31 Mayıs 2018 Perşembe

Transferin stratejisini Uefa yaptırımları ve alabileceğiniz yerli futbolcular oluşturacak


Twitter'da yaptığım soru / cevaplarda en çok gelen sorulardan biri de "hangi pozisyona kaç futbolcu gerekir" üzerine. Aslında az çok herkesin bildiği, düşündüğü pozisyonlar. Ben de çeşitli yazılarda bu konuya değiniyorum. Bu soruyu cevaplamak için önce mevcut yabancı sayısı konuşulmalı. Onu da kısaca özet geçeyim. 

Carole'nin kaldığını düşününce 13 yabancı oluyor ve 1 yabancı transfer etme hakkınız doğuyor. Bunu da Donk, Nagatomo ve Denayer'in takımda kaldığını düşünerek yazıyorum. Kalmasalar dahi yerlerine gelecek futbolcular yüzde 99 ihtimalle yabancı olacak, bir şey değişmiyor. Carole'yi düşünmeyince 2 yabancı alabilirsiniz ve yerli bir sol bek gerekliliği doğuyor. 

Galatasaray'ın transferinin temelini yerli futbolcular oluşturmak zorunda. Alınabilecek yerliler yabancı futbolcu transferindeki stratejinizi oluşturuyor. Bu anlamda da ne kadar istemeyip beğenmeseniz dahi bazı transferlere evet demek durumunda kalıyorsunuz. Bunu da yaparken ya bonservissiz ya da mümkün olan en az rakamla transferi gerçekleştirmeniz lazım. İşin diğer boyutu da maliyet. 

Sattığın kadar al yaptırımı olası duruyor. Bu da transferin stratejisini belirleyecek. Teklif gelen her isim için ayrılık ihtimali var. Garry Rodrigues, Gomis, Belhanda, Feghouli ya da kim olursa. İyi teklif karşısında "hayır" deme lüksümüz yok. Elimize geçecek rakamla da bir bütçe oluşacak ve gelen futbolcu kalitesi de buna göre belirlenecek.

Mevcut kadroya göre ihtiyaç duyulan pozisyonları yazayım. Bir forvet, iki orta saha (biri 8 numara, diğeri Badou Ndiaye tarzı), bir yerli sol bek, iki yerli kanat (biri forvet özellikli / Muğdat Çelik olabilir), bir de yedek kaleci. Giden ya da tutamayacağımız isimlere göre de plan değişir. Sol stoper deniyor mesela, ben mevcut stoperlerle yola devam edilmek durumunda olduğumuzu düşünüyorum. Denayer'in kalmaması durumunda böyle bir transfer olabilir.

Orta saha için Nuri Şahin'in adı geçiyor mesela. Onun için detaylıca yazdım, gelmesi halinde diğer ihtiyaç duyulan pozisyonlar adına +1 yabancı daha alabilirsiniz. Bu tarz sürpriz yerli hamleleri gelebilir, çoğu isme de hayır diyebilme lüksümüz kalmıyor. Tabii işin temeli maliyet, önce Uefa yaptırımlarını görmemiz gerekiyor. 

Altyapıdan gelecek isimler de işin sürpriz tarafı. Oradan gelecek önemli isimler var ama takımda kalabilecekler mi bilmiyorum. Fatih Hoca eminim ki bunun planını yaptı ve kampta kendilerine şans verecek. Oradan sürpriz kazanımlar da olacaktır ve en önemli transferin de bu olduğunu düşünüyorum..

8 yorum:

  1. abi garry gittiğinde bir yabancı kanat alacağız ki yerli kanatlar 11 de oynayacak seviyede