29 yaşındayım, Galatasaray'la alakalı geriye dönüp baktığımda "Avrupa" diyorum. Büyük başarılar gördüm, bunlarla büyüdüm ve bu başarıların temel kaynnağı Avrupa'ydı. Birçok efsane maç izledik, tarih yazdık dediğimiz. Kendi jenerasyonum için yazayım, tarih dediğimiz noktalarda Fatih Terim imzası olan. 96-2000 arası dönem ya da 2000 sonrası,
9 Nisan 2013, Şampiyonlar Ligi çeyrek finali. 3-0'lık Real Madrid maçının rövanşı. Böyle bir skorla 2. maça çıkarken o maç için ne kadar ümitli olabilirsiniz ki? Real Madrid'den bahsediyorum, rakibe bakar mısınız, 3-0'ın ardından geri dönmeye çalışıyoruz işte. Prestij dersiniz normal şartlarda, sonuçta Şampiyonlar Ligi çeyrek finalindesiniz ve Real Madrid'e karşı oynuyorsunuz. Ama Galatasaray bu işte, tarif edemediğim bir şey var, futbol terimleri ya da istatistik ile anlatılamayacak. Bazen öyle bir an geliyor ki ihtimali yaratıyorsunuz işte.
Maç sonrasında 3-1'den sonra açıkçası korktuk demişti Mourinho, 81. dakikada Mesut Özil'in yerine Raul Albiol'u oyuna almak durumunda kalmıştı, o an Galatasaray'ın yarattığı baskının tarifi yok. 3-0 ilk maçta yenilmişsiniz, kendi sahanızda da şok bir 1-0'la 8. dakikada geri düşmüşsünüz. 57. dakikada Eboue'yle doğdu o ateş, 70'de Sneijder'le yandı, 72'de Drogba'yla alev aldı. Drogba'nın verilmeyen bir golü var, düşünsenize o an skorun 4-1'e geldiğini. Real Madrid'i elerdi Galatasaray, bunun aksine kimse inandıramaz beni.
Yükselen bir takımdı Galatasaray, üzerine koyarak büyüyen. Vizyon olduğu zamanlar diyeyim, her anlamda bir büyüme vardı ki şu yapının korunamaması hemen hemen herkesin en çok üzüldüğü noktadır. Sneijder ve Drogba'yı aynı anda alabildiğin bir Ocak ayı, Galatasaray'ın Galatasaray olduğunu zamanlar derim hep, bu başarıda da Fatih Terim'in varlığı ve Ünal Aysal'ın varlığı mühim. Birini sevmek diğerinden nefret etmek olmamalı, Galatasaray'ın ayağına sıkan, kurulan müthiş yapının bir çırpıda yıkılmasına neden bir ayrılık bu. Şimdi bu seviyeye bir daha ne zaman ulaşırız, kısa vadede buna inanan var mı?
Drogba büyük bir liderdi gerçekten. Galatasaray'da geçirdiği 1.5 sezon var, o 1.5 sezon içerisinde de imzası olan maçlar. Bu maçta onlardan biri, hatta ilk sıraya yazarız. Yıldız oyuncu ayrı ama böyle bir yıldız oyuncu çok başka, karizması dahi rakip Real Madrid olsa bile çekinmelerini sağlayabiliyor. O yarım sezonda Sneijder'i işin içine çok fazla sokamadık ama Drogba'nın rolü büyüktü. Şampiyonlar Ligi'nde de o imzayı attı, ligde gelen şampiyonlukta da.
Bugün konuşuyoruz, lider stoperimiz yok diye. Bu maça bakalım, Gökhan Zan & Semih Kaya ile oynuyorsun, Dany'yle bu seviyeye kadar yükseliyorsun. Gerçekten büyük iş, hangi açıdan bakarsak bakalım, Fatih Terim'in başarısı çok büyük. 4-4-2'den vazgeçmek zorunda kalmıştık, Drogba, Sneijder ve Burak Yılmaz gibi isimleri aynı anda oynatabilmek adına. O kadar kısa bir sürede bunu başarıp, Şampiyonlar Ligi'nde Schalke 04'ü geçmek ve Real Madrid'e yaşattığımız şu korku. Fatih Terim gerçekten çok büyük bir teknik direktör..
Mourinho açıklamasında 3-1 değil 4-1 diyor.Bu da onda nasıl bir etki bıraktığının kanıtıdır.
YanıtlaSil