92, 96, 2000, 2004, 2008 ve 2012. Üst üste 6 Olimpiyatta yer almak, böyle bir başarı yok yani. Türkiye sınırları içerisinde söylemiyorum, Dünya'da böyle bir başarı daha yok. Olimpiyatın ruhu kazandığın madalyalardan öte, gösterdiğin katılımdan geçer biraz da. Derya Büyükuncu da bunu en güzel şekilde başaranlardan.
Derya Büyükuncu, 35 sporcunun katıldığı 200 metre sırtüstü elemelerinde 33. olarak elendi ve belki de yüzme kariyerini noktaladı. Eleştirilerin odak noktası da bu zaten, herkes onun 33. sırada yer almış olmasından ya da geçmiş yıllarda kazanamadığı başarılardan dem vuruyor ama bu tip eleştirilere cevap vermek bile spor ruhuna aykırı.
Türkiye için üç tarafı denizlerle çevrili ama bir türlü yüzücü çıkaramayan bir ülke derler ama bu yüzme olayının denizle alakası sıfır. Macaristan, yüzme ve su topu'nun en büyük ekollerinden biri mesela, Avrupa'daki coğrafi konumu akıllara gelsin. Yüzme yatırım işidir, bizde de bu yatırım yok ve gelen başarısızlıkların da nedeni budur.
Derya Büyükuncu'nun 92 Olimpiyatlarında 200 metre sırtüstünde final yüzmesinin ardından Olimpiyatlarda başka bir yüzücümüz final yüzebildi mi hatırlamıyorum. Bu ülkede bilinen, tanınan başka bir yüzücü daha yok yani. Derya Büyükuncu bu anlamda, yüzme konusunda zayıf kalan bir ülkenin efsane bir yüzücüsüdür, ondan daha iyisi yok. Yüzme konusunda bir ekol olsak ve Derya Büyükuncu bu konumuyla olaya devam etse zaten bunları konuşuyor olmayız.
Tabii çoğu kesim Derya Büyükuncu'nun farkına, geçtiğimiz yıl katıldığı yarışmalarla vardı. Biraz geleceğini düşünüp, yüzmeden sonra ne yapabilirimin denemeleri. Ülkenin bir yüzme geleneği yok, bu gidişle de olacak gibi görünmüyor. Derya Büyükuncu'nun da yüzerken bile geleceği karanlıktı ki, yüzmeyi bıraktıktan sonra yüzme adına çalışmalar yapsa ne kadar destek görür?
O da kendi geleceğini düşünerek, daha popüler adımlar atmak zorunda kaldı {Semih Saygıner'in de zamanında yaptığı gibi} ve herkes onu tanıdı. Bugün de popüler bir isim olduğu için eleştirileri ve övgüleri aynı anda alıyor, iki kesim var bu anlamda.
Ama şunu da yazalım, bu adam 36 yaşında ve bir bakıma geçen yılı kayıp olarak geçirmesine de rağmen Olimpiyat barajını hala geçebiliyor ve Olimpiyatlarda yer alıyor. Bu da büyük bir başarı, bu yüzden de Derya Büyükuncu'ya ne kadar teşekkür etsek az. Hem ülke hem de Galatasaray adına. Onun Galatasaray'a da kattığı büyük başarılar var, onun için eleştiri getiren Galatasaray taraftarlarının bunu hatırlaması lazım...
1 Ağustos 2012 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder