7 Şubat 2011 Pazartesi

Sağlıklı Bir Baros'un Gol Kralı Olamama Lüksü Yok

Geçtiğimiz sezon oynanan Ankaragücü maçını hatırladım. Baros, uzun sakatlığın ardından sonradan girdiği maçta golünü atmıştı ve bugün olduğu gibi takımını rahatlatmıştı. Son dakikalarda olsa da. Biz de haliyle kralın dönüşünün güftesini yazmaya başladık, Diyarbakırspor maçında da hattrick'ini yapınca güftenin en zirve yaşadığı bölümüne geçtik.

Ama sakatlıklar, bir türlü bitmeyen ayrılıklar. Sezon başında sakatlandı ve kampı kaçırdı, döndü 1-2 maç oynadı yine sakatlandı, Rijkaard'ı kurtarayım derken yine sakatlandı derken 2011 Şubat'a gelmiş durumdayız. Geride kalan Baros'suz geçen neredeyse 1,5 yıl.

Şimdi ise yine bir Baros dönüşü yaşıyoruz, üstelik golle gelen bir dönüş. Bu sefer ama kralın dönüşü güftesini yazmamak, biraz beklemek en iyisi. Sabretmek gerekiyor, Baros'u birkaç maç daha ilk 11 de değil de sonradan oyuna girerken görmek gerekiyor.

Çünkü bu adam bir şekilde golünü atıyor, Türkiye gerçekten {yaşanan bunca aksiliğe rağmen} Baros için zirve dönemi olmuştur. Milli Takım kariyerini bir kenara bırakırsak en golcü zamanını Türkiye'de yaşadığını söylemek mümkün. Liverpool'la Şampiyonlar Ligi'ni kazandığında bile kendi adına böylesine bir zirve dönemi geçirmedi. Bir anlamda golcülüğü yaşadığı yer oldu Galatasaray onun için, bunun adına da zaten sezon başında sözleşmesini uzattı. Galatasaray'ın da kendisinden vazgeçmediği sürece Baros'un bu ülkeden ayrılacağını düşünmüyorum.

O da farkında, 29 yaşına geldiği şu zamanlarda böylesine bir desteği arkasında göremeyeceğinin. Bu yüzden de Galatasaray onun için olmazsa olmaz bir durum, Galatasaray için de Baros olmazsa olmaz. Çünkü transfer edilebilecek hiçbir golcünün Baros'dan daha iyi bir isim olacağını, çok daha iyi katkı vereceğini düşünmüyorum. İsterse basında geçen Drogba iddiası doğru olsun. Baros'un ivmesini Galatasaray'da kolay kolay kimse yakalayamaz.

Bu sefer döndün mü mi lan başlıklı yazıyı yazarken, maç izlediğim yerdeki Baros söylentilerinden esinlenmiştim. Dün de aynı insanlardan efsane yorumlar gelmeye devam etti. Mesela bir yorum ''Stancu dönmeseydi Baros iyileşmezdi'' oldu. Yani Baros'un bilerek sakata yattığını ve yattığı yerden para kazanmak amacında olduğunu belirtiyor. Stancu da Baros'un tahtını salladığından Baros bir anda iyileşmiş. Son yılların en boş yorumu gerçekten, düşünün maç izlerken çektiğim işkenceleri. Herkes Mustafa Sarp'a suç buluyor ama o adamın maça gelmesinden sonra golleri yediğimizin kimse farkında değil. İnanılmaz bir olumsuz havası, negafif yapısı var.

Neyse, bu adam çat pat oynadığı sezonda 7 gole ulaşmış durumda. Alex ve Emenike'nin 13 golü zirvede. Onca maç eksiği olmasına rağmen sadece 6 gol gerilerinde. Düşünün artık nasıl bir gol ortalaması olduğunu, sanırım sağlıklı bir Baros'un gol kralı olamama gibi bir lüksü yok.

1 yorum:

  1. Benim de iddaa ediyorum, kalan 14 maçta forma giysin, ilk 11 ya da sonradan fark etmez, alex ve emenikeye yetişebilir. Çünkü King yakaladı mı 3er 3er atıyor. Örnek, belediye, d.bakır vb. ki bizim daha buca, kasımpaşa gibi nispeten defans problemi olan takımlarla maçlarımız var. yetişirse şaşırmam.

    YanıtlaSil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir