
Ne kadar konuşmak doğru bilmem ama yine de cımbızla ayıklayalım futbolu. Topu ayağında tutan, mücadele eden, rakibe fazla pozisyon vermeyen, hücum oynayan ama üretken olamayan bir kimlik var Galatasaray'da. Engin Baytar ve Kazım'ın yokluğunda da bu daha da hissedildi, bu yüzden de Fatih Terim risk alarak iyileştikleri dakika bu iki isme şans verdi ama dediğimiz gibi risk. Bir yerde patlama olasılığı yüksekti, Kazım'da yaşadık bunu. Muhteşem mücadelesiyle ilk golü yaratan isim oldu ama Kazım'lı Galatasaray'ı sadece 15 dakika izleyebildik ve bundan sonra hücumda daha duraksayan, Antalyaspor maçında olduğu gibi sol kanadından sonra sağ kanadını da kaybeden, dolayısıyla da hücum verimliliği düşen bir hava oluştu, genel sorunumuz yani.
Bu maçın anahtarı mücadeleydi, maça da böyle başladık. Muhteşem bir hücum pres, rakibe bir anda neye uğradığını şaşırtarak maça 1-0 önde başladık aslında. Kazım'ın çıkışı hücum verimliliği açısından olumsuzdu ama o mücadeleyi korumasını bildik bir bakıma. O hücum presi azaltan ise hakemin verdiği faullerin yüzde 60'ının faulle alakası olmadığıydı, bu da bizi geri çekti. Şanssızlık faktörü de var tabii, Gökhan Zan da sakatlık geçirdi, o ara 10 kişiyiz derken 1-1 oldu ve yaşanan bu şokla da beraber gelen 2-1, Popov'un muhteşem golü.
Yine de ayakta kaldı Galatasaray, maçı çevirebileceğinin mesajını veriyordu {hücum verimliliği, organizasyonla olmasa da mücadelesiyle} ama Servet Çetin'in hatasında gelen alakasız kırmızı kart ipleri koparma noktasına getirdi. Gol şansı falan yok orada, kırmızı çok yanlış ama Servet'in de o hatası gözden kaçamaz. Semih Kaya > Servet Çetin modudur bu bir bakıma, Gökhan Zan'ın iyi halini falan geçtim.
10 kişi kalmışsınız, iki oyuncu değiştirme hakkını kullanmışsınız, 2-1 geridesiniz, bu durumda ne yapılabilir. Bütün planlar çöpe ve mücadelenin ayağa kalktığı anlar. 10 kişi gibi oynamadıkta, çok iyi bir mücadele, rakibi kendi sahasında çok iyi tuttuk, 10 kişi kalmamıza rağmen hata oranımız da bir o kadar düşüktü ve 2-2'yi de bulduk, 3-2'yi de bulabilirdik, Galatasaray inandırdı buna ama o savunma hatası gerçekten inanılmazdı, olmaması gerekiyordu ama oldu. Alınan riskin bir diğer getirisi de bu oldu ama Sabri'nin kesinlikle faulle alakası olmayan bir pozisyonda faul diye durdurulması, haliyle de öfke damarlarımızın zirve yaptığı o dönemde Sabri'nin öfke patlaması da olayı 9 kişiye getirdi, maçın da seyri böylece belirlenmiş oldu. Yani, hakemin fazlasıyla ön plana çıktığı, maç skorunda bire bir etkide bulunduğu bir günü geride bıraktık. Kazanımlarımız, bugün kaybettiğimiz 3 puandan fazlası, bunu da asla es geçmiyorum.
Sabri Saroğlu ve Elmander maçın adamlarıdır. Muhteşem bir mücadele gösterdiler, ruhu ayakta tutan önderler onlardı. Sabri'nin sağ kanatı tek başına domine etmesi, Elmander'in rakip savunma karşısındaki etkisi, yaptığı hücum pres, arkasındaki oyunculara pasör oluşu {ama o pasörlüğün Eboue ve Riera gibi isimlere faydasının olmaması, bu ikilinin hücumunun neredeyse sıfır oluşu} maçın unutulmaz etmenleriydi.
Şunu da ekleyerek tabii, Galatasaray'ın sol tarafı o kadar kötü durumdaki, stoper Ujfalusi bir ara sol taraftan bindirme yapmak gereksinimi duyuyordu, bunu da not etmeli. 10 numara, santrafor falan derken bize bir sol açık, hatta sol bek dahi lazım.
Bu onurlu, gururlu ve haysiyetli mücadelen için teşekkürler Galatasaray, bu değerleri saha içerisinde hiçe sayanların utanacağı bir gündü bu...
Tamam hakem hatalıydı yanlış kararlar verdi.Ancak şunu kabul edelimki bu oyun yapısıyla bu sezonunda geçen sezondan bir farkı olmayacak. G.Saray istekli arzulu ama kısır.Gol pozisyonu üretemiyor.Pozisyon üretmek için hızlı seri çabuk kollektif oynamak gerekiyor.İşte sizi gole götürecek orta saha ve forvet gelin hızlı seri futbol oynayın bakalım.
YanıtlaSilMelo-Selçuk-Engin li orta saha Kazım-Elmander-Riera lı forvet.Hepsinin tek bir ortak özelliği var.Hepsi topla oynamayı seven ağır futbolcular.Bazısı klas birkaçı iyi niyetli ama hiçbiri çağdaş futbolun gerektirdiği anlayışta ideal oyuncu değiller.Öncelikle bu gerçeği kabul edelim.Hiçbiri hızlı çabuk ve seri değil.Şayet sizi gole götürecek orta saha ve forvetiniz bu derece ağır temposuz adamlardan oluşursa asla hızlı atak yapamaz gol pozisyonu üretemezsiniz.Her maçta yapılan 20-25 dakıkalık pres kımseyı yanıltmasın. Boşuna hakeme sakatlıklara bahane bulmayalım.Bu senenin gerçeği budur.G.Saray bu oyuncu yapısıyla her maçta pozisyon üretmekte zorlanır.8 hafta geçti değişen hiç birşey yok.Aksibe dah da kötüye gideceğinin işaretleri var.
Bu geceki Beşiktaş-Fenerbahçe maçında Fenerbahçe lehine hakem hatası olmazsa cümle alem beni......
YanıtlaSilbugün ilk iş lig tv aboneliğimi iptal ettim kaderi yazılmş lige boşuna para ödüyoruz..her ay oraya verceğim parayıda kesinlkle gsstore de harcıcağım en azından klubüme gitsin o şerefsizlerin cebine girceğine..maçların ya netten izlerim olmadı trt den özetini izlerim artık!
YanıtlaSil