Ehlileşmeye Yüz Tutan Amrabat

Kayserispor'un olağan felsefesinin üzerine bir de Şota faktörünü eklediğimizde o felsefenin ağları Hollanda'yı da sardı ve Nordin Amrabat gibi bir yetenek ülkemiz topraklarına adım attı. Henüz 24 yaşında, daha da parlaması durumunda Kayserispor'a dünyaları kazandırabilecek bir futbolcu. Hele de bu talip Türkiye'den çıkarsa, değer daha da katlanıyor.

Ama Amrabat'ın sorunu açık. Aşırı özgüven, yeteneğinin ona getirdiği ego ve bencillik. Bütün bunlar da haliyle istikrarsızlığa yol açıyor, Amrabat'ın bir günü diğerine uymuyor. Takıma büyük zararlar veriyor bu da, ne ondan vazgeçebiliyorsunuz ne de onunla devam edebiliyorsunuz durumu. Yine de ondan vazgeçmek imkansız, özellikle de Kayserispor'un elindeyseniz.

Beşiktaş maçı Amrabat adına sanki bir milat oldu gibi. Sistemin içerisinde fark yaratmaya çalışan, kendinden öte arkadaşlarını düşünen, hatta biraz daha abartıp topla ilerlemesi gereken yerde bile çaprazdaki arkadaşına pas atmayı düşünen bir Amrabat. Bir de karşısına İbrahim Toraman ve Ekrem Dağ gibi bekleri eklediğimizde de bu ehlileşmiş Amrabat fark yaratıyor, maçı neredeyse tek başına kazandırıyor.

Asıl mesele istikrar tabii, acaba gelecek hafta böyle oynayacak mı? Bu performansını devam ettirse Kayserispor yeniden o zirve günlerini görebilir, kötü oynadıkları maçta bile Amrabat çıkar ve sihrini konuşturur. İyi oldukları günde ise {Beşiktaş maçında olduğu gibi} fark yaratırlar, futbol anlamda resital verirler. Bütün mesele Amrabat üzerinde ama, onun kazanılması ve ondan beklenen faydanın alınması Kayserispor'u maddi manevi geleceği gibi.

Quaresma, Simao gibi isimler ıslıklanırken Amrabat'ın Beşiktaşlı taraftarlar tarafından alkışlanması çoğu şeyin işareti zaten. Bireysel yıldızlar, bu tip yetenekler bir yana, sistem içinde kalmadığınız sürece ne kadar önemli yetenek olursanız olun uzun vadeli düşünülmüyorsunuz...