Böyle bir kaleci olamaz, baba daha önceleri neredeydin diyesi geliyor insanın.

Son haftalarda yakalanan çıkış inanılmaz. Son 7 maçta 6 galibiyet. Üstelik alınan galibiyetlerin de genelde gollü geçtiğini söyleyelim. Kısır skorların takımı Samsunspor, beraberine istikrarı da alınca ligin en çok gol atan 3. takımı oldu bir anda. Zaten en az gol yiyen takımı, açık ara en iyi averaja sahip olan takımı ve en çok galibiyet alan takımı. Daha ne olsun, Süper Lig'e paşalar gibi çıkmak adına bütün sınavlardan geçmişiz. Hala Samsunspor'un fikstürü zor diyenler var, hatta bu takım sezon boyunca ağzıyla kuş tuttuğu dönemde bile inanmayanlar vardı ama kalite farkı zamanla da olsa mutlaka ortaya çıkıyor. Bu saatten sonra Samsunspor istediği her takımı yener, puan kaybedeceğini de sanmıyorum. Hüseyin Kalpar'ın da dediği gibi Erciyesspor maçından sonra şampiyonluk şarkıları söylemeye başlarız.

Yatırım yapılınca da potansiyeli olan, futbolla yatıp kalkan bir şehrin ne duruma geldiğini görmek mümkün. Averajla küme düşmekten kurtulan, son sıraların abonesi olan Samsunspor bir anda doğrularını hatırlayarak şampiyonluk potası içerisine girebildi. Bunda da elbette doğru yatırımın kısacası paranın payı büyük. Ekonomik sıkıntı yaşanmıyor, ekstra primler geliyor derken para denizi içerisinde yüzülüyor aslında. Korkum ise şu. Yatırımlar iyi güzel ama kafalarda şu kadronun Süper Lig için yetersiz olabileceği düşüncesi ve transfer yapalım mantığı. Yatırımın yanında elbette doğru bir yönetim lazım, futbol beyinleri lazım ve Tanju Çolak'tan çok uzaklarda hamleler yapılması lazım. Buradan da gerekli mesaj inşallah alınmıştır, öznemiz belli...