Bazı futbolcular yüzde 100'ünde olmasa da, varlıkları tüm çehreyi değiştiriyor. Yunus Akgün'ü konuştuk, hücumdaki senkronu belirlediğini söyledik. İlkay Gündoğan da böyle. Sakatlanana kadar ki dönemi hatırlayın, İlkay Gündoğan sezonu diyorduk. Sakatlık sonrası bir türlü istenilen seviyeye gelemedi ama bu takım için varlığı çok mühim. "Akıl" o, oyunu yönlendirecek, daha önemlisi de seni sakin kılacak yegane isim. Antalyaspor karşısında onu 6-8 numara gibi izlememiz, önce ekonomik kullanmaya alakalı. Devamında da, tempoyu belirlemesi adına.
Galatasaray, bir süredir 2. yarılarda düşüyor. İlk yarıları müthiş oynayıp, 2. yarılarda etkisi düşüyor. Alternatif yok, dolayısıyla da rotasyondan söz edemeyiz. Maç trafiği yoğun. Bu yüzden de skoru aldıktan sonra vitesi düşürebiliyor olman lazım. Ya da ilk yarıdan fişi çekeceksin. Samsunspor maçının ilk yarısına bakıyoruz, 2-0'la devreye girdin ama 3-4'ü rahatlıkla bulabilirdin. Antalyaspor maçının ilk yarısı da böyle. 2-0'la devreye girdin ama farkı yakalaman mümkündü. Neyse ki rakibin canı çok yoktu. Yine de 3-1 sonrası o tedirginliği ister istemez hissettik.
İlkay Gündoğan'ın 6-8 numara gibi oynamasının önemi burada ortaya çıktı. 2-0 sonrası tüm hakimiyeti eline aldı. Vitesi düşürdü, haldır haldır tempoyla oynamamanı sağladı. Pas aksiyonunu müthiş sağladı. 2. yarıda 1 pozisyon hariç, rakip ceza sahası çevresine gelmedi bile. Çünkü buna gerek de yoktu. Yarın yüzde 100'üne ulaşır, yine forvetin arkasına kayabilir ama bu tarz maçlarda onu 6-8 numara görmeye devam edebiliriz. Torreira / İlkay Gündoğan'lı düzen, Antalyaspor gibi rakipler karşısında ideal. Hele ki böyle yoğun maç haftalarında.
Yunus Akgün yokluğunda da zorlandık, İlkay Gündoğan'ın yokluğunda da. Bu tarz önemli isimlerini kaybeden her takım zorlanır bu arada. Rotasyonumuzun yeterince derin olduğunu düşünmesem de, bu isimlerin yokluğu elbette zorlayıcı olacak. Avrupa'nın her takımı için böyle. Bazısı maalesef eleştirmenin tanımını o kadar bilmiyor ki. Eleştirmek ile saçmalamak arasında bir çizgi var, kimi o saçmalama kısmında. Ama sorsan eleştiri yapıyorlar. Bu isimler olmazsa zorlanırsın. Bir futbolcuya bağlı taktik mi olur kısmı saçma. Manchester City de Rodri'nin sakatlığında çöktü. Biraz daha kadronu derin tutsan ve rotasyon yapabilsen, her şey farklı gelişebilirdi.
Okuyan ve yorum atacak arkadaşlar için;
Blog'daki tanıtımları da es geçmeyelim.
En azından 1 tık atarak, destek olmanızı bekliyorum :)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder