Mondragon, Buca'ya

İzmir'den birkaç gün önce Mondragon'un Bucaspor'a gelebileceği konusunda bir haber almıştım ama yazmak ancak bugüne nasip oluyor. Çünkü gündem inanılmaz karıştı falan derken yazılacak çoğu konuya değinemedik bile. Mondragon'u anlatmaya gerek yok. Yıllarca Galatasaray'ın kalesini başarıyla korumuş, gönüllerde taht kurmuş, bizlerin çok sevdiği, saydığı bir isim. Galatasaray'dan ayrıldığında da çok üzülmüştüm. Kariyerinin sonuna kadar Galatasaray'da kalmasını istediğim isimlerin başında geliyordu. Çünkü Türkiye'yi özümsemiş, bu ülke topraklarında Türkçe'yi ana dili kabul etmiş gibi konuşan yabancı futbolcu sayısı çok az. Mondragon ise bunlardan birisiydi ve Galatasaray'dan ayrıldığında bile, her Almanya kampında mutlaka bizi ziyaret ediyordu. Hepsini geçtim 2006'da gelen şampiyonlukta gözyaşları bile bu adamın nasıl bir Galaatsaraylı olduğunun göstergesi. Umarım futbolu bıraktığında da, Galatasaray'dan ayrıldığında dediği gibi yollar birgün kesişir ve onu kaleci antrenörü olarak görebiliriz. Gerçi Bucaspor bizim Mondragon hasretimizi duymuş olmalı ki, bu adamı tekrar Türkiye'ye getirmek üzere. Sezona iddialı olarak girmek isteyen bu takımın öncelikli hedefi Mondragon gibi görünüyor. Mondragon, Galatasaray'dan ayrıldıktan sonra gittiği Köln'de de önemli işler yapmıştı ama artık yaşı itibariyle orada da düşünülmüyor olmalı. 38 yaşına gelen bu adamı en az 2 sene daha Türkiye topraklarında izlemek isterim. Özellikle de Galatasaray deplasmanında Mondragon'u tekrar izleyecek olmak büyük keyif. Bu arada da teknik direktörlük için Tolunay Kafkas ve Aykut Kocaman isminin de geçtiğini söylemek lazım.