Mustafa Sarp'tan, Yekta Kurtuluş'a ve Oradan Ali Turan'a

Yekta Kurtuluş bu sezon oynadığı futbolla büyük beğeni topladı ve Kasımpaşa'nın çok beğendiğim ofansif düzeninin en büyük parçası durumunda. Gerek attığı goller, attırdığı goller ve gol oluşumlarında Yekta Kurtuluş ismini sık sık duyuyoruz. 25 yaşında olan bu futbolcu gösterdiği performansla büyük takımların mutlaka dikkatini çekti ve sezon sonunda transferini gerçekleştireceğini düşünüyorum. Özellikle kendisi de Galatasaraylı olduğunu falan söylüyor ve futbolcunun sezon sonunda sözleşmesinin bittiğini düşünürsek çok iyi bir alternatif olabilir. Ama yazının amacı transfer önerisinden ziyade Kasımpaşa'nın ve zamanında Bursaspor'un stratejileri.

Bursaspor'dan transfer edilen Mustafa Sarp'ı ele alalım. Bu futbolcunun geçtiğimiz sezon sonunda sözleşmesi bitiyordu ve bir dahaki sezon için Galatasaray'la anlaştığını sağır sultan biliyordu. Bursaspor ise bu futbolcunun takımdan ayrılmaması için elinden geleni yaptı ama olmadı. Normal şartlarda ülkemizde sözleşmesi biten futbolcular eğer sözleşmelerini uzatmazlarsa paf takıma falan gönderilirler. Mantık ise benim olmayan, başkasına gittiğinde en azından maç eksiği olarak gitsin mantığıdır. Yani futbolcuya mümkün olan en büyük zararı vermeye çalışırlar. Bursaspor ise böyle yapmadı, Mustafa Sarp'dan sezon sonuna kadar yararlandılar ve Bursaspor'un geçtiğimiz sezonun ikinci yarısında yakaladığı çıkışta bu futbolcunun katkısı çok büyük oldu. Sezon sonunda da bu futbolcu Galatasaray'a geçti.

Aynı şekilde Yekta Kurtuluş'u ele alalım. Şu an herhangi bir takımla anlaştığını duymadık {isterse anlaşabilir} ve mutlaka Kasımpaşa'nın da futbolcu ile devam etme isteği vardır. Çünkü futbolcu çok iyi durumda ve bu futbolcudan iyi bir bonservis bedeli kazanabilirler. Ama TFF kayıtlarına baktığımda Yekta Kurtuluş henüz sözleşme yenilemedi ama Kasımpaşa kendisini ısrarla oynatıyor ve Kasımpaşa'nın çıkışında futbolcunun payı büyük. Sezon sonunda da bana sorarsanız bu futbolcu büyük bir takıma transferini gerçekleştirecek.

Bir de Ali Turan'ı ele alalım. Kayserispor bu futbolcuyu psikolojik açıdan bitirmek için elinden geleni ardına koymuyor. Kendisi yasal haklarını kullanarak Galatasaray'la anlaştı ama Kayserispor bu haberi öğrendikten sonra Galatasaray'ı şikayet etmekten tutun, Ali Turan'la mahkemelik falan olmaya kadar herşeyi denedi. Sezon başında da aynı hamleyi Manisaspor, Ufuk Ceylan ve Sezer Öztürk için yapmıştı. Ufuk Ceylan duruşunu bozmayıp Galatasaray'a transferini gerçekleştirdi ama psikolojisi bozulan Sezer Öztürk yok pahasına Eskişehirspor yolunu tuttu. Futbolcu kesinlikle oyuncak değildir ve gitmek istiyorsa tutmayacaksın bu adamı. Üstelik Ali Turan istediği takımla anlaşma imkanına sahipti. Kayserispor, Ali Turan'ı kadro dışı bıraktı da ne oldu, sonuçta kendisi kaybetti. Defansin stratejileri iyice bozuldu, az gol yiyen takım bol gol yemeye başladı ve şampiyonluk potasından uzaklaştılar. Bu yüzden hem futbolcu hem Kayserispor kaybetti. Ama Ali Turan'ın takımdan ayrılacağının belli olmasına rağmen sezon sonuna kadar oynatılmaya devam etseydi bu durumdan Kayserispor kazançlı çıkacaktı. Ya da altı aylık sözleşmesi kalmış futbolcu için olmadık paralar istemeselerdi yine kazançlı taraf çıkabilirlerdi.