21 Yıl Sonra

Galatasaray için basketbol son yıllarda tamamen bir üvey evlat kıvamına gelmişti. Özellikle de erkek takımı için bunu söylüyorum. Geleneklerinden uzaklaşmış, başarı ile arasında uçurumlar olan ve en önemlisi duruş eksikliği yaşayan bir daldı. Sponsorluklar derken takımın bir kıvamı oluşmaya başlamıştı ama o duruş eksikliğini bu sezon giderdiğimizi görüyoruz.

Duruşun adresi ise Oktay Mahmuti. Oktay Mahmuti demek ise yapılanma demek, tamemen başarı isteyen bir takım demek. Sürekli söylüyorum, Oktay Mahmuti'nin takımlarının çok kolay pes ettiğini görmezsiniz. Yenildiğinde bile ortaya bir karakter örneği sunar ve maçın önem derecesi ne kadar büyürse takımın da ateşi o oranda artar. Banvit serisi de böyleydi ve patlama anını da bu maçta yaşadık. Henüz ilk periyotta biten bir maç. Kalan üç periyot tamamen bitsede gitsek havasındaydı ama Galatasaraylı basketbolcuların hala ortadaki toplara nasıl atladığını da gördük.

Doğru yapılanma gelince, uzun vadeli düşününce ve bu yapının başına da duruşu olan bir ismi getirince henüz ilk senende bile başarıya ulaşabiliyorsun. İşte, 21 yıl sonra play-off finalindeyiz. 26 yıl önce de Fenerbahçe ile oynamışız finali. Koskoca 21 yıl geçmiş aradan. Galatasaray adına kayıp bir 21 yıl.

Finali geçeriz ya da geçemeyiz, bunların hiçbiri önemli değil. Galatasaray'ın oynadığı her maçta vereceği mücadeleyi şimdiden biliyorum. Her anın ayrı bir önemi olacak ve Fenerbahçe ile olacak finalinde önem kapasitesi bir hayli büyük. Umarım finalde istediğimizi alır ve şampiyon oluruz. Olmasak bile bu yıla oranla daha iyi bir kadro kuracağımıza eminim. Eurolegue için konuşmaya başladık, başkan da Ersan İlyasova gibi isimleri söylüyor. Uzun vadede çok iyi işler bizi bekliyor ama şimdinin odak noktası Cumartesi günü başlayacak olan Fenerbahçe serisi.