
Arda Turan: Bana göre kampın yıldızı oldu. Oynanan bütün maçlarda fark yaratmasının yanında yaptığı ekstra çalışmalarında faydasını gördüğünü düşünüyorum. Geçtiğimiz sezona oranla daha olgun, ne yaptığını bilen, liderlik vasfını yükseltmiş ve takım içerisindeki etkisini belli eden bir Arda var. Teknik olarak geliştirdiği özelliklere baktığımızda ise, o çok eleştirilen şut özelliğini üst seviyeye çıkarmaya başladığını görüyoruz. Hazırlık maçlarında da genelde serbest oyuncu olarak oynadı ve 4-3-3 sisteminde işin hücum organizasyonlarını yöneten isimdi. Kanatları çalıştırdı, varyasyonlara girdi, daha önemlisi sorumluluk aldı.
Mehmet Batdal: Baros'un ilk maçta sakatlanmasının ardından takımda santrafor anlamında tek alternatif olarak kaldı ama yükü iyi çekti. Uzun boyu, tekniği ve altyapı dönemini stoper olarak geçirmesi ona farklı özellikler katıyor. Mesela Hakan Şükür'den bu yana görmediğimiz hücum presini Mehmet Batdal'ın yaptığını görüyoruz. Orta sahaya kadar geliyor, pas organizasyonları yapıyor, uzun boyu sayesinde şişirilen toplarda rakip savunmayı bozuyor. Tek eksiği ise heyecanını yenememesi ve son vuruşlarda tercih hataları yapması. Ama bunu da zamanla aşacağını düşünüyorum. Geçtiğimiz sezon Jo'dan alamadıklarımızı Mehmet Batdal'ın bizlere göstermesini bekliyorum.
Servet Çetin: Onun eksikliği topu oyuna iyi sürememesi ve kafasını toparlayamadığında sıradan bir stoperden öteye gidememesi. Yoksa kalite anlamında takımın ihtiyaç duyabileceği bir isim, hatta ülkemize baktığımızda da alternatifi olmayan tek futbolcu. Hazırlık kampında kendini iyi bilen, öne çıkan özelliklerini iyi kullanan bir Servet Çetin vardı. Gökhan Zan'la bir arada oynadıklarında güven vermediler ama Neill'in yanında iş yapar bir Servet olacağını düşünüyorum.
Sabri Sarıoğlu: Çok ekstra bir performansı yoktu. Ortalama bir görüntü çizdi, genelde sağ bek oynadı ama son maçta da sağ açık olarak izledik. Sağ açık performansının da eski günlerinden uzak olduğunu söylemem lazım. Rijkaard'ın elinde bildiğiniz gibi farklı bir Sabri portresi vardı ama geçtiğimiz sezon yaşadığı sakatlığın ardından bir türlü kendisini toparlayamadı.

Aykut Erçetin: Geçtiğimiz sezonun son bölümünde forma şansını buldu ama 1-2 maçlık iyi performasın ardından yine bekleneni veremedi. Ama o iyi giden 1-2 maçla da kendisi ile yeniden sözleşme yenilenmişti. Oynadığı iki maçta kendisine fazla bir iş düşmedi, bu yüzden sağlıklı bir değerlendirme yapmak güç Aykut bildiğimiz Aykut gibi yoluna devam ediyor, iyi bir yedek kaleci ama artık kendisi üzerine yatırım yapılmasının treni çoktan kaçtı.

Hakan Balta: O da geçtiğimiz sezonun sonlarını stoper oynayarak geçirdi. Rijkaard defansta top tekniği yüksek futbolcuları oynatmak istiyor ve bu konuda da Hakan Balta hiç fena sayılmaz. Hazırlık kampında da genelde stoper olarak oynadı ama rakiplerin güçsüz olmasından ötürü fazla bir değerlendirme yapma şansı bulamadım. Sol bek oynadığı maçlarda ise oldukça çakılı oynayan, hücuma yardım etmeyen bir görüntüsü var. Serkan Kurtuluş ve Çetin Güngör bile sol bek oynadığında hücuma daha fazla katkı verdi. Tabii Hakan Balta'nın sakatlığının olduğunu ve Milli Takım kampına da bu yüzden katılamadığını belirtelim. O da kendisini yeni yeni buluyor.
Gökhan Zan: Bildiğimiz Gökhan Zan gibi oynuyor, yine güven vermedi ve sezonun ilerleyen bölümü için de pek bir ışık olduğunu söyleyemem. Servet ile beraber oynadığı maçlarda da geçen sezon yaşanan sıkıntılar hazırlık maçlarında da göründü.
Musa Çağıran: Hazırlık maçlarındaki görüntüsü henüz Galatasaray'ın ağırlığını kaldıramayacağı yönünde. Rijkaard onu daha çok orta sahanın hücuma bakan yönünde oynattı, hatta son maçta en uçtaki adam olarak göründü. Musa Çağıran'a sorduğumuzda ise en iyi olduğu mevkilerin ön libero ve sağ bek olduğunu söylüyor. Rijkaard ise Musa'yı farklı mevkilerde denedi. Bakalım ilerleyen zamanlarda neler olacak ama şu an forma şansı bulması çok zor. Büyük ihtimalle kendisini A2'de bulacaktır.
Serkan Kurtuluş: Orjini sağ bek olmasına rağmen bu hazırlık kampında oynadığı bütün maçlarda sol bek olarak boy gösterdi. Ben Serkan'ın Galatasaray'da geçirdiği zaman içerisinde şans bulmasına rağmen kendisini geliştiremediğini düşünüyorum. Ama yaşanan sol bek alternatifsizliği onu bu bölgeye kaydırdı. Hücum konusunda iyi işler yapıyor, hücuma çıkışları falan yerinde ama fizik olarak güçsüz ve savunma anlamında hala zayıf. Yine de sağ bek olarak olduğundan daha iyi bir sol bek olabilir.
Aydın Yılmaz: Bana göre kampın hayal kırıklığı oldu. Eline de gelen son şansı itti diyebilirim. Zaten kampın son bölümünde de yine sakatlığı nüksetti, artık takımda kalabileceğini düşünmüyorum. Hazırlık maçlarında her iki kanatta da oynadı ama geliştirmesi gereken özellikleri geçtim, iyi özellikleri bile körermeye başlamış. Ayağında top tutamayan, pas atamayan, fizik olarak güçsüz bir futbolcu var karşımızda.

