25 Ocak 2011 Salı

Üç Farklı Karakterin, Farklı Akibetleri

Van Der Sar için reyislerin reyisi diyebiliriz, bunda yanlış bir durum yok. Hatta futbolun 1 Mayis içlerinden de birisi, hem de kaleci olmasına rağmen. Çünkü o bir kaleciden ötesi, çok özel bir adam, çok farklı bir karakter. Malesef bu sezon sonunda da futbolu bırakıyor. 40 yaşına geldiği şu günlerde bayrağı devretme vaktinin geldiğini düşünüyor ama hala oynayacağım dese eminim 3-4 sezon daha rahat oynar ve Manchester United de kendisinden asla vazgeçmez. İnsanın içinden keşke daha önce Manchester United formasını giyseydi demek geliyor. Juventus'la zirve dönemini gördükten sonra geçirdiği Fulham günlerinde dibe doğru yüzüşünü ama tekrar ziryeve, kariyerinde doruk noktasına ulaşmasını izledik. Böyle bir kariyerin de başka bir örneği olduğunu sanmıyorum.

Mutu'ya geçersek şu sıralar ne yapacağını bilemeyenlerden, kendine doğru bir kariyer planlaması yapamayanlardan. Artık Fiorantina da kendisinden vazgeçmiş durumda ve sırtına aldığı Chelsea döneminden kalan külfetle beraber takım aramaya devam ediyor. Doğal olarakta ismi efsane Rumenlerin teknik adamlığını yaptığı takımlarla geçiyor. Önce Galatasaray ismini sıklıkla andık, Galatasaray'ın Mutu'yu falan istediği konuşuldu ama gördük ki meğer gündemde olan Stancu'ymuş. Galatasaray da olmayınca ikinci hedef olarak Shakhtar konuşuldu, belki Luce babası ona el açar dendi ama o yol da kapanmış görünüyor. Çünkü Lucescu, 32 yaşında olan bir futbolcuya yatırım yapmanın ne kadar doğru olduğu konusunda kararsız ve takımında oluşan iyi ahengini Mutu ile bozmak istemiyor. Bu durumda da Mutu ne yapar, kim kucak açar bilinmez. Çok büyük ihtimalle zirve yarışında olan takımlardan öte, alt klasman ekiplerde kendisini göreceğiz.

Son olaraksa Benzema. Real Madrid'in forvet forvet diye kafasını duvarlara vurduğu şu sıralarda elinde kalan tek alternatif ama beklenen bir türlü alınamıyor. Ayrıca ortamın da gergin olması ve sürekli basında çıkan iddialar derken Benzema'nın sırtında oluşan yükü tarif edemeyiz yine. Bu baskı altında iyi bile dayanıyor diyebiliriz ve en son maçta da takımını kurtaran isim olmuştu. Bu krediye rağmen de insanların Benzema'ya çok güveneceğini sanmıyorum, hedefler büyük ve Real Madrid'in de ne istediği belli. Casillas ise kaptanlık vasfını kullanarak Benzema'yı pamuklar içinde korumaya kararlı. "Karim'i her zaman korumak istiyoruz. Son maçta da takımın golünü attığı için manşetleri süsleyecektir ancak eleştirilerde de, aşırı övgülerde de dikkatli olmak lazım. O, bir sineği dahi incitemeyecek asillikte bir adam" diyor ve en doğrusunu da yapıyor. Nistelrooy'un bile transfer edilemediği şu zamanlarda eldeki futbolcuyu ateşin içine atmak yerine, onu kazanmak adına her yol denenmeli. Mourinho da zaten bunun farkında ama yine de büyük hedefler için büyük alternatifler gerekli. Acaba keşke Raul'dan vazgeçmeseydik diyorlar mıdır?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir