16 Ocak 2018 Salı

Bir forvet daha fazla ne yapabilir sorusu geliyor akıllara


Ligin ilk yarısının en iyilerinden, 17 maçta 14 gol 4 asist. Bir forvet daha fazla ne yapabilir sorusu geliyor akıllara, Fatih Terim döneminin Tudor dönemine oranla farkı ne olabilir. Tudor dönemi bazı fubolcuların isminin altını ısrarla çiziyordum, Gomis de onlardan biriydi. Gol anlamında beklentiyi elbette karşıladı, hırsı ve mücadelesiyle de taraftarın sevgilisi oldu. Tüm bunlara rağmen Gomis'in daha fazlasını verebileceğini, onun yüzde 60'ını izlediğimizi düşünüyordum.

Fatih Terim döneminde Gomis'i 2 maçta izledim, haliyle "2 maç üzerinden mi karar veriyorsun" diyenler olacak. Haklı eleştiri, bir şey diyemem. Ben yine de düşüncemi yazayım, hatta bu konuyu maç yazılarının içinde de belirtmiştim. Gomis'i tam bir pivot gibi kullanmaya başladık, nihayet fizik özelliğinden yararlanmak aklımıza geldi. Onu koşturmak, ileride yalnız bırakmak yerine hücum odağını Gomis üzerine kurduk.

Haliyle Gomis bu iki maçta çok daha yararlı oynadı. Elmander örneği vereyim, biz onu attığı gol sayısı üzerinden mi yorumluyorduk. Gomis başka bir adam, mutlaka gol sayısı üzerinden konuşacağız da işin içine farklı şeyler de girdi. Kendi yarı sahasına kadar rakibini kovalıyor ve topu kapıyor, rakip stoperleri presi ile yıpratıyor, bu konuda Elmander olmak zor olsa da o tarz bir hücum presini yeniden aramaya başladık.

Drogba'yı da böyle kullanırdık ve onun varlığı Burak Yılmaz üzerinde pozitif bir etki olmuştu. Sırtı dönük oynayabiliyordu, servis yapıyordu, top tutuyordu, oyun aklını ortaya koyuyordu. Bunları yapabilmesi de hücumcuların ona yakın oynamasıyla alakalıydı. Tudor dönemindeki hata bu işte, Gomis o kadar yalnızdı ki sadece gol üzerinden konuştuk onu. Bu da Gomis'in kalitesiyle alakalı bir şey.

Fatih Terim döneminde ise Galatasaray hücumcuları Gomis'e çok daha yakın. Haliyle Gomis de servis yapmaya, top tuttuğunda etki oluşturmaya başladı. Garry Rodrigues bunu iyi kullanıyor mesela, Gomis'den servisler alıyor. Sağ kanatta oynadığında mücadelesiyle öne çıkıyordu, sola aldığımızda ise (bu düzende) hücum kalitesi de oluşturmaya başladı. Gomis'in varlığı bunda büyük etken.

Keşke bir de alternatifini bulabilsek. O isim Eren Derdiyok olmuyor, daha doğru bir profil lazım. Gomis'i sağlıklı ve diri tutmak zorundayız, o olmazsa bu hücum düzeni çok zor işler. Odakta o var, şu aşamada takımın en olmazsa olmaz futbolcusu. Ligin 2. yarısında bildiğimiz Gomis'i unutacağız, bunu eleştirenler de görecek, dediğime gelmiş olacağız. Fazlasıyla çalışkan ve güçlü bir forvetimiz var..

6 yorum:

  1. feghoulinin form tutması çok önemli bizim için çünkü gomisin servislerini değerlendirebilecek kalite de olan tek kanat oyuncusu,garry de iyi ama işin bitiricilik kısmında sıkıntılı bir oyuncu sonuçta, işte tam da burada poldi gibi bir bitirici,şutör arıyoruz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem de sizi hücuma taşır, bireysel kalitesiyle de maç kazandırır. Garry aşıyor yalnız bitiricilik konusunu, gelişiyor.

      Sil
  2. Göztepe maçında Drogba gibi duvar olarak oynadı sanki.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle, anlatmak istediğim tam olarak bu.

      Sil
  3. Bi de geldiğinde hasta diyenler vardı şimdi hepsi suspus

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O konu hakkında gerekli açıklama yapıldı, zaten durumu, geçmişi de ortada.

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir