
Baros, Elmander ve Sercan Yıldırım. Kağıt üzerinde güzel bir santrafor rotasyonu ama Terim'in de bitmek bilmeyen bir santrafor transferi isteği. Bunu maçtan sonra da dile getirdi aslında, bu isimler bizi Ocak ayına kadar idare eder diyerek.
Sorguladım sürekli, neden ısrarla santrafor istiyoruz diye. Özellikle de Liverpool maçının ardından. O maçta geçmişi tekrar bizlere yaşayan bir Baros ve oyuna sonradan girip farklını ortaya koyan bir Elmander. Bir de bunun üstüne Sercan Yıldırım'ı ekliyoruz, genç ve potansiyelli bir isim. Yetmiyor ama, Terim'in belli ki farklı düşünceleri var.
Elmander ve Sercan Yıldırım genelinde bir eleştiri getiremem ama en azından Baros'un şu haline bakarak Terim'in neden ısrarla santrafor istediğini anlarım. Baros, yalnız kaldı gibisinden bir yorum da aldım twitter'da ama saçma yani bu yorum. Baros'u biliyoruz hepimiz, iyi bir Baros'un tek başına bile neler yapabileceğini. Top alması, ona pozisyon yaratılması da değil mesele, bildiğimiz Baros golü koklar ve orada bitiverirdi. Malesef Baros, belki şimdilerde sakatlıklardan da uzak ama o günleri de arar durumda.
Fizik olarak çok güçsüz bir kere, vuruşları inanılmaz cılız. Rakip savunma karşısında ayakta dahi duramıyor, bu da onu maç içerisinde aşağı çekiyor. Liverpool karşısında iyi bir Baros vardı ama verilen bu aranın onun açısından iyi olmadığını gördük. Hazırlık maçlarında da yetersiz kaldı, belli ki idmanlarda da iyi değildi ve ısrarla santrafor istendi. Eğer bu gerçekleşse, Baros bugün Rusya dolaylarında olabilirdi ama bu operasyonun Ocak ayına kaldığını düşünüyorum. Baros'un kendini toparlaması şart, yoksa Elmander'in dönüşünde 2. planda görebiliriz kendisini.
Çünkü Terim'in çift santrafora döneceğini düşünmüyorum. Aslında yapması gereken ideal bir 4-4-2 takımı kurmak. Kadro buna yeterli çünkü, 4-1-4-1 gibi bir sistemde iki tane beyin görevi görebilecek futbolcu ihtiyacı doğuyor. Hadi biri Selçuk İnan ama ikinci bir isim çıkarmak zor. Bu yüzden de 4-4-2'ye geçip, Melo ve İnan'lı bir orta saha hattında Kazım ve Riera kanatlarda çok iyi iş çıkarır, bu anlamda kanat rotasyonumuz iyi. Elmander, Baros ve Sercan üçlüsü de beraber oynadığında daha güzel verim alınabilir ama Baros kendini toparlamadığı sürece işi zor.
Oyundan alınması, direk soyunma odasına gitmesi de ilginç detaylar gibi. Bakalım ilerleyen günler böyle bir sorunsalı bizler önüne sunacak mı.
Son olarak şunu ekleyeyim, Baros'u en çok seven ve inananlardan biriyim. Bir maçta gömdün Baros'u durumu asla olmasın, bu yazdan beri oluşan görüntü malesef bu. Doğru olan da Baros'un kazanılması, alınabilecek herhangi bir santraforun iyi bir Baros'dan fazla verim vermesi bile çok güç, her türlü kumar olacak o transfer yani. Drogba da gelse, Gyan da gelseydi böyle olacaktı bu. Ama gidişat iyi değil, Baros'un toparlanması şart...
santrafordan ziyade bir adet oyun kurucu bir adet seri bir stoper lazım takıma. saçma demişsin ama baros inanılmaz yalnız kalıyor ilerde ki evet doğrudur eski gücünde değil ama en etkili oldugu dönemde arkadan kewell, arda ve lincoln destekliyordu hep kendisini. aralara kacıp bosluk yaratıyorlar veya buluyorlardı. şimdi o işi yapabilecek adam maalesef yok. ayrıca biraz kuvvetli ve biraz hızlı forveti olan her takım bize gol atar.
YanıtlaSil4-4-2 için riera-melo-selçuk doğru isimler ama kazım için aynı şeyleri söyleyemem. kazım orta sahanın pas organizasyonuna çok sınırlı katkıda bulunan bir oyuncu ve hücum aksiyonlarında beki ile ikili varyasyonlara girmektense bireysel çizgiye inmeye çalışıyor. kazım'ın fenerbahçe'de benzer 4-4-2(alex özelinde 4-4-1-1) formasyonunda tutunamaması da bu sebeplerdendi.
YanıtlaSilMaç sonunda terim ligin ilk yarısı bitene kadar elmander,baros,sercan ile idare edicez dedi.
YanıtlaSilyeni bir forvet şart oldugunu o da biliyor.