Caner Öztel: Geçtiğimiz sezonun hazırlık kampında Serdar Eylik beklenmeyen bir çıkış yakalamıştı ve Caner'in de aynı çıkışı bu kampta yaşadığını düşünüyorum. Caner Öztel iyi bir sol açık olabilir. Top tekniği ve sürati gayet iyi, tek eksiği zorluk derecesi yüksek maçlarda oynamak.
Ayhan Akman: Yıllar ilerledikçe Ayhan'ın futbolu bir adım daha geriye gidiyor. Oyunun iki yönünü oynayan futbolcular anlamında iyi bir alternatif ama Ayhan'a güvenilip asla sezon bitirilmez. Yaşı gereği de futbolu malesef geriye gidiyor. Hazırlık maçlarında da ekstra bir katkısı olmadı, sanırım bu sene yaşının getirdiği olgunluk takım açısından önemli olacak. Onun dışında yeni orta saha transferleriyle beraber forma şansını fazla görmüyorum.
Barış Özbek: Hazırlık maçlarında daha çok sağ kanat olarak forma giydi ve fena da görünmedi. Koşuyor, mücadele ediyor, bu sefer haddini bilerek beklenmedik işlere girmiyor ve sağ kanat açısından iyi bir alternatifim mesajını veriyor. Ama Barış Özbek'i orta sahada kullanırsak işin seyri o zaman değişir, Barış Özbek yeniden takımdan gitsin denilen bir futbolcu haline gelir.
Ufuk Ceylan: Fenerbahçe maçında oynayacak kalecinin bu sezon kaleyi devralacağını düşünüyordum ve o maçta kaleyi Ufuk korudu. İyi bir kamp geçirdiğini söyleyemem ama artık yerli kalecinin üzerine gidilme vakti geldi ve Ufuk'un potansiyeli de bu yatırını hakediyor.
Çetin Güngör: Çetin'in de ekstrası defansın her bölgesinde forma giyebilmesi. Ama Rijkaard hazırlık maçlarında ısrarla sol bek olarak denedi ve bu denemelerde başarılı oldu diyebilirim. Çetin gelişme gösterirse, takım rotasyonu açısından önemli bir yer tutar.

Mustafa Sarp: Geçtiğimiz sezonun ilk yarısında çok ekstra işler yaptı ama ilerleyen dönemde de performansı oldukça düştü. Ben Mustafa Sarp'ın iyi bir alternatif olduğunu düşünüyorum ve takım içerisinde mutlaka olmalı. Ama uzun dönemde de ona güvenilip yola çıkılamaz. Çünkü çok fazla eksik yönü var. Mesela hücuma katkı konusunda iyi değil, pas özelliği fazla yok ve sadece mücadelesi ile ayakta kalabiliyor. Bu hazırlık maçlarında da süper bir görüntü vermedi ama iyi bir alternatif olduğunu söylemek gerekiyor.
Ahmet Kesim: Defansın top tekniğinin iyi olması gerektiğini söylüyoruz ve Ahmet Kesim bu konuda alttan gelen iyi bir yetenek. Ama A takımda yer almak için henüz çok erken.
Anıl Dilaver: O da sakatlığı yüzünden çok fazla forma şansı bulamadı. Oynadığı 1-2 maçta da iyi etki veremedi diye düşünüyorum ama bu futbolcunun da üzerinde daha fazla durmak gerek.
Cumhur Yılmaztürk: Rijkaard onu orta sahanın ortasında ve sağ bek olarak denedi. Onun da A takım için henüz erken olduğunu düşünüyorum, biraz daha zaman gerekli.
Baros, Kewell, Neill, Pino, Çağlar Birinci gibi isimler ise sakatlıkları yüzünden forma şansı bulamadılar. Sadece Baros ilk maçın ilk yarısında forma giydi ve attığı golle de takımın olmazsa olmazıyım mesajını verdi.
Cumhur Yılmaztürk takip edebildiğim kadarıyla tekniği iyi, presi seven gayet yetenekli bir isim. Umarım kadroda az da olsa şans verilir kendisine ve kendisini gösterme fırsatı bulur.
YanıtlaSil