30 Temmuz 2010 Cuma

O da Geldi Geçti / Barry Venison, Mike Marsh

1995 / 1996 sezonu. Takımın başında ise Graeme Souness var. Feldkamp'dan sonraki süreçte sancılı geçmişti ve Hollmann, Saftig dönemlerinde süper işler yaptığımız söylenemezdi. Hatta 1995 yılında sezonu yardımcı antrenör Müfit Erkasap ile tamamlamıştık. İşte bu Alman ekolünden sonra Souness hamlesi Galatasaray adına farklı bir deneyim olacaktı. Ama bugün anlatacağımız konu Souness'den ziyade onun görevde kaldığı sezon yaptığı bazı transferler olacak. Barry Venison ve Mike Marsh transferlerini konuşmak istedim. Çünkü Galatasaray tarihine bal yapmayan arılar misali kazınan futbolcular olmuştur. Benimde çocukluk dönemimde net hatırladığım isimlerdi. O sezon bu iki futbolcu da büyük hayal kırıklığı olmuştu ve fazla geçmeden de takımdan gönderildiler. Yerlerine gelen isimlerin ise Freidel ve Van Gobbel gibi iki isabetli hamle gelmişti. Aslında Venison ve Marsh orta saha oyuncularıydı. Yerlerine gelen oyunculara baktığımızda da biri kaleci ve diğeri stoper. Bu da transfer politikasının yanlışlığını göz önüne koyuyor. İşte o yanlışlarda sezonu 4. bitirmemize yol açtı ama kazanılan Türkiye Kupası'nı asla unutmayacağız.

Marsh'ın geçmiş kariyeri aslında hiç de fena değil. 6 yıl boyunca Liverpool forması giydikten sonra West Ham ve Coventry City'de de forma gimişti. Zaten Liverpool çıkışlı bir futbolcu olması Souness'in ağlarına takılması için yeterli bir sebep. Kariyeri bir düşüş içerisine girmişti ama yine de Premier Lig'in iddialı takımlarında hayatına devam ediyordu. Galatasaray'a transferi de hayatının ilk yurt dışı deneyimi olması açısından önemliydi. Ama Galatasaray'da uyum sorununu bir türlü aşamadı, Türkiye ona hiç uymadı. Galatasaray forması altında sadece üç maça çıktı ve anında takımdan gönderildi. Takımdan gönderilme sebebi ise bir gece otel odasında alkollü bir şekilde yakalanması oldu. Zaten Galatasaray'dan sonra da iyi bir futbol kariyeri olmadı. Eskiden düşüşte idi, bizden sonra ise iyice çakıldı ve çeşitli takımlarda oynadıktan sonra futbolu bıraktı.

Barry Venison ise Marsh'a göre çok daha iyi bir kariyeri olan futbolcuydu. Sunderland, Liverpool ve Newcastle United'de uzun yıllar oynadıktan sonra Galatasaray'a geldi. Ayrıca Newcastle United forması altında gösterdiği performansta onu İngiltere Milli Takımı'na taşımıştı. Bu futbolcu da Galatasaray'a transfer olduğunda 31 yaşındaydı ve bir orta saha oyuncusu olarak kariyerinin en güzel dönemini yaşıyordu. Orta sahanın iki yönünde de oynayabilmesi ve lider özellikleri de Venison'un artılarıydı. Ama o da bir türlü Galatasaray'a ve Türkiye'ye uyamadı. Souness kendisini ısrarla ön libero olarak oynattı ama Venison oynadığı 8 maçta da çok başarısız bir görüntü çizdi. Basın da sürekli yanlış yerde oynuyor gibisinden mevki tartışmalarına girince sürekli eleştirilen bir isim oldu. Çünkü beklentiler çok büyüktü ama olmadı. O da sadece 8 maça çıkabildi ve takımdan ayrıldı. Galatasaray'dan sonra gittiği Southampton'da da iki sezon forma giydikten sonra futbolu bıraktı. Ona yönelikte hatırladığım, Southampton'da çıktığı ilk maçta orta sahanın hücuma bakan kısmında iyi bir performans göstermesi ve Türk basınının hemen, bakın işte kendi mevkisinde oynayınca müthiş bir futbolcu olduğunu söylemesidir.

4 yorum:

  1. Mike Marsh'tan bahsetmişsiniz ama isveçli oyuncu Roger Ljung'un fotoğrafını kullanmışsınız. Zaten fotoğrafın sol alt köşesinde de adı yazıyor muhteremin. Hatırladığım kadarıyla marsh çelimsiz ufak tefek bir şeydi..

    YanıtlaSil
  2. Gorki; Kesinlikle google'nin azizliği. Benim koyduğum fotoğraf başkaydı ama buna dönüşmüş, düzelttim tekrar. Çok teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  3. Akşam akşam aklıma Venison geldi ne yapıyor diye bakayım dedim buraya geldim :)

    YanıtlaSil