8 Mart 2012 Perşembe

Sportif Cümleler 3 Yaşında


Unutmuşum kesinlikle, aklımdan çıkmış bu durum ve şu an farkına varıyorum. İş monotonlaştı, eski heyecanı kalmadı belki de ondandır. Bazen eski enerjimin ve hevesimin olmadığını hissediyorum ve bu durum da blogun son zamanlarına doğru yaklaştığım anlamını alıyor. 2013'ün Ocak ayında bırakma planım vardı ama belki bu tarihi daha öne çekebilirim.

En başta 3 yıla geleceğimizi pek tahmin etmiyordum aslında, planlarım o kadar büyük değildi. Bir blog açma planım vardı, bunu Serap'a söylemiştim ve o da tamam diyerek bu işe başlamıştık. 1 yılın ardından blogda heme hemen tek başıma devam ediyorum ve tabii ki dostlarımın da yardımlarıyla bugünleri gördük. Sürekli bu tip yazılarda gerekli teşekkürlerimi ettiğim için tekrarlamıyorum bu durumu, onlar kendini biliyor diyeyim.

Blog istemediğim bir raya girdi ama bu kesin. Sportif Cümleler derken daha fazla sporun her yönüne inme isteğim vardı, bunu da ilk zamanlarda çok güzel gerçekleştiriyorduk ama biraz da zaman darlığından olsa gerek bu durum giderek azalıyor, hatta yok olma noktasına geldi. Bu kadar sık Galatasaray yazma isteği zaten blogun kuruluş amaçlarından biriydi ama futbola çok fazla battığımızı hissediyorum ve bu duruma da karşı gelemem.

Ama sevindiğim bir nokta var, eskiden tepki alırdım ama şimdi Samsunspor'la da ilgili yazılar yazdığımda ilgi ve takdir toplamaya başladım. Samsunspor'lu olduğumu söyleyemem, en azından sadece bu takımı tutanların yanında ama takip ettiğim, sevdiğim, memleketimin takımı. Başarılı olsunlar istiyorum ve fazlasıyla takip ettiğimden yapıyorum bu konuda birşeyler.

Blogun geçmiş 3 yılına baktığımızda Skibbe, Bülent Korkmaz, Rijkaard, Hagi, Bülent Ünder ve Fatih Terim gibi teknik adamlarla çalıştığımızı görüyoruz. Son 2 yıl hep kötü gidiyorduk, hatta blogda mı bir uğursuzluk var bile dedim ama şu blogu yazarken bir şampiyonluk görmek güzel olacak. İşler şimdi iyi ve işler iyi gidiyorken yazmakta ayrı bir keyif diyebilirim. Sürekli eleştiri yazmaktan iyidir takdir etmek.

Blogda en sevindiğim anlardan biri ise Atilla Çelik'in yazar olmayı, blogda yer almayı kabul ettiği andır diyebilirim. O benim bir ustam, ben onun bir çekirgesi. Büyüdük tabii, hangi noktaya ulaştığımı o daha iyi söyleyecektir ama değiştiğimi hissediyorum, eskiden yazdıklarımla şimdiyi kıyasladığımda fark çok. Artı olarak kafa olarakta bir değişim gösterdim.

Kısacası güzel günler geçti, blog kaynaklı güzel arkadaşlıklar kuruldu, güzel bilgi paylaşımları derken iyi oldu yani, iyiki açmışız blogu diyorum...

5 yorum:

  1. daha nice yıllara. sona geliyorum demişsin ama umarım kararın değişir.

    YanıtlaSil
  2. burak kardeşim nice yıllara.öncelikle blogunu 2 ay once keşfettim ve o günden beri sürekli şimdiki ve geçmiş yazılarını okuyorum ama merak ettigim 2 konu var samsunsporla ilgili yazıların çoğunlukta samsunlumusun diye merak ettim diger konu ise tugay kerimoğlu hakkında biraz bilgi verebilirmisin geçen seneden beri kendisinden pek ses soluk çıkmadı umarım cevap verirsin başarıların daim olsun.

    YanıtlaSil
  3. Samsunsporla ilgili yazılarım o kadar da çoğunlukta değil aslında :) Samsunluyum, doğrudur :)

    Tugay Kerimoğlu ise görevine devam ediyor, altyapının koordinatörü o, o ekibin başında ama fazla ortaya çıkmak istemiyor. Kendi isteğidir bu, geçen sezonda da Hagi göreve gelmeseydi yine çıkmazdı ortaya ama farklı bir görev daha verilmişti ona.

    YanıtlaSil
  4. Önemseyip cevap verdigin için teşekkürler.Yeni yazılarını sabırsızlıkla bekliyorum,hemşehri çıktığımız içinde ayrıca mutlu oldum iyi akşamlar.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir