Q7'likten Quaresma'ya Geçiş

Demirören'in kendini kurtarma politikasıydı aslında bu yıldız futbolcu ihracatı. Aldığı veya alamadığı tüm futbolcularla gündem oldu, ses getirdi, ilk etapta da büyük bir heyecan yarattı ama bu kumarın tutmaması durumunda oluşacak fatura ağır olacaktı ve öyle de oldu. Hem manevi hem de maddi anlamda Beşiktaş zarar gördü bu durumdan.

Quaresma büyük bir futbolcu, asla tartışılmaz bu. Guti misali gelen bir isim de değildi, 27 yaşında ve hala üzerinde birşeyler düşünülebilecek bir isim. Barcelona, Inter ve Chelsea günleri başarısız geçse dahi bu takımlarda oynamış, ısrarla denenmiş bir isim sonuçta. Arada bir Porto dönemi de var ve bu rehabilitasyon onu tekrar devlere taşımıştı. Bu anlamda Beşiktaş'ın da bir rehabilitasyon durağı olabileceğini düşündüm onun adına, Beşiktaşlı olmamama rağmen benim de beklentim bu yüzden büyük oldu ama gelinen noktada hiçbir istenilenin alınamadığını görüyoruz.

Bu tip yıldız isimler kötü oynadığı sürece beraberinde getirdiği sorunların da büyük olduğunu söyleyelim. Zaten bu damgayla geliyorsunuz ama taraftarın size desteği, ilk etapta gösterdiğiniz mücadele ve o kreatif etkiyle önyargıları kafadan siliyorsun. Quaresma da iyi başladı, o hücum futbolu içerisinde {istediğinde} maç kazandıran adam da oldu, büyük keyif verdi ama genel istikrar anlamında sınıfta kaldı. Gerçi birçok futbolcu böyle, Fernandes haricinde bu Portekiz politikasından gelen herhangi bir futbolcudan en azından kafamdaki beklentiyi alabilmiş değilim. Sanırım Quaresma da en ağırı oldu.

Carvalhal'i seviyoruz ama eleştiriyoruz. Şu noktada ise hakkını verebilirim, fazlasıyla geç kalsada bazı durumlarda neşteri vurabildi. Fernandes'i kesti bir dönem ve onun toparlanmasında bu çok yararlı oldu. Hilbert ve Ernst'i tekrar sistem içerisine kazandırdı, Guti'yle yolları ayırdı ve takım olarakta en iyi dönemlerine baktığımızda aslında Quaresma sahada yok. Sakatlık olayı vardı ama ne olursa olsun, Quaresma'sız o takım halindeki görüntü oldukça iyiydi. Quaresma işin içerisine girdiğinde ise takımın iç dinamikleri sarsıldı, o hava bozuldu ve sakatlıklar, maç temposu derken ayarlar komple bozuldu. Atletico Madrid maçı da son halkaydı.

Süresiz kadro dışı kaldığı haberlerini alıyoruz, doğru bir hamle kesinlikle. Olmazsa olmaz bir döneme giriyor Beşiktaş ve kısa vadede yapılabilecek en önemli hamle yeniden takım olmaya çalışmak ve sorunlu isimleri ocak dışında bırakmak. Şu da var ama, Quaresma'dan oluşacak kayıp maddi anlamda büyük olacak ve bunu sezon sonunda göreceğiz. Piyasası zaten düşmüştü ama değeri de o oranda aşağıya inecektir ve menejer faktörüyle yine kendisine maddi anlamda büyük kazanç sağlayacak bir kapı bulur ama Avrupa'daki o ses getiren günler zor artık.

Kumardır bu tip yıldız ama sorunlu isimleri almak. Kimse bu kumarı neden oynadınız demez ve inadına oynarsınız ama bu yıldızı size kazandıracak ismi başınızda bulundurmanız gerekir. Schuster, Tayfur Havutçu ya da Carvalhal gibi isimler olmadı bu konuda. Ne bileyim, Felipe Melo da ilk geldiğinde bunları konuşuyorduk ama katkısı ortada. Fatih Terim faktörü bir bakıma, önce bu tip bir faktör yaratıp sonrasında yıldız transferi olayına girmek en doğrusu.