Frankfurt'un gol beklentisi 1.17, senin ise 1.21. 5 gol yedin, 1 gol atabildin. Şanssızlıkla mı anlatacağız şimdi bu durumu? Rakibin 5 şutu görünüyor, attıkları 2 gol "şut" dahi sayılmamış. O 5 şutta da 2 tane inanılmaz Uğurcan Çakır kurtarışı var. Onun için de üzülüyorum. İspanya'dan 6 yedik, onluk hiçbir durum yoktu. Bugün 5 yedik, yine onluk bir mevzu yok. Yediğin her gol evlere şenlik. 2 tanesi Davinson Sanchez'in kendi kalesi. İçeriğe girsek, Yunus Akgün ve Sara kaynaklı geriden çıkamayıp, rakibe hediye edilen toplar var. 36. dakikada maç berabere bitecek denilse üzülürdük, gün sonu 5-1'lik skorla kaybediyoruz.
İlk yarıya dönelim, kafadan 1-0'ı bulduk ve sonrasını da iyi oynuyorduk. Oyunu tutuyorsun, alan bulmaya başladın. Başka pozisyonların da var. Barış Alper Yılmaz, altı pasın içinde o golü yapsa maç 2-0 ve belki de başka bir hikaye yazacaksın. Sonrasında dahi imkanların var. Hakemin kestiği bir pozisyon var, orada 2-1 öne geçmiştin. Buralarda kırılmamak gerekiyor. Galatasaray'ın bu denli kırılgan olmasını anlamıyorum. Gün sonu yine "farklı" bir mağlubiyeti konuşmak zorunda kalıyoruz. Ne oluyor da ilk yarıda bir anda maç 3-1'e geliyor. Bu kadar basit hata nasıl yaparsın? Bu nasıl bir konsantrasyon. Hadi 1-1 olsun maç, niye bu dağılma?
İlk 11'de sosyal medyanın gazı var. O gazı açanlardan biri de maalesef benim. Atletizm ve hız noktasına çok takıldım. Sol stoper transferi gerekliydi, bu konuda fikrim hala sabit. Ama bu maçta Singo / Davinson tandemine dönmek de ölüm getirdi. Singo'luk sorun yok ama sol stoperde Davinson Sanchez çok sıradan kaldı. Şampiyonlar Ligi sol beki de Jakobs, Eren Elmalı'yla ligi oynarsın. Barış Alper Yılmaz'ın forvet oynadığı düzende, kanatlardan birinin Sallai olması gerekiyordu. Sağ bekte Singo oynayacaktı, Abdülkerim Bardakcı'yla sol stoperi geçecektin. Ya da direkt 3'lü savunma oynayacaktın, bu da bir formüldü. Söylediğim gibi sosyal medya gazı var ve gazı açanlardan biri de bendim. Okan Hoca'ya yazan noktalar bunlar.
2. yarıda tüm kenar hamleleri de çorap söküğü. Icardi'yi oyuna alırken, yine orta sahayı boşalttın ve fark oluştu. Frankfurt'un en büyük silahı kontralar. Alanı verdin ve kaybettin. Topla yüzde 62 oynaması gereken takım sen değilsin. 1-0 öndeyken de böyle. Topa gereksiz hakimdik. Önde kaptırdığın toplar da kalende gol oldu. Sane ve Yunus Akgün'ün top kaybı sayısı sınırsız. Barış Alper Yılmaz ise ayakta duramaz halde. Hücumda herhangi bir aksiyonun kalmamış oluyor. 1-0 öndeyken, geriden vurmaya devam et sen. Rakip gelsin, bekle. Alanı bulan sen olabilirdin ama ısrarla haldır haldır oynamaya çalışmaya devam ediyoruz. Beklemek, oyunu dengeye oturtmak gibi bir düşüncemiz asla oluşmuyor. Gelen mağlubiyetlerin çoğu bu yüzden.
