21 Şubat 2016 Pazar

Nasıl Anlatsam, Nerden Başlasam; Galatasaray 2-1 Trabzonspor


Futbol konuşmayı deneyeceğim ama hakem mevzusuna değinmeden işin içinden çıkmak imkansız. Yaşananlara bakınca galibiyet içime sinmedi diyorum ama utanılacak bir durum da yok. Verilen penaltılar, verilmeyen penaltılar, dolayısıyla gösterilen kartlar hatalı, hakem maçın önüne geçmedi, bizzat maçın kendisi oldu. Salih Dursun'un hakeme gösterdiği kırmızı kart ve onu dışarı davet etmesi de maçın özetidir, haklı bir tepkidir.

Lazio maçında ölümüne savunma diyen Mustafa Denizli'nin Trabzonspor karşısında da aynı kadronun hallice olanını sahaya sürmesine anlam veremedim ki daha da ilginci Sneijder'in yedek başlaması, Lazio maçının iyilerinden olan Denayer'in yedek oturması gibi şeyler var. İyi oynadı Galatasaray, maçın geneline baktığımızda da bunu görüyoruz ama yanlış futbolcu tercihleri, bu maçın kazanılması bazı şeyleri iyi göstermez.

Selçuk İnan, 10 numara pozisyonunda olmaz mesela. O pozisyon için hareketsiz bir isim ve geriden oyun kurmaya alışık bir futbolcu. Donk & Chedjou ikilisini orta sahada birlikte kullanmanın defansif bir katkısı olmadığı gibi Chedjou'nun da Donk'dan daha iyi orta saha olduğunu düşünüyorum. Chedjou'nun hücuma müthiş bir katkısı vardı, dikine çıkışları harikaydı ama Donk gölge adam, adını duyan oldu mu?

Buna rağmen iyi yayıldık, baskı kurmayı başardık. Chedjou ve Podolski'yi bu anlamda ön plana çıkarırım ama penaltıdan gol yedikten sonra ilk yarıda kafamızı bir daha kaldıramadık. Galatasaray'ın orta sahası kötüydü ama Trabzonspor daha kötü durumda olan bir takım. Erkan Zengin'le çok zorladılar, Muhammet Demir'le de tutmaya çalıştılar ve Marin'i sarkıtmak istediler ama Koray Günter & Hakan Balta ikilisi güven veriyor, Koray Günter'i yine çok beğendim.

Galatasaray adına asıl doğru Bilal Kısa ve Sneijder'in oyuna girmesiyle başladı. Rakibin de 10 kişi kalmasının verdiği etkiyle oyunu tamamen rakip yarı sahaya yıktık ama organize bir atağımız tabii ki yok. Bunun için duvar olabilecek, servis yapan bir forvete ihtiyacınız var, özellikle ilk yarıda Podolski kaç tane ikiye bir denedi ama kendine servis yaptığı futbolcu mecburen Selçuk İnan oldu. 

Mustafa Hoca'nın Bilal Kısa takıntısına anlam veremediğimi daha önce de yazdım. Bilal Kısa demek hücumda kalmak ve sakinlik anlamı taşır. Sneijder de şutlarıyla büyük etki etti ama gol Podolski'nin aldığı sorumlulukla geldi. Sabri Sarıoğlu'na pas verip kolaya kaçabilirdi ama topu tuttu, döndü ve vurdu. 1-1 sonrası da baskı devam etti derken bence olmayan bir penaltı, akabinde kırmızılar ve 2-1 biten maç. Uzun bir zamanın ardından Galatasaray hücumda etkiliydi, iyi bir futbol sergiledi ama bunun önüne geçen çok fazla şey oldu. 

Mustafa Denizli, 11 anlamındaki yanlışlarını ikinci yarıda yaptığı değişikliklerle anlattı, buna rağmen 3. değişikliği adına yine 83'lü dakikaları bekledi. Linnes'i oyuna alıp, onun amansız bindirmeleriyle oyunu kanatlara da yaymak mümkündü. Ayrıca haftaya Podolski ve Sneijder cezalı ki Galatasaray'ı yine zor bir hafta bekleyecek..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir