15 Temmuz 2020 Çarşamba

Her gelen federasyon, kendi yabancı kuralını ortaya koyuyor


Bir futbol ülkesi düşünün ki, birkaç yılda bir yabancı sayısı değişsin. Her yılın kendine göre kuralları var. Ya kademeli yükseliyor, ya da düşüyor. İstikrardan söz etmek imkansız. Fatih Hoca da diyor, yeni gelen federasyon kendi kurallarını koyuyor ve eskiyi hiçe sayıyor. Bu federasyon da ortaya bunu koydu. Değişecek tabii, böyle kalmayacak. Altyapı kontenjanı iyi, en azından tutunacak dal bu diyorduk ya. Çoğu kulüp bastıracaktır ve yerli oynatanın alacağı teşvik gibi bu da kalkar.

2005 - 2006 sezonunda 6 yabancı var, ertesi sezon önce 6+1, sonra 6+2 oluyor. Sonrasında 6+2+2'ye geçiliyor. Mesela bu 6 yabancılı işleri tutuyordum. Tribünde yabancı oturtma olayına karşı olsam da, bir şekilde yürünüyordu. Sonra 6+2'ye indik ama sözleşme verebilme sayısı sınırsız tutuldu. Devamında da Dünya'nın en saçma kuralı olan 6+0+4 geldi. 6 yabancı ilk 11'de, 4'ü tribüne çıkıyor. O dönem unutmuyorum, Şampiyonlar Ligi'nde Riera sol bek oynuyor ama ligde tribüne çıkıyordu.

Ondan sonra ufukta da ilk 11'de oynayan yabancı sayısının 5'e düşmesi vardı. 5+0+3 olacaktı ama gelen tepkiler sonucu 5+3 dediler. Onun sonrasında da Fatih Hoca'nın Milli Takım'ın başındayken getirdiği 14 yabancılı düzen geldi. İlk 11'de dilediğin kadar yabancı, yedeklerde 1 kişi, gerisi tribünde şeklinde. Maç kadroları da 21 kişilik oldu. Bunların hepsini Milli Takım'ın başında yaptı. Normalde Milli Takım'ın başına geçen teknik adam "yabancı sayısı fazla" der. 

Fatih Hoca ise tam tersini yaparak ortaya vizyonunu ortaya koydu. Bu yüzden en büyük zaten. Fatih Hoca'yı şu ortamda kıyaslayabileceğiniz teknik adam pek yok. Hele ki kendi yaş grubunda hiç yok. Hepsi işin kolaycılığında. Fatih Hoca farklı, Dünya düzenini takip ediyor ve ne gerektiğini biliyor. Milli Takım da bence çıta atladı. Müthiş bir genç yapı oluşturduk ve futbolcular da ağırlıklı olarak Türkiye'den Avrupa'ya açılan gençler.

Bugün ise o kadar rahat hareket edemeyecekler. Büyük paralar konuşulacak çünkü, kulüpler futbolcuları tutmak için olmadık rakamlar verecek. Semih Kaya'yı hatırlayın. İlk piyasaya çıktığında ciddi potansiyeldi. Ne zaman ki olmadık yıllık ücreti aldı ve düşüş başladı. O dönem piyasaya çıkan çoğu genç adına da bu geçerli. Bugün daha rahat hareket edip, direkt olarak 1.Lig'den dahi gidenler oluyordu. Milli Takım'ı da güçlü kılacak, ekol yapacak en önemli unsur buydu.

Geçen de yazdım, yaşadık bu günleri. "Altyapıya yüklen abi" diyorlar da, yüklenilmiyor işte. Herkes hazırcı. Olmadık yerlilerin peşinde konuşuluyor ve iddialı rakamlar veriliyor. Gurbetçi pazarı talan ediliyor ya da. 50 bin avro'luk adam 500 bin avro oluyor. Altyapı kuralı güzel, onu da tutacaklar diye düşünmüyorum. Şimdiden Emre Çolak gibi isimleri konuşur olduk. Bu daha başlangıç, daha nice isimler gündeme gelecek.