Frankfurt maçından en kötü ihtimalle 1 puanı alacaktın. İlk 24'e kalmanın anahtarı bu tarz deplasmanlarda kaybetmemek. Önümüzde Liverpool maçı var ve yine kırılmaya müsaidiz. Allah korusun, yine kötü bir sonuç alınsa nasıl ayağa kalkılacak? 2 de 0 başladıktan sonra da geri dönmek zor. Frankfurt maçının kırılması yaşanacaktır. Ders alalım diyoruz da, iş işten geçtikten sonra ne değişecek? Gollerin alayı bireysel hata, içinde şanssızlık da var, ilk yarının genelini harika oynamışsın ama ne değişti. Gün sonu 5-1 yenilirken, farkın açılmasına seyirci kaldın. Planın doğru, ilk 11'in hatalı. Skor bu olduktan sonra da yapmış olduğun planın bir önemi kalmıyor.
Okuyan ve yorum atacak arkadaşlar için;
Blog'daki tanıtımları da es geçmeyelim.
En azından 1 tık atarak, destek olmanızı bekliyorum :)
Gökdereli Halil - Kırılganlık ve kolayca dağılmanın en büyük sebebi Muslera ve Mertensin ayrılığı sonrası saha içinde ve dışında takıma ağabeylik yapacak oyuncu eksikliğidir. İlkay elbette ki bu eksiği doldurabilir fakat adam zaten transferin son günlerinde gelmiş. Takım arkadaşlarının adını bile öğrendiğine emin değilim. Keza Uğurcan ve Singo da ağustos sonu geldiler. Biri kaleci biri stoper. En kritik mevkiler. Bunları daha erken transfer edip hazırlık maçlarında oynatmalıydık.
YanıtlaSilGeçen sezonlarda da kırılıyorduk. Bunun etkisi değil bence.
SilHerşey göz göre göre oldu burada önceki yorumlarda yazdım barış forvetse sallai kanat süngo bek olmalıydı abdğlkerimde stoperde oynardı hadi singo stoper oynayacak sol stoper oynamalıydı hangi maç hatırlamıyorum ama 2 gs maçında sol stoperde aşırı kötüydü hafta içi sinan yılmaz eyüp maçı öncesi kolombiya milli maçında sol stoper oynadığını ve aşırı kötü olduğunu yazdı. Haklıymış gördük bu arada defansın tüm dengesini de bozduk. İkincisi ilkayı son maç ekeştirince en çok koşan yorumu yapılmıştı karşılığında. ikili mücadele rakamlarına bakın lütfen eyüp maçında süper lig seviyesinde o kadar ikili mücadeleden sadece 1 tane kazanıp sonra şu fiziken hazır olmadığı için yetersiz olan sane ve yunus kanatlarının 10 numarası yine temassız oynayan ikili mğcadelede kaybeden ilkayı koyarsın preste işlemez rakibide durduramazsın. Sara oynamalıydı, kanatlardan biri sallai olmalıydı bunları yazdım. İkincisi gölü bulunca leverkusen gibi kapanıp sara ve barış ile kontra kovalasak belki maçı kazanmıştık. Bu maç okan hocaya yazar kusura bakmasın davinson sol stoper konusu bile başlı başına yazar. Ayrıca burası süper lig değil hocam dakika 55 te şampiyonlar liginide ortasahayı eksiltip forvet alırsan rakip kaleye gidemez ve 2 gol daha yersin. Üzülüyorum okan hoca için malesef aşırı cezalandırılıyor. Takımın defoları ligimizde ortaya çıkmadığı için fiziken göze batan sane ve yunus kanadını hoca yeterli görüyor şu haliyle ama değil. Bu arada ahmet kutucu süper ligde bile şuan için yetersiz top kontrol etme hataları yapıyor o derece ritimsiz bu maçta sahaya atsan ne alacaksın burası süper lig değil topsuz koşu ve akabinde asist ile hemen tepki verebilsin.
YanıtlaSilOkan Buruk ile Avrupa yürümüyor, yürümeyecek yine tek taktik kaleci uzun vuracak Osimhen koşacak Osimhen yoksa mağlubiyet. Dünyanın en iyi futbolcularından biri bizde bizim halimiz ise içler acısı. Çare Fatih Terim. Okan ile olmuyor olmayacak. Ligde bile rahat kazandığımız maç sayısı yok denebilecek kadar az. Organize tek bir atak yok ligde Avrupa’da her yerde aynı işte.
YanıtlaSil