Şu orta saha yapısı bizlerin çok canını sıkıyor eminim, orta sahaya bu kadar fazla odaklı bir sistem varken rotasyonun bu kalitede olmaması çok vahim bir durum. Bu yüzden de eleştiriler geliyor, hatta bazı eleştiriler hakaret boyutuna ulaşıyor. Şunu ekleyeyim, Ayhan Akman için konuşmadan önce geçmişe mutlaka dönelim. Tam dokuz senedir Galatasaray forması giyen ve son iki sezona kadar kendini geliştiren bir futbolcuydu, hatta bu konuda Türkiye'de de örneğine pek rastlanmayan bir isimdir. 21-22 yaşına kadar forvet oynamasına rağmen, forvet olarak transfer edilirken rekor bonservisler ödenmesine rağmen kendisi orta sahaya dönüşmüş, Galatasaray'daki yıllarında da ofansif orta saha, defansif orta saha ve bir ara da sol açık gibi oynamıştır. Yani ne zaman görev verilse yapan, asla şurada oynamam buranın adamıyım demeyen, sahada olduğu dakika takımı için elinden geleni yapan bir futbolcuydu. Ama Rijkaard'ın gelişi ve takıma getirilen sistem farklı bir orta saha yapısını bizlere getiriyor ve bu sistemde Ayhan Akman, Mustafa Sarp ve Barış Özbek gibi futbolculara yer yok. Belki Ayhan bir derece bu işi götürürdü ama Rijkaard'la 25, 26 yaşlarında tanışsaydı.
Ligimize baktığımızda oyunun iki yönünü oynayabilen, box to box diye tabir edilen fazla futbolcu yok. Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan gibi örnekleri görüyoruz ama onların da transferi imkansız. Yabancı hakkını da doldurduğundan, biraz da mecburiyetten bu orta saha ile yola devam. Aslında Ayhan Akman da 3-4 sene öncesine kadar bu tabire uyan bir futbolcuydu ama yaşı ilerledikçe futbolu inanılmaz şekilde geriye gitti. Geçtiğimiz sezonda da kötü futbolu bariz şekilde ortadaydı ama geçen her yıl üç yıllık erezyon yaratıyor. Uzun topu geçtim, yanındaki adama pas atmakta zorlanan, sürekli tercih hataları yapan ve eski hastalığı olan topu ayağına aldığında ileri oynamak yerine geri dönme alışkanlığı tavan seviyeye varmış bir futbolcu oldu. Gaziantepspor karşısında hücum organizasyonumuzun zayıflığından bahsediyoruz ama bunda orta sahadan ileriye etkili top atılamamasının faktörü büyük, hatta bu durum topu rakibe verdiği için de rakip oyunun hakimi oldu, istediği anda tempo kurdu. Çünkü hücumda olduğu kadar, savunmada da etkisiz bir orta sahamız var. İşte bu yüzden her fırsatta Cana'nın oynaması şart diyorum, hatta gerekiyorsa Kewell feda edilsin Aydın Yılmaz oynasın ama Cana'ya yer açılsın.
Gönül ister Ayhan Akman yıllanmış şarap olsaydı ve takımdan ayrılırken Emre Aşık gibi kendisine alkış tutsaydık ama bu gidişatı Ümit Karan misali oluyor. Takıma büyük hizmetler verirsin ama yaş 33-34'e dayandığında çok kötü geçen 1-2 sezonun ardından biletini keserler. Sen de Anadolu takımlarında 2-3 sezon daha futbol oynadıktan sonra vadeyi doldurursun. Böyle olmasını beklemezdim ama aynı senaryoyu Ayhan Akman için de izleyecek gibiyiz ve bu durumdan sonra kimse kimseye suç atamaz. Bize düşen ise biraz geçmişi hatırlamak, Ayhan'ın hizmetlerini unutmamak, gerektiği yerde sol açık oynadığı günleri hatırlamaktır. Ben kendisini iyi hatırlamak isterim, kolay değildir Beşiktaş'tan geldikten sonra Galatasaray formasını bu kadar uzun yıllar giyebilmek. Şunu düşünün Serdar Özkan acaba bunu başarabilir mi. Hem de Ayhan Akman'a göre 3 yıl daha genç transfer olmasına rağmen.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ayhan'ın muhakkak çok iyi olduğu dönemler olmuştur.Özellikle Lucescu'nun ikinci senesinde Fleurquinn ile iyi bir ikili olmuşlardı.Tabi bunlar bi yana artık bugün fayda sağlayacak oyuncularla oynamamız gerek.Ayhan'ın hizmetlerine birşey söylemeden biletini kesmek ve Musa Çağıran'ı artık oraya monte etmek lazım.Bu genc yasında ve Rijkaard'ın himayesinde çok iyi yerlere gelebilir.
YanıtlaSilBir de Ayhan'ın futbolu kötüleştikçe rakip futbolculara karşı sergilediği saldırgan tutumlar çoğaldı. Özellikle Anadolu takımlarıyla yapılan maçlarda karşısında oynayan oyunculara çok fazla küfür ve hakaret ediyor. Hakemle de çok uğraşıyor. Keşke bu tür işlerle uğraşacağına biraz daha olumlu futbol oynamaya gayret gösterse.
YanıtlaSil