14 Kasım 2017 Salı

Eminim ki hiçbir Galatasaraylı Bilal Kısa'yı kötü hatırlamaz


Ülke futbolunun çok geç kazandığı bir futbolcu. Fenerbahçe altyapılıdır, o dönemde yeteneğinden de söz ettirmiştir ama Akhisarspor'da tanıdığımız bir isim oldu. Hamza Hamzaoğlu'nun en büyük kozlarından biriydi, onunla birlikte sağladığı gelişim büyüktü. O gelişimle 32 yaşında Galatasaray'a transfer olabildi, Milli Takım'a da yükseldi. 

Beğendiğim bir orta sahaydı, Galatasaray formasını da gayet iyi taşıdı, üstelik Melo gibi bir ismin yerine. Doğrudur, yanlıştır tartışırız, bu ayrı konu. Bilal Kısa özelinde bakıyorum olaya, gerçekten iyi bir performansı vardı. Hamza Hamzaoğlu'nun ayrılığının ardından unutuldu, Mustafa Denizli hiç düşünmedi bile. Bu Riekerink'le de devam etti, sonrasında Serdar Aziz takasında Bursaspor yolunu tuttu. 

Gidişi için de kötü bir hamle diyemem, 33 yaşına gelmişti, belli ki düşünülmeyecekti. Yazmak istediğim konu da burada başlıyor, Bursaspor'da öyle böyle düşmedi. Furkan Özçal, Sercan Yıldırım gibi isimlerin performans gösteremeyeceğine inanıyordum ama Bilal Kısa'dan kaynaklı beklentim vardı. Hamza Hamzaoğlu dahi çok fazla düşünmedi, asıl şaşırtıcı olan buydu.

Devamında sakatlık dönemi var, hala o sakatlıkların etkisinde. Geçtiğimiz günlerde U21'le oynanan hazırlık maçında yine sakatlandı. Le Guen de onu kullanmayacak gibi, bu noktadan sonra geri dönüşü de bir hayli zor olacak. 2 sezonda Bursaspor'da 18 maça çıktı ama ne gol ne de asisti var. Galatasaray'da ise 36 maçta 8 gol 5 asisti vardı ve bu 8 golün çoğu da jeneriklikti. İçinde Şampiyonlar Ligi performansları da var, böyle bir futbolcuydu.

Eminim ki hiçbir Galatasaraylı Bilal Kısa'yı kötü hatırlamaz. Hatta yanlış zamanda geldiğine inandığım bir isim, çok daha iyi kariyeri olabilirdi. Emre Akbaba'yı bugünlerde konuşuyoruz, Galatasaray'a gelmeli demem bu yüzden. Tarz olarak birbirine çok yakın iki futbolcu, hatta buna fiziksel özelliği de dahil edeyim. Emre Akbaba'yı da 2 senedir konuşuyoruz, Bilal Kısa'ya göre daha genç bir keşif ama o da 24-25 yaşına geldi. Bilal Kısa da bu yaşlarda gelmeliydi ya da sivrilmeliydi diyelim..

10 yorum:

  1. Bilal Kisa'yi severdim. Bir sene kalmasi uzucu. Gecen sezon aradik kendisini bazi maclarda cunku. Yine de kariyerine ve anilarina bir Galatasaray ekledi. Erman Kilinc vardi, oda bu yaslarda gelmisti, anadolunun yildiziydi. Ama SL listesine giremeyince kusup gitti, kendi hatasi, kariyerinde Galatasaray ve SL olacakti. Neyse Bilal Kisa, guzel hatirlanacaksin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çilingirdi, atacağı bir şut veya kilit pasla seyir değiştirecek futbolcuydu.

      Sil
  2. Birlo!
    Kisa Galatasaray mazisi olsada cok severdim.

    YanıtlaSil
  3. Gelişi bir yılan hikayesiydi tıpkı yukardaki arkadaşın bahsettiği Erman Kılıç gibi. İkiside takıma rotasyon oyuncusu olması amacı ile gelmişlerdi. Erman Sneijder i Bilal ise Selçuk u.
    Son iki sezonu kötü geçiren Selçuğu yedeklemesi gerektiği için alınmıştı. Selçuk kötü oynarken Hamit in onun yerinde verimli oynayamaması yüzünden alınmış bir oyuncuydu Bilal.
    Ancak transferin son günlerinde Melo nun gitmesi yüzünden bir anda ilk 11 oyuncusu konumuna dönüştü. Temposu ve fiziği orta saha yı götüremediği için maçların bir çoğunda Bilal forvet arkasında Sneijder ise ortasahada top kapmaya çalışıyordu.
    Bu nedenle taraftar tarafından tepki topladı. Hem Selçuk yedeğe çekilememişti hemde Sneijder mevkisini kaybetmişti.

    Galatasarayda arkasını süpürecek iki orta saha olmadığı için verin alınamayan Bilal Bursasporda da aynı durum ile karşılaştı. Önünde Batalla gibi bir oyuncu varken Bursaspor takımı hem Bilal i hemde Batalla yı taşıyamadığı için Bilal kulübeye çekilirken daha yetenekli olan Batalla sahada kaldı.

    Sonuç olarak transferi kendi içinde düşünüldüğünde mantıklı ancak "yaşanan olaylar" sonucunda tam bir fiyasko konumuna dönüştü

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir anda kendini Melo'nun pozisyonunda buldu, bence beklenti ışığında kötü de iş çıkarmadı. Bu doğru mudur tartışılır ama Bilal Kısa özelinde işler iyi gidiyordu.

      Sil
    2. O sezon Galatasaray tarihinin transfer anlamında fiyasko sezonudur. 2014-2015 sezonu biterken Galatasaray ın ihtiyacı olan transferler belliydi. Sağ açık, Santrafor, Sağ bek, Melonun yerine defansif ortasaha, Stoper ve Selçuk u zorlayabilecek bir oyuncu.
      Santrafor konusunda bir tane hamle yapmadık, Sağ bek konusunda büyük bir fırsat kaçırdık ve hamle yapmadık, sağ açık yerine Kevin groskreutz u aldık ama alamadık, stoper konusunda Denayer i aldık ama mevkisinde oynatmadık, Melonun mevkisine kimseyi almadık ve üstüne Meloyu gönderdik.

      Tek hamle yapılan mevki Selçuk u yedekleyecek adımdı. Jem Karacan, Bilal ve Jose Rodriquez alındı. Bir anda o mevkide daha sonradan giden, Dzemaili ile birlikte Emre Çolak ı da sayarsak 6 tane oyuncu oluştu. Bu bile Hamza Hamzaoğlunu sezon başında takımda tutmamamız için büyük bir sebep. Birde hiç ihtiyacımız yokken Podolski yi aldık.
      BU transfer faciasının ardından tabi ki 8 gol 5 asist yapan oyuncu öne çıkıyor.

      Sil
    3. Podolski gibi isme her zaman ihtiyacınız olur, o sezon en çok gol atan Galatasaraylıydı. Bir de şampiyona sezonuydu ki iyi bir takımda Podolski daha büyük işler yapardı. Podolski gibi bir ismin bu formayı giymesinden ötürü çok gururluyum.

      Sil
  4. Bilal'i severdim gitmesi hataydı adamı Selçuk'un yanında 6-8 gibi oynattık ona rağmen oyuna zeka kattı güzel goller şutlar attı rotasyon için 1 sezon daha tutulabilirdi. Teşekkürler Bilal Kısa...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşı itibariyle kesin kalmalıydı diyemem ama Galatasaray formasını gayet iyi taşıdı.

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir