



Blogun 5000. postuna birkaç post kala, dünden bugüne paylaşımlar yapmak istedik blogla ilgili. Elimizdeki en sağlam arşivlerden birinin de banner arşivimiz olduğuna karar verdik. Bannerlarımızın olduğu klasör bizim için blogun almanağı adeta.. Çünkü hemen hemen her önemli olaya dair bir bannerımız mevcut. Dünden bugüne olan bannerlardan birkaç tanesini eklemek ve elimden geldiğince kısa kısa da açıklamalar yazmak istedim bu yazıda. Tarihe saygı, eskiye vefa, emeği geçen arkadaşlara da teşekkür babında olacak yazı. Yukarıdaki banner en son yaptığım banner. İki fotoğrafı gördükten sonra, bi anda aklıma gelen ve bu sezona uğurlu gelmesini dilediğim banner.
Kişilere özel yaptığım ilk bannerlar. Photoshop'a ilk merak saldığım günlerden. Sağdan soldan öğrendiğim birkaç efekt ile süslemeye çalışıp Burak'a gönderdiğim. Avustralyalı etkisini ve Cana'ya vurgu yaptığımız bu bannerlar acemiliğime denk gelse de, kişiler sebebiyle sanırım en özendiğim bannerlardı (itiraf.com). Kişiye özel bannerlar demişken, blogdaki yabancı hayranlığımızı da göz ardı etmemek lazım. Kişiye özel diğer bannerlar şu şekilde sıralandı;
Bunlar da Galatasaray'a dair karışık bannerlar. İçinde çoğunluğu Ufuk'a ait olmak üzere, benim de yaptıklarım mevcut. Tabii Ufuk ve benim aramdaki fark bi bakışta anlaşılacak kadar belirgin olduğu için, anlamakta güçlük çekmeyeceğinizi düşünüyorum. Arada efsanelerle ilgili bannerlarımız da var tabii. Derwall gibi, Hagi gibi, Rijkaard gibi.. Rijkaard'dan da ne umutlarımız vardı dimi?
Futbol deyip de, derbileri es geçmek olmaz. Fenerbahçe derbilerine özel bannerlar da en az derbiler kadar özel olmuşlar.
Özel demişken, doğum günümüzde, Bursaspor şampiyonluğunda ve Barış Manço'nun ölüm yıldönümünde eklediğimiz bannerlar da arşivimizin enlerinden oldu.
Yapılan bannerlar içinde en özelleri Fatih Terim ve Mourinho bannerlarıydı şüphesiz. Burak'la nadir ortak paydalarımızdan birisi aynı teknik adamları çok sevmemiz. Bize göre en iyi yerli ve yabancı teknik adamlar olunca, ikisinden de güzel işler çıktı. Hele Galatasaray-Real Madrid maçında ikisi bir araya gelmedi mi, zevkten dört köşe olduk desem yeridir.
Sondan bir önceki seri Burak'a özel seri. Onun Samsun'u, onun Ronaldinho'su, onun Real Madrid'i, onun efsaneleri.. Durun siz ama. Ben de Manchester United'lı bi banner yapıp blogun tepesinde sergilemezsem bana da Serap demesinler!
Tema barındırmayan bannerlar da oldu. Sadece blogun adıyla, elbette sarıyla kırmızıyla süslü. Benim favorilerim arasında olmadıkları için de sanırım böyle en sona kaldılar.


Dünden bugüne serisi gibi oldu, sayfayı kaplayacak ama idare edeceksiniz. 5bin yazı da her gün olan bişey değil. Bu yazı da bize bi hatıra olsun, blogun bi yerinde dursun istedik. Banner da yazılır mıymış diyenler olacaktır. Hep okunsun diye değil ya, bi kere de kendimiz için, hatıra olsun diye yazıyoruz.
Fotoşopu kullanmayı bi ara öğret bana üstad:)
YanıtlaSil