29 Mayıs 2010 Cumartesi

O da Geldi Geçti {Shabani Nonda}

Bu adamı Monaco formasıyla izlerken, o günlerde yolunun Türkiye'ye falan düşeceğini hiç tahmin etmezdim. Çünkü o günlerin, Drogba'sı gibi birşeydi desek abartmış olmam. 2000/2001 sezonunda Galatasaray'la Monaco'nun oynadığı Şampiyonlar Ligi maçlarını da hatırlarım. İşte o zamanlar Nonda ile ilk olarak yolumuz kesişti ama bu adamın o günlerde gösterdiği potansiyel Türkiye semalarının oldukça üzerindeydi. 5 sezon oynadığı Monaco'da 115 maçta 57 gol atarak, beklendiği gibi transferini gerçekleştirdi ve Roma yolunu tutmuştu. Gerçi 28 yaşında transfer oldu ve bu futbolcunun daha genç bir yaşta büyük bir takımda olmasını bekliyordum. Ama o zamanların Monaco'sunu da yabana atmayalım. Şampiyonlar Ligi finali falan oynadılar ve Nonda'nın da gittiği Roma, bugünlere nazaran daha iyi konumdaydı. Ama biz Nonda'dan patlama beklerken, sakatlıklar patlak verdi ve Nonda'nın sürekli geriye gidişini izledik. Roma'da ise iki sezon kalmayı başardı ama sakatlıklar yüzünden bir türlü forma giyemedi. Sonrasında Blackburn Rovers'e falan kiralık gitti derken, 2007 yılında kendisini Galatasaray'da bulmuş oldu. Normalde bu transfer tam bir kumar olarak görünüyordu ve bu durum hoşuma gitmedi. Ama sonrasında yaşanan güzellikler, Nonda'yı bizler için farklı bir noktaya getirecekti.

Kalli'nin sezonu, Galatasaray açısından iyi geçmesine rağmen kolay bir sezon değildi. Lincoln, Linderoth gibi yabancılar takıma kazandırılarak büyük heyecan uyandırıldı ama sakatlıklar, aşırı disiplin falan derken Nonda dışında başka bir yabancımızdan faydalanamadığımızı gördük. Ayrıca yıllarca sakatlıklarla boğuşan bu futbolcunun, sakatlık cenneti yaşayan Galatasaray'da ayakta kalabilmesi de büyük olaydı. Şampiyon tamamladığımız sezonda, Nonda'nın attığı gollerin payı büyük oldu ve onca yabancıdan sadece Nonda'da aradığımızı bulabilmemiz, transfer konusunda bazı durumları sorgulamamıza neden oldu. Gerçi Nonda'nın da Galatasaray'da kariyeri bir bakıma Semih Şentürk olayı gibi. Ben dahil Nonda'ya güvenemediğimizden, Baros transfer edildi ve Nonda'nın papucu biraz dama atıldı. Ama bu sezonda da sakatlıklar falan derken, Nonda'nın futbolu biraz geriye gitti. Koskoca sezonda hatırladığım sadece bir sezonunun olması ''Nonda gitmeli'' gündemini doğurmuştu. Buna rağmen o sezonun başında sözleşmesi bir yıl daha uzatıldı ve Rijkaard'ın Galatasaray'ında da kendisini izledik. Baros'lu dönemde sonradan oyuna girerek harika işler yaptı, hatta Galatasaray formasıyla en iyi dönemini geçiriyordu ama Baros'un sakatlığı bütün dengeleri değiştirdi.

Sonrasında işler Nonda'ya kaldı derken, tek santraforlu hayatı Nonda kaldıramadı, futbol olarak geriye gitmemize başladığımızda Kewell santrafor oynadı, sonra o sakatlandı yine Nonda derken, Jo ve Gio transferleri sonrasında kendisiyle yollar ayrıldı. Tabii bu operasyonda Kewell ve Baros'un en geç Mart ayında dönecekleri bekleniyordu ama işlerin beklenildiği gibi gitmemesi, Nonda açısından son oldu. Sonra ise Jo gelmemeliydi, Nonda kalmalıydı tartışmalarını çok duyduk. Nitekim tepki de oldukça haklı. Onca gol atmış bir futbolcuyu, bir çırpıda göndermenin iyi bir fikir olmadığını sezonun bitimine doğru anladık.

Sonuç olarak, Galatasaray forması altında geçirdiği 2.5 sezonda elinden gelenin en iyisini yaptı, formasının hakkını sonuna kadar verdi. İlerleyen yıllarda zihnimizde kalacak güzel hatıralar da bırakmış oldu. Belki kariyerinin sonlarına gelmiş, futbol olarak oldukça gerilerde olan bir Nonda'yı aldık ama transfer başında giriştiğimiz kumardan kazançlı çıktık. Nonda, şimdilerde boşta ve hangi takımda oynayacağını merakla bekliyorum. Artık 33 yaşına geldiğini ve yarım sezonu da futbol oynamayarak geçirdiğini unutmamak lazım. Türkiye'de yine iş bulur mu bilmiyorum ama 1-2 sezon daha Nonda'nın futbol oynadığını bilmek güzel olacaktır. Merak ettiğim son konu ise Nonda'nın sırtı kaleye dönük topu aldığında yaptığı dönüşleri, 2.5 yıl boyunca hiç bizde yapmadı. Hep o hareketi yapmasını bekledim ama olmadı. Belki de ayaklar eskisi gibi hızlı ve çevik olmadığından yapabileceklerinin yüzde 60'ı ile bile bizleri çok mutlu etti.

7 yorum:

  1. son günlerinde takıma hiç bişey vermiyordu doğru.. çökmüştü. ama kalsa jo dan daha az mı katkısı olurdu? buna imkan yok.
    hiç değmedi kırgın ayrıldığımıza. şimdi gitseydi işte sezonu tamamlayıp. zaten kalsa en az 5 gol atardı, jo dan fazlasını!

    YanıtlaSil
  2. Baros'un sakatlığı Nonda'yı bitirdi. Baros, o uzun sakatlığı yaşamasaydı, Nonda da sezonu tamamlayacaktı.

    YanıtlaSil
  3. Neeskens'in Nonda ile ilgili görüşleri;

    Ligi bitirdikten sonra konuşmak elbette daha kolay ama içinde bulunduğumuz durumda biz bu kararı neden verdik? Evet Nonda kaliteli bir oyuncuydu, özellikle ceza sahası içinde etkili bir oyuncuydu fakat o dönemde Milan Baros’un yokluğunda biz biraz da geride oyunu kabullenip ileri çıkmamızı, daha sonraki maçlarda Nonda’dan bu tip bir verim alamayacağımızı düşünüyorduk çünkü Milan Baros geriden gelerek ceza sahasına girebilen topu önüne isteyen ve en önemlisi topu kaybettikten sonra defans hattına press uygulayabilen bir oyuncu. Nonda ceza sahasında etkili olan ancak istediğimiz diğer özelliklere sahip değildi. Dolayısıyla Jo’yu getirip Milan Baros’un bu sahip olduğu performansı gösterebilmesini istedik fakat bu olmadı. Kendisi için de takım için de seyirciler için de hayal kırıklığı denebilecek bir sezon geçirdi ama bunun böyle olacağını biz bilemezdik. Nonda burada kalsaydı biz 3. olmazdık da diyemeyiz. Şimdi unutmayalım Nonda’da oynadığı son dört maçta gol atamamıştı. Ama böyle şeyler oluyor, terside olabiliyor örneğin Lucas Neill aynı dönemde geldi kusursuz bir performans gecirdi diğer taraftan G.Dos Santos o da geldi 6-7 çok net pozisyonuna girmesine rağmen bir tek gol atamadı. Açıkcası artık lig bittikten sonra bunları konuşmak doğru değil. Kafamızdaki seçenekler bunlardı bu düşüncelerimizden dolayı böyle bir karar aldık ama olmadı. Nonda iyi bir oyuncuydu Galatasaray’a katkısı oldu ancak o dönem almamız gereken karar Jo’yu getirmekti. Jo’nun performansıyeterli olmadı.

    YanıtlaSil
  4. Bu adamı Roma'dayken çok beğeniyordum..O kadar fırsat bulamamasına rağmen yetenekleri yıldız olduğunu gösteriyordu..Ama Galatsaray bu adamın değerini bilemedi.Takımın en çok gol atan oyuncusunu ve en kritik zamanlarda ortaya çıkan adamı klüpten yollamak bunun arkasında başka sebeplerin olduğunu gösterir.

    YanıtlaSil
  5. eksik olma nonda... nereye kadar "second chance" futbolcular bilemiyorum.. Burak bey bu hakkında detaylı bir yazı hazırlarsanız sevinirim... aldığımız hemen hemen her yabancı futbolcu neden çift soru işareti taşıyor...*??

    YanıtlaSil
  6. jo nun bu rezıl halın gormeden gs ye gelmeden ıksının ısmını yan yana koysak nonda ya kımse donup bakmazdı kıyaslanmazdı bıle ancak jo fıyasko çıktıktan sonra kel ölür sırmasaçlı olur mısalı çökmüş adım atmakta zorlanan takım hücuma kalkarken bıle orta sahada kalan bundan sonrakı yolunun katar olduğunu bellı eden nonda bı anda değerlendı.

    YanıtlaSil
  7. 2009-10'un GS adına kader anı Kadiköy'deki maçtı kanımca. Her ne kadar hala-bıyık meselesi diyen olsada, çubuklu tosun o hareketle dk. 1 gol 1 yapmasa hersey daha farklı olabilir ve bu sempatik insan kalbi kırık şekilde değil alkışlarla uğurlanırdı belkide...

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir