
Schuster, Rijkaard kıyaslamalarını dinledik durduk. Rijkaard'a gösterilmeyen sabrın Schuster'e gösterilmesi gerektiği söylendi, kötü gidişata rağmen de Beşiktaş, Schuster'in arkasında bir şekilde durdu ama bıçağın kemiğe dayandığı nokta da Schuster kendi istifa etti. Bu onurlu bir davranıştır bana göre, çünkü işler iyi gitmiyordu. Daha kötüsü de gelecek adına ışık yoktu. Geleceğe yönelik bir kadronun kurulduğu söyleniyordu ama bu hedefin bu sezon gelen başarısızlığı örtmek adına kullanıldığını düşünüyorum. Geleceğe yönelik pek bir hamle yoktu aslında, Schuster'den beklenen bütün hedeflerin kısa vadede olduğunu düşünüyordum. Sonuçta yaş ortalaması ortada ama bunun yanında çok kaliteli isimler kadroya katıldı. Bu da gelecekten öte önümüzdeki 1-2 sezonu düşündüklerini gösterir ve bu da bir düşüncedr sonuçta. Geleceği planlamak elbette önemli ama sonuçta bir hedef koymuşsun, bu da önemli. Beklenen de olmayınca fazla ısrar etmenin anlamı pek kalmamıştı, özellikle de son haftalarda oluşan sevgisizlik tablosundan sonra.
Schuster'in yapısı pek Türkiye'ye uymadı aslında. Oynatmak istediği riskli ama bir o kadar da güzel futbol vardı, bunun da örneklerini sezon içerisinde gördük ama malesef bu yapının Türkiye'de oturması çok güç, oturmadı da zaten. Sistem işlemedikçe de her geçen hafta biraz daha kaosa döndü, Schuster'in mizacı daha da sertleşti, yapılan açıklamalar hoş karşılanmamaya başladı ve bizler bu sonu birkaç hafta öncesinden görmeye başladık. Bana göre bu ayrılık olması gerekendi ve en azından Türkiye Kupası'nı kazanmak adına doğru bir başlangıç oldu. Schuster ile Beşiktaş birlikteliğinin böyle bitmesi üzücü ama tablo ortada. Son Ernst mevzusunu hatırlayın, resmen alay eder gibi maçın son 30 saniyesinde, maçın çevrilme şansı falan ortada yokken oyuna sokuyor. Bu zaten bardağı taşıran son damlaydı.

Şimdi ise yeni arayışlar zamanı, Schuster'li geçen zamanı düşünmekten öte bundan sonra neler olabileceğini konuşmak lazım. Öncelikle şunu söyleyelim, Beşiktaş adına hala sezon bitmedi. Belki ligde üst sıralar adına umut yok ama Türkiye Kupası'ndan dolaylı Avrupa'ya açılış imkanı var. Bu yüzden de bir an önce yeni bir teknik adam bulunmalı ama sezon sonuna kadar Tayfur Havutçu'nun görevin başında olacağı söyleniyor. Aslında Tayfur Havutçu da böyle bir şansı haketti, çok uzun zamandır Beşiktaş'ın içerisinde görev yapan bir teknik adam. Çok fazla teknik adam gördü ama bu şans kendisine ilk defa geliyor. Galatasaray misali hedefsiz bir Beşiktaş olsa bu tercihi doğru bulurdum, mesela Galatasaray'da da Hagi yerine sezon sonuna kadar Tugay Kerimoğlu'nun göreve gelmesini bekliyorum. Ama Türkiye Kupası olduğundan Beşiktaş'ın Ersun Yanal, Mustafa Denizli, Fatih Terim gibi yerli isimlere de yönelebileceğini düşünüyordum. Belki sezon sonunda böyle bir hamle yapacaklardır ama iş sezon sonuna kaldıysa yeni bir yabancı hoca görürüz, bu isim de yine Schuster gibi büyük ve kariyerli bir isim olacaktır.
Çünkü Yıldırım Demirören'in bu sene çizdiği bir resim var ve bunu bozmak istemeyecektir. Her sözünün başında ''artık Beşiktaş'ı Dünya takip ediyor'' diyor ve bunu da eldeki yıldız futbolculara bakarak söylüyor. Ben sezon sonunda yeni bir yıldız futbolcu akımının daha olacağını düşünüyorum ve çok da kariyerli bir yabancı teknik adam göreceğiz. Ama başarı gelir mi, bu yine büyük bir muamma. Bana göre gidilen bu yol doğru değil...
Televizyonlarda Schuster için Türkiyeye Uygun Teknik Direktör Değildi Deniyor. Sormak isterdim o yorumculara Türkiyede çalışabilecek Teknik direktörleri lütfen saysınlar. Kimler çalışabilir ,çalışsa başarılı olabilir. Lucescu Daum Diyeceklerdir. Daumun Son Fener Macerasından sonra Buraya bir süre uğramaması bence kendisinin hayrına olur. Yoksa Adamı gene Depresyona sokmak için elimizden geleni yaparız. Guiza muamelesi görebilir. Lucescuyu ise burada çalıştığına pişman ettik. Shaktarda müthiş bir ortam bulmuşken Türkiyede neyi ispat etmek için çalışsın bu yaştan sonra.
YanıtlaSilArtık anlamalıyızki problem bizde.
Bize uyacak Teknik direktör sayısı bir elin beş parmağını geçmez iken
Eğer Biz Değişirsek Bizde Çalışacak Teknik direktör sayısı birden bire çoğalacaktır.