12 yorum:

  1. Her ne kadar reddedileceğini bilsek de Galatasaray'ın itiraz etmesi hoşuma gitti. En azından bir duruş gösterdik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Duruşumuz belli en azından, durduğumuz yeri herkes biliyor.

      Sil
  2. Bu kural sadece 14 yabancı kuralı çıktığından beri oyuncularını büyük takımlara büyük paralara yollayamayan Türk menajerlere ve Türk oyunculara daha çok para kazandıracaktır..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle. Emre Çolak gibi isimler bir anda değerli oldu, Galatasaray hayalleri kurar oldu.

      Sil
  3. Yabancı sınırından ötürü yerli topçular kıymete bindi. Sercan Yıldırım da döner mi acaba futbola ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Döner mi bilmem de, arkasına aldı havayı. Başka işler de yapabilir :)

      Sil
  4. Yabancı sınırı olmamalı. Benim şahsi fikrim bu. Yabancı sınırı olmayınca her takım da kadrosunu tamamıyle yabancıdan oluşturmak zorunda da değil. Varsa kaliteli yerli oyuncun oynat kim ne diyecek? Bulabiliyorsan al kaliteli yerli kim hayır diyecek? Yetistirebiliyorsan yetiştir oynat kim olmaz diyecek? 14 yabancı kuralı varken daha dogrusu o da yerli oyuncu kuralıydı. Altyapıdan oyuncu oynatmayan para ödeyecek altyapıya aktarılacakti o para da. Niye kaldırılması için o kadar uğraştı kulüpler? +2 li 3 lü sistemler olmaz. Tribünde oturacak oyuncuya niye para vereceksin ki? Aldığın oyuncuyu oynatman lazım. Kadroya yaz ama saha da oynatamazsin. Yok şu kadarını kadroya bile yazamazsın falan filan. Böyle şeyler olmaz. Böyle futbol falan gelişmez. Böyle takımlar başarı göstermez. Bir sistemin verimini ölçmen için süre gerekir. Her 3 5 senede bir sistem değiştirirsen ne veri elde edecek nasıl degerlendirecek sistemin getirisi götürüsü faydası zararını nasıl ölçeceksin? Hamasi kararlarla şunun bunun lafiyla ötekinin milliyetçi hisleriyle bu iş yönetilmez. Her işimiz gibi bu da birilerinin lafiyla tek adamların kararlarıyla oluyor. Ne diyor tff başkanı kulüpler 11 yabancı istedi ben buna evet der miyim? E diyeceksin tabii ki! Istek bu yöndeyse evet diyeceksin. Tavıra bak! Ben evet der miyim! Bu kadar kurul bu kadar kulüp bu kadar yönetici bu kadar teknık adam var ve diyorlar ki sınır olmasın ama beyefendi için yok hükmünde. O evet der miymiş? Normal şartlarda kendisinin varlık sebebi tüm o takımlar yöneticiler teknik direktörler tüm futbol camiası ama kendisini kimin oraya nasıl ve hangi görevle getirildiğini kendisi de biliyor o na uygun konuşuyor. Bir kaç sene sonra vasat altı bile denemeyecek oyunculara nasıl sözleşmeler verildiğini hangi menejerlerin transferden kaç para götürdüğünü göreceğiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir şeyleri sınırlayarak geliştiremezsin. Benim bildiğim budur. İyi olan sahada olur, genç olan da iyi olanların arasında gelişim sağlar.

      Sil
  5. 12 yabancı en ideali. ilk 11 yabancı olur. ikinci 11 yerli olur.
    1 oyuncu joker hakkın olur.

    ayrıca 24 kişinin yarısı yabancı olur güzel bir denge.

    YanıtlaSil

  6. Bir de 21 yaş altı zorunlu oynatma meselesi var ki sırf laf olsun diye konulmuş uygulanamayacağı çok belli. Federasyon bir iki seneye değişince bu sistem de iptal edilir çok kalmaz.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir