Lucescu bu yüzden büyük adam, az'dan çok başardığı için. 2001 - 2002 sezonu benim için kıymetli ve bu tarz nostalji konularında Lucescu'nun adını sık sık geçiriyorum. Kendisi Galatasaray tarihinin kırılma noktalarından biridir, düşünsenize 2000'li yılların onunla geçtiğini.
Değişen, kağıt üzerinde küçüldü görünen kadroyla Galatasaray'ın adını yere düşürmedi ve Avrupa'da Galatasaray markasını değerini kaybetmedi. Lucescu sonrası kayıp tabii, taa ki Fatih Terim'in 3. dönemine kadar. Avrupa için konuşuyorum, Galatasaray'ı Avrupa üzerinden değerlendirmek gerekir.
Değişen, kağıt üzerinde küçüldü görünen kadroyla Galatasaray'ın adını yere düşürmedi ve Avrupa'da Galatasaray markasını değerini kaybetmedi. Lucescu sonrası kayıp tabii, taa ki Fatih Terim'in 3. dönemine kadar. Avrupa için konuşuyorum, Galatasaray'ı Avrupa üzerinden değerlendirmek gerekir.
Az'dan çok başarmanın bazı simge isimleri var. Perez, Fleurquin, Victoria Mendez gibi isimler gibi. Radu Niculescu da o isimlerden biri işte, belki de en bilinmeyeni ama Lucescu ondan da öyle kritik zamanlarda katkı aldı ki. Samsunspor deplasmanında attığı şampiyonluk golünü unutmayız, Galatasaray tribünlerine attığı depar o sezonun imzalarından biri. Liverpool'la oynanan Şampiyonlar Ligi maçı ya da, o gün kazanmış olsak eminim ki Niculescu'yu çok daha derin anacaktık.
Hakan Şükür, Jardel gibi isimlerden düştük bu seviyeye. Ümit Karan transfer edildi, Arif Erdem takımdaydı, Berkant Göktan'ı forvet hayaliyle aldık ama kanatta kullandık. Sezon başında Mbo Mpenza, Spehar gibi forvetlerden hiç katkı alamadık, Jardel takasını hatırlarsınız. Bir de o sezonun ara transfer döneminde takıma katılan Radu Niculescu. Galatasaray'ın forvet seviyesi 3 sezon içinde bu noktaya geldi ama Lucescu için bir kayıp olmadı bu. Arif Erdem'e kariyer sezonu yaşattı, Ümit Karan'dan maksimumu almayı başardı, Radu Niculescu'yla da finali yaptı.
Galatasaray'a geldiğinde de tanımıyordum kendisini, ne yalan söyleyeyim. 15 kez Romanya Milli Takım formasını giymiş mesela ama adını hiç hatırlamıyordum. Galatasaray'a da 250 bin avro bonservis bedeli karşılığı FC National'den gelmiş. Lucescu'nun az'dan çok alma dönemlerinde bu tip Rumen veya Güney Amerika kaynaklı hamleleri meşhurdur, o da onlardan biri. Galatasaray'da 13 maçı var o sezon, 4'ü Şampiyonlar Ligi'nde olmak üzere. Bu 13 maçta 4 golle oynadı, attığı 2 gol de kritik anlarda. Fazla bir beklenti olmadığı için iyi ama kısa süren bir Galatasaray kariyeri oldu. Lucescu devam etseydi o da takımda kalmaya devam edebilirdi ama Fatih Terim geldiğinde bazı isimlerin hiç yüzüne bakmadı bile.
Galatasaray'dan sonra Ankaragücü'ne gitti zaten, oradan Akçabat Sebat yaptı, sonrasında yine Romanya. Galatasaray sonrası Türkiye kariyeri hayal kırıklığı oldu, devamında da kayboldu. Galatasaray'a da 27 yaşında gelmişti, geç sayılmazdı ama maliyetsiz işti işte. O dönem maddi sorunlar vardı ama Lucescu bu tarz hamlelerle takımını ayakta tutmayı bildi..
Akçaabat Sebat günlerini hiç hatırlamıyorum; tıpkı, senin, BJK günlerini hatırlamadığın gibi..;)
YanıtlaSilRadu'nun Beşiktaş gunu olmadı. Lucescu Beşiktaş ile anlaştığında Radu'yu da getirmek istedi. İlk idmanlara dahil etti hatta ama kabul ettiremedi, vazgeçti. Beşiktaş konusu budur. Ben bunu hatırlıyorum, hiç merak etme de eminim sen bu detayı ilk kez duydun :)
SilBu adamı acayip sevmiştim. Nedeni ise hiç bir beklentimiz olmamasına rağmen ilginç anlarda sahne almasıydı. Lucescu'nun meşhur sezon başı puan alma kaybetme listelerinde muhakkak kendine yer bulmuştur. "Radu'dan dört puan gelse..." varsayımı muhakkak vardır :-)
YanıtlaSilO sezon süre bulan bir başka isim de Murat Sözkesen olmuştu hücum hattında.
YanıtlaSil