Beğenmediğim ve onunla nasıl olacak dediğim Jamont Gordon'un sistem içerisinde kendisine bir yer edinmiş olması beni mutlu etti. İdeal bir numara olmadığını herkes söylüyor zaten ama Jamont'dan ideal bir numara beklentisi duymaya da gerek yok aslında, Anadolu Efes karşısında bunu gördüm. Hawkins ve Domercant'den arda kalan anlarda sahneye çıkar ve çaktırmadan 10 küsür sayısını atar. Maça da damga vurmaz ama maçı iyi geçirdi dediğimiz isimlerden olur. Beklentiler ne ölçüdeydi bilmiyorum ama benim beklentim artık bu yönde.
Beklediğimden rahat bir galibiyet aldık aslında. Anadolu Efes hala kimyasını arayan, bu kimyayı bulmak adına da Oktay Mahmuti gibi bir ruh uzmanını getirdiler ama bu egolarla o da baş edemeyecek gibi. Herkes ayrı telden çalıyor diyebilirim. Farmar onlar adına skor yükünü çekiyor ama verimlilik anlamında ne kadar verimli olduğu tartışılır Galatasaray'a karşı. İnanılmaz oyuncular var, egolar da inanılmaz ve uyumdan uzak, garip bir görüntü.
Galatasaray ise Domercant'in de dönmesiyle birlikte çok daha güçlü. Domercant neredeyse bir aydır sakat ve ilk maçında 9 sayı bulabiliyor, bu sayıları da en kritik anlarda yapıyor. Adamın ilk kullandığı şuta bakıyoruz ve oradan isabet bulabilmesi neden Domercant sorusuna cevap veriyor aslında. Hawkins gibi de önemli bir koz var, takım acil durum dediğinde başvurduğunuz ve cevap aldığınız bir lider. Bakıyorsunuz, günün sniper rolünü Macvan almış ve bu sefer üçlükleriyle maça damga vuruyor, başka bir maçta içeriyi domine ediyor. İnanılmaz bir takım kimyası bu.
Ligde 3'de 3'le başladık ve hazırlık, kupa gibi maçları da göz önüne alarak Anadolu Efes, Beşiktaş, Banvit ve Fenerbahçe gibi rakipler karşısında aldığımız galibiyetler var. Mesajı net verdik...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder