Futbolun 1 Mayıs'ı Olsa; Anatoliy Tymoshchuk

Ukrayna futbolunu fazla takip etmezdim. Eskiden Dinamo Kiev'in başarıları falan aslında bu ligi popüler hale getirebilirdi ama SSCB'den ayrılış, takımın giderek yıldızının düşmesi falan unutulan bir Ukrayna gerçeğini ortaya çıkardı. Gerçi zaman içerisinde kademe kademe bu ligde ve Ukrayna futbolunda değişimleri görmeye başlıyoruz. En son ise Shakhtar Donetsk'nin Uefa Kupası'nı almasıyla beraber futbol konusunda zirveye yaklaştılar. Aslında bu Shakhtar'ı daha detaylı incelemek gerekiyor. Takımın başına Lucescu geldiğinden bu yana bir gelişim halindeler ve şu an bütün Avrupa'nın büyük saygı duyduğu bir ekip haline geldiler. Ellerinde bulundurdukları mali güçle, Lucescu'nun yapılanması birleşince {Ukrayna Ligi yabancı statüsünün ninetlerini de es geçmemek lazım} ortaya harika bir harman çıktı. Lucescu, çok iyi oyuncuları bu takıma kazandırıyor ve o futbolculardan mükemmel paralar kazanabiliyorlar. Ayrıca giden futbolcunun yeri anında dolduruluyor. Stadyumlarını mesela yeni yaptılar. Bunların hepsi düzgün bir yapılanma, uzun vadeli hedeflerle gerçekleşiyor. Ama bizim bugün konumuz Shakhtar'dan ziyade Anatoliy Tymoshchuk olacak. Çünkü Shakhtar deyince benim ilk aklıma gelen isim o oluyor. Hem de takımdan ayrılalı üç yıl geçmesine rağmen.

Ukrayna futbolunu fazla sevmem ama bu adamın yeri çok ayrı. Doğuştan lider özellikleri olan böyle futbolculara karşı her zaman büyük saygı duymuşumdur. Ukrayna Milli Takımı şahlandığında, Shakhtar toparlanmaya, zirve yapan bir takım olmaya başlayınca takımın kaptanı oydu. Ayrıca gösterdiği mükemmel performans sonrasında Zenit'e transfer oldu. Aslında ben onun için sürekli daha büyük bir takımda oynamasını düşünüyordum. Shakhtar'dan Zenit'e geçişi para için olmuş olabilir ama Zenit formasını giydiği iki sezonda mükemmel işler gerçekleştirdi. Uefa Kupası'nı alan kadronun en önemli parçalarından birisi olmayı başardı. Bu başarısı da onu 30 yaşında da olsa sonunda hak ettiği değeri almaya yani Bayern Münih gibi bir takımda oynamasını sağladı. Şanslı olan sayısı olan 4'ü yada 44'ü sırtından hiç çıkarmayarak en azından benim için önemli izler bıraktı. Gerçi şimdilerde Bayern Münih'in rotasyonunun içerisinde kaybolmuş görüyorum ama Tymoshcuk'un değeri hala ama hala gerçek anlamda verilemedi.

Bana göre Dünya'nın en iyi orta saha futbolcularından birisi olmasına rağmen hakkı verilmeyen bir adam. Orta sahanın ortasında, sağında rahatlıkla oynar, hatta stoper de oynar, repertuarı oldukça geniştir. Liderlik özelliğinden falan bahsetmeye hiç gerek yok. Adam doğuştan lider doğdu diyebilirim. Shevchenko gibi bir adamın varlığına rağmen, Milli Takım kaptanlığı yapmak çok önemli bir iş.