8 Ekim 2009 Perşembe

Ersan İlyasova 2. NBA Seferine Hazırlanıyor

İlyasova, ABD'nin Kanada sınırında bulunan Kuzey eyaletlerinden Wisconsin'in en büyük şehri Milwaukee'de yeni takımıyla birlikte çalışmalara başladı. NBA takımının televizyon kanalı Bucks TV'de, forvet oyuncular hakkındaki soruları cevaplayan antrenör Scott Skiles, ilk beşin forvet pozisyonu için takım arkadaşı Hakim Warick ile çekişen Ersan'ın çok yetenekli bir oyuncu olduğunu söyledi. Skiles, Ersan'ın dış şutları için ''bir harika'' ifadesini kullanırken, ''Sahaya iyi yerleşmemizi sağlayacak genç bir yetenek. Ersan'ın özelliklerinden birisi de haşin olması. Saha içinde mücadeleci bir tarzı var. Uzun kolları ve büyük elleri de ona avantaj sağlıyor. Topu yakalayıp potaya atmada (pick and pop) çok müthiş'' dedi. Bucks antrenörü Skiles, ''çöp oyunu'' olarak tabir edilen oyunu yavaşlatmada da İlyasova'nın oldukça iyi olduğunu vurgulayarak, milli basketbolcunun takıma katkısının yüksek olacağını kaydetti. İlyasova, geçen sezon İspanya'nın Barcelona takımında başarılı bir yıl geçirdikten sonra, İspanyol ekibi, Yunanistan'ın Olimpiyakos takımı ve NBA'de 2006 yılında sözleşme imzalayıp bir yıl oynadığı Milwaukee Bucks'tan teklif almıştı. Avrupa takımlarının daha yüksek transfer ücreti nermelerine karşılık NBA'e dönmeyi tercih eden İlyasova, Bucks'ın 3 yıl için 7 milyon dolarlık teklifine olumlu cevap vererek sözleşme imzaladı.


Ersan NBA'e ilk gittiği zaman Eurolegue hatta Türkiye Ligi'nde bile fazla süre bulamayan ama büyük yetenek olarak gösterilen bir basketbolcuydu. Hidayet'te onun gibi çok genç yaşta NBA yolunu tuttu ama Efes Pilsen'in kazandığı büyük başarılarda Hidayet genç yaşında olmasına rağmen büyük katkı sağlamıştı. Ersan zaten kendisine çok güvenen ve en iyi olmak için çabalayan bir isim. NBA'e 2-3 sezon sonra gitse, kendini biraz daha Avrupa'da göstermeye çalışsaydı bugün daha iyi noktada olabilirdi. Nitekim NBA'de fazla şans bulamadı oradan da geliştirme ligine gitti. Sonrasında ise iki sezon oynadığı Barcelona'da bir anda Eurolegue'nin en önemli oyuncularından birisi olmayı başardı. Barcelona'ya büyük katkılar verdiği gibi orada kazandığı büyük tecrübeyle Milli Takım içinde çok önemli bir isim haline geldi.

Ersan İlyasova'nın en çok eleştirilen yönü çok güçsüz oluşu ve NBA'de bu fizikle fazla duramayacağı yönündeydi. Hatta bazı otoriteler onun NBA'den ziyade Avrupa'da kalarak yıldız olması yönündeydi. Ersan ise inatla NBA'i denedi ilk denemesinde başarılı olamadı ve şimdi tekrar NBA yolunu tuttu. Tabi ilk deneyiminin üstünden 3 sene geçti ve artık çok daha olgun, basketbolunu geliştirmiş bir Ersan İlyasova var. Ersan'ın durdurulması güç inanılmaz bir şut tekniği var. Ayrıca fizik olarakta oldukça güçlendi ve çok önemli savunmacılar arasına girmiş durumda. Eskiden fizikli dört numaraların karşısında duramıyorken şimdi o bölgenin en önemli savunmacılar arasında. Ayrıca üç numara gibi oynabilme özelliğide onun çok önemli bir artısı durumunda.

Takımı Milwaukee Bucks'un kadrosuna baktığımda haberde de yazdığı gibi ilk 5 için Hakim Warick ile çekişme haline girecek. İlk 5 oynamasa bile takımının en önemli parçalarından birisi olacağı şimdiden kesin gibi. Yalnız Avrupa ortamından tekrar NBA'e nasıl ayak uyduracak bilemiyorum. Bucks kadrosu bana sorarsanız zayıf ve play-off yapmaları bile oldukça zor görünüyor. Yani takım oldukça rahat olacak. Bu rahatlık içerisinde ben Ersan'ın çok daha şanslı olduğunu düşünüyorum. NBA'de Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur'dan sonra bir Türk oyuncuyu daha izlemek bizler için büyük keyif olacak.

Ayrıca önümüzde 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası olacak. Mehmet Okur bile yaptığı açıklamalarda Milli Takım'da yer almayı çok fazla istediğini belirtmiş. Artık basketbolda Milli takımlar bir zorunluluktan çok keyif halini almış durumda. ABD Milli Takımında bile çeşitli bahanelerle kadroda yer almak istemeyen oyuncular bile kadroya seçilebilmek için yarış içerisine giriyorlar. Bu ortamı düşününce ülkemizde yapılacak Dünya Şampiyonası bizler için çok önemli. Bu yüzden temsilcilerimizin NBA'de geçirecekleri bu sezon çok önemli. Geçtiğimiz sezonu hatırlarsak Hidayet Türkoğlu çok yorucu bir sezon geçirdi ve oldukça yıpranmış şekilde Milli Takım'a katıldı. Eurobasket'te de fizik olarak düştüğü için performansını hep birlikte izledik. Aslında bu yazdığım pek içi açıcı birşey değil ama temsilcilerimizin takımlarına baktığımda öyle çok fazla iddası olmayan takımlar. Yani oyuncularımız Dünya Şampiyonası'na kadar çok daha fazla dinlenme imkanı bulabilirler. Bu aslında bizler için iyi birşey değil ama Milli Takım'ı düşününce bir avantaj diyebilirim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir