Olası Elano & Galatasaray Senaryoları

Dünya Kupaları futbolcu piyasası açısından en büyük organizasyondur. Bu organizasyonda atılacak bir golün bile futbolcu fiyatında yükselme yapabildiğine geçmiş yıllarda şahit olduk. İşte büyük kulüplerde böyle futbolcuları transfer etmek için, Dünya Kupası'nı referans alabilirler. Bazı kulüpler ise futbolcum turnuvada müthiş oynasın, ondan iyi bir kazanç sağlayayım düşüncesine girerler. Galatasaray'ın da Elano hakkında oluşan düşüncesinin bu yönde olduğunu düşünüyorum. Geçtiğimiz sezon beklenenin oldukça altında kalan, hatta hayal kırıklığına yol açan performansından sonra kafalarda oluşan ilk durum, Elano'nun takımdan ayrılmasına yönelikti. Onun satışından sağlanacak gelirle de yeni transferler için kaynak yaratılacaktı. Aslında Elano son yıllarda düşüş trendinde olmasına rağmen adı Elano olduğu için her zaman belirli bir piyasası vardır. Nitekim Dunga'nın da bu futbolcudan vazgeçememesi, son yıllarda Elano'nun en büyük kozu. Shakhtar, Manchester City ve Galatasaray kariyerlerine baktığımızda müthiş işler yapmayan bu adam, Brezilya da gösterdikleri sayesinde sürekli yüksek ücretli transferler gerçekleştirebiliyor. Galatasaray da Elano'nun Dünya Kupası formundan yararlanıp, onun piyasasının artmasını istiyordu. Ama durum biraz değişmiş gibi. Çünkü Elano ilk maçında bir gol ve bir asistin yanında gösterdiği güzel performansla, ''acaba onu takımda tutmaya devam mı etmeliyiz'' sorusunu ortaya çıkardı.

Neydi Elano'nun Galatasaray'da yaşadığı en büyük sorunlar?

Öncelikle sistem içerisinde çok fazla yeri değiştirildi. Futbolcu Brezilya'da sağ kanatta oynamasına rağmen Galatasaray onu orta saha özelliklerine güvenerek transfer etti. Ama futbolcunun birçok mevkide forma giymesinden de yararlanılmaya çalışıldı. Buna rağmen kimine göre Dünya Kupası yatışı dediğimiz unsur, kimine göre ise yanında oynayan futbolcuların ona uymamasından kaynaklanan bir performans düşüklüğü yaşandı.

Aslında Elano orta sahada oynadığında yanında oynayan isimlerin ona uymaması gerçekten önemli bir durum. Çünkü çoğu maşta şahit olduğumuz, bazı futbolcularımızın malesef pas konusunda futbolun çok gerisinde olduğudur. Kaç tane maçta Elano boşa kaçmasına, doğru koşular yapmasına hatta doğru paslar atmasına rağmen takım içerisinde bir organizasyon sağlanamadı. Ayrıca Mustafa Sarp, Mehmet Topal, Ayhan Akman ve Barış Özbek ile de bir türlü beklenen uyum bu sorunlar yüzünden gerçekleşmedi. Ama ben yine de fark yaratan bir futbolcunun her ortamda fark yaratması gerektiğini düşünüyorum. Arda Turan sezon başladığında Elano'nun bölgesinde oynuyordu ve işler gayet iyiydi. Ama sonrasında vites yükseltme operasyonuna girişildiğinde ise işler iyi gitmedi, istenilen sonuçlar elde edilemedi. Buna rağmen bu olanlar Elano'nun kalitesinden asla birşey eksiltmez.

Tabii futbolcunun aldığı yıllık ücret falan da önemli bir sorun. Aldığı yüksek ücretin yanında {bu tip futbolcuları farklı bir ücrete getirmek mümkün değil} isminin de büyüklüğünü katarak, beklentilerin olmasından dolayı istenilen alınamadı veya Elano bekleneni vermek istedi ama bunu biz göremedik.

İşte şu an önümüzde iki tane yol var. Birincisi Elano'ya gelen teklifleri değerlendirip, futbolcudan iyi bir bonservis kazanmaya çalışmak. Eğer Elano ilk maçta gösterdiği performansı göstermeye devam ederse ve Brezilya en az yarı finale kadar yoluna devam edebilirse bu durum gerçekleşebilir. Elano'dan da 10 milyon avro gibi bir bonservis kazanmak asla hayalcilik olmaz. Böylece gerek yerli ve yabancı rotasyonu için gerekli finansman sağlanmış olur. Ayrıca Elano'nun altığı yıllık ücreti, bir başka yıldıza verebiliriz. Örneğin Ballack'ın bonservisi elinde ve yıllık 3-3.5 milyon avro gibi bir rakama bu transferin gerçekleşebileceğini düşünüyorum. Elano takımdan ayrılırsa onun ücreti Ballack'a verilir, yeni ön libero için de 3-4 milyon avro'luk bir kaynak ayrılabilir.

İkinci ihtimal ise Elano'yu takımda tutmak ve sürekli bahsedilen ''ona uyan isimlerle oynaması'' durumunu gerçekleştirmek. Tabii Brezilya'da olduğu gibi bu adama biraz daha fazla sorumluluk vermek, onu daha fazla hücum aksiyonlarının içerisinde tutmak. Ama bunları uygun orta saha futbolcuları ile kurmak zorundayız. Şimdilerde peşinde olduğumuz box to box denilen, yani oyunun iki yönünü oynayan bir futbolcudur Elano. 4-3-3 formatında Elano'ya Iniesta rolü verilip, onu hücumda daha fazla kullanmak, mutlaka bir ön libero almak ve Xavi diyebileceğimiz, teknikten öte orta sahada lider vasıfları olan bir futbolcu transfer şart. Yukarıda da dediğim gibi bunun en büyük adayı Ballack olmalıdır.

Bakalım Elano ve Galatasaray ilişkisi Dünya Kupası sonrasında nasıl şekillenecek ve bizleri neler bekliyor olacak.