Ligin ilk yarısına bir de futbolcular bazında bakalım

İlk yarı değerlendirmelerine devam ve futbolcu bazında bakalım şimdi de. Bunu da en iyi ve en kötü 3 isim gibi değerlendirmek istedim. Twitter'da sorduğumda da yoğun ilgi gösterdiğiniz için teşekkür ediyorum. İsmi üzerine en çok yoğunlaşılan isimleri paylaşıyorum, iyiler anlamında fikirler hemen hemen aynı ama kötü performans anlamında biraz daha farklı fikirler var.

En iyiler:

Bruma ilk isim, Galatasaray'ın hücumu taşıyan, ayakta tutan futbolcu bir noktada. Özellikle de deplasmanda attığı gollerle Galatasaray'a kazandırdığı maç sayısı çok fazla. Bu sezon gösterdiği gelişim çok büyük, hücumun da en önemli kozu durumunda. Son tercihler bazen eleştiriliyor ama şu düzende Bruma'sız bir hücumun da yürümesi imkansız görünüyor.

Muslera ise bu listelerin olmazsa olmazı. Galatasaray maalesef savunamıyor, yediğimiz gol sayısının da fazla olduğunu düşünüyorum ve bu da Muslera'ya rağmen oluyor. Galatasaray'ın en istikrarlı isimlerinden biri, üzerine çok fazla konuşmaya gerek yok.

Yasin Öztekin ise Galatasaray'ın bana göre en çok hakkı yenen futbolcusu. Sevmeyeni ve beğenmeyeni çok ama ligin ilk yarısında gösterdiği performansın kıymetli olduğunu düşünüyorum. Takımın en golcü ismi durumunda, üstelik bunu da oynamayı sevmediği yer olan sağ tarafta yapıyor daha çok. Hakkı da verilmiyor, sadece taraftar değil, teknik ekip noktasında da. Mevcut kadro üzerinden yorum yapıyorum, Yasin Öztekin bu kadroda 11'e yazılacak ilk isimlerden.

Nigel De Jong ve Tolga Ciğerci'yi de plaseler anlamında listeye dahil etmek mümkün. Tolga Ciğerci sezona müthiş girdi, temposuyla çok önemli bir katkı yarattı ama uzun süredir sakat. Nigel De Jong ise o noktadan itibaren devreye girdi ve orta sahayı toparladığını düşünüyorum. Orta sahada oynayan isimler içerisinde de dikine en çok oynayan futbolcu.

Hayal kırıklıkları:

Chedjou ilk isim, kendisiyle de yollar ayrılmak üzere. Felaket bir sezon geçiriyor, genel anlamda da iyi bir Galatasaray kariyeri olmadı ama ligin ilk yarısında maalesef dip yaptı. Formayı kaybetmesi bu noktada sürpriz değil, kafa olarak futbola odaklı olduğunu da düşünmüyorum. 

Cavanda konusunda yaşadığım hayal kırıklığı büyük. Linnes'le rotasyona girmesi ve o rotasyonun da sağ tarafı taşıyabileceğini düşünüyordum ama Linnes'in hakkı yendi, Cavanda ise bulduğu şansı kullanabileceği en kötü şekilde kullandı. Aklımda pozitif tek bir anı yok, şimdi bir sakatlık da yaşadı ve uzun bir süre olmayacak. Transfer noktasında da belki de en kötü adım oldu.

Sinan Gümüş'ün sezonu olmasını bekliyordum ama hayal kırıklığı çok büyük oldu. Sezona onunla başladı Riekerink, sezon içerisinde de Sinan Gümüş'e döndü, çok şans verdi ama o bu şansları iyi kullanamadı. Nedenini bilmiyorum, belki de kendisini çok erken yükseltmemiz, olmaması gereken yerlere taşımamız. Taraftarın da hatası var, Sinan Gümüş de maalesef o desteği kullanamadı, iyi çalıştığını da sanmıyorum.

Plaseler ise Semih Kaya ve Josue. Osmanlıspor maçında sürpriz golünden bağımsız, Semih Kaya'nın Galatasaray seviyesinde bir stoper olduğunu düşünmüyorum. Galatasaray'ın da 2 stoper birden aramasının nedeni onun kötü futbolu. Josue de beklentilere cevap veremeyen bir transfer, bulduğu şansı iyi değerlendirdiğini düşünmüyorum. Belki de Beşiktaş maçında kaçırdığı gol kırılma noktası ama takımda kalmalı, hala beklentim var.