19 Ağustos 2015 Çarşamba

Herkesi Şaşırtan, Başı Dik Bir Galatasaray

 
Kabul edin, bugün herkesi şaşırtan, bence keyif de veren, başı dik bir Galatasaray vardı. Real Madrid karşısında kimse Galatasaray'a şans vermiyordu, olası hezimet üzerinden de senaryolar yazılıyordu, hatta ve hatta bu hezimeti isteyen de vardı. Olası bir facianın ardından birşeyler düzelir mi gibisinden sorular soruldu, "Galatasaray'ın olduğu yerde umut vardır" söylemi unutuldu. Galatasaray da Real Madrid deplasmanından (hazırlık maçı bile olsa) başı dik ayrılarak çoğu kişiyi susturdu.

Eksikler var, bazı noktalara transfer ihtiyacı ise çok net. Bunu görmek açısından da mükemmel bir hazırlık maçıydı, eksikleri tekrar gördük ama bu maçın artısı kazanılan özgüvendi, Jose Rodriguez ve Carole gibi isimlerin takıma ısınmasında, artı değer katmasında ve o ölü toprağının atılması anlamında önemliydi. Kaliteli bir hazırlık maçıydı ve eksiklerine, ihtiyaçlarına rağmen de Real Madrid karşısında oynayabileceği en iyi futbolu oynadı Galatasaray.

Twitter'da 4-3-1-2'i uzun zamandır konuşuyorum. Melo takımda kaldı ama 4-2-3-1'de Selçuk İnan'la ikisini orta alana yazdığımızda temposu düşük bir ikili ortaya çıkıyor ve özellikle Avrupa maçlarında net sıkıntı demek bu. O araya bir isim daha sıkıştırmak şart, Ozan Tufan transferi belki de bu yüzden istendi ama olmadı. Eldeki kadroda ise Jose Rodriguez en uygun isim ve alternatifi Emre Çolak. İyi bir kanat alternatifi de yok ve bu düzen Yasin Öztekin'i bir koz olarak kullanmanızı sağlıyor.

Real Madrid karşısında da bu düzeni gördük, başarılıydı. Melo yoktu ve agresiflik düzeyi bu anlamda bir çıt aşağıdaydı ama Jose Rodriguez & Emre Çolak dinamizm ve hareket kattı. Selçuk İnan'ı yine Melo'nun pozisyonunda izledik, Jose Rodriguez oyunun iki tarafında vardı, Emre Çolak ise daha dikine oynadı. Bu orta saha hattında parlayan isim Jose Rodriguez oldu, pas yüzdesiyle ve kaptığı toplarla. Çok dinamik, tempolu bir maç olmadı belki ama bu orta saha oyunu iyi tuttu, başarılıydı.

Galatasaray'ın savunması sıkıntılı, Chedjou ve Semih Kaya'ya rağmen bunu söylüyorduk ki Koray Günter & Hakan Balta ikilisi vardı bugün. Real Madrid karşısında da bu kadar pozisyon verirsin, hele ki bu ikiliyle, doğal bir durum. Ani yakalandığımızda geri koşmakta zorlandı bu ikili ve hava toplarında da büyük zaafiyet var. Bu da aranan stoper tipini gösteriyor aslında. Cristiano Ronaldo bugün bitirici özelliğini yanında getirmemiş, yoksa verilen pozisyonlar var ama Galatasaray'ın da girdiği ve bitiremediği pozisyonlar oldu.

 
Sneijder hazır değil belki ama her an sizi golle buluşturabilecek bir isim, Real Madrid karşısında da yaptığı gibi. Podolski ile aynı frekansı yakaladıklarında birbirlerine çok gol attıracakları da kesin, bugün olduğu gibi. Inter'le oynanan hazırlık maçında da aynı şekilde gol geldi. Konuşulması gereken konu ise çift forvet ve o isimlerden birinin Podolski olabileceği. Umut Bulut'un kaçırdığı çok gol vardı, Burak Yılmaz & Podolski ikilisi bu anlamda daha bitirici olacaktır ama arkalarına bir forvet alternatifi mutlaka gerekiyor. Podolski hareketli bir isim, Burak Yılmaz da oynadığında aynı şekilde. Sneijder bu isimleri iyi kullanacaktır. 

4-3-1-2 düzeni çok iyi iki tane bek oyuncusu gerektiriyor. Telles'in yükselişini zaten yazdık, Carole de en az o ayarda bir isim ki Real Madrid maçının da bana göre en iyi isimlerinden biri. Dikkat ettiğim nokta, ilk yarıda Carole sıklıkla hücuma çıkarken Çamdal bekledi. Sabri Sarıoğlu oynadığında ise o çıkıyor ve geri dönemiyor. Carole çıktığında ise temposuyla geri dönüyor, açığını kapatıyor. Galatasaray'dan soldan çıktığında etkiliydi, gerekirse soldan çıkmaya devam edelim, yeni sağ bek mutlaka alınmalı ama o sürece kadar Tarık Çamdal oynasın, Sabri Sarıoğlu değil. 2. yarının sonlarında Jem Karacan'ı da sağ bek denedi Hamza Hoca, belli ki arayış var. Mutlaka transfer bekliyorum. Carole'yi sol stoperde de izledik bu arada, yine iyiydi. Savunma jokerini de buldu Galatasaray.

70'den sonra anlamsızlaştı maç, Sneijder & Podolski gibi isimler oyundan çıktığında iyi olan oyun düzeninden de koptu Galatasaray. Olcan Adın'lar derken takımın da dengesi bozuldu, Real Madrid iyice Galatasaray yarı sahasına yerleşti ve Marcelo'nun Sabri Sarıoğlu, Olcan Adın ve Koray Günter'i pazara gönderdiği slalomuyla birlikte 2-1 kaybettik ama başı dik ayrılan, oynadığı futbolla umut veren bir Galatasaray izledik. Kaliteli bir hazırlık maçıydı, eksikleri gördüğümüz, Avrupa sahnesine yönelik fikirler edindiğimiz.

Özet şu, 4-3-1-2 mutlaka devam etmeli, zaten elimizde yeterli kanat alternatifi yok. Jose Rodriguez mutlaka orta sahaya yazılmalı, Carole'yi sıklıkla düşünmeli, sağ bek ve stoper acil olarak alınmalı ve Burak Yılmaz mutlaka işin içerisine girmeli. Doğru formasyon ve sistem bana göre bulundu, üzerine gitmek lazım..

2 yorum:

  1. Sag bek stoperin yaninda forvet olmazsa olmaz transferlerden umut belli kalacak ama Burak yokken onun oynaması kaliteyi cok Aşağıya çekiyor. Scout hamlesi gerek bize forvet icin

    YanıtlaSil
  2. Madrid maçı sonrası herkes aynı fikirde sağbek, stoper ve santrfor.Sağbek için Cem Karaca üzerinde durulsa verim alınabilir mi diye merak ediyorum.Sert, çabuk ikinci hamlesi olan, defansif özellikleri ağır basan bir futbolcu. Stoperin çok ama çok üst düzey olması gerekir. Şayet adı geçen U.Demirkok alınırsa büyük hata yapılır. Kötü Semih in bir başka versiyonu.Rakip forvetlerin çekineceği, yıldırıcı eski F.Bahçe deki Lugano,Chelsea deki Tery tarzı bir stoper gerekiyor.Santrfor için 2.Elmander diyebileceğim ( hatta daha iyisi) Bursa için adı geçen ancak hala imza atmayan Brouge den De Sutter.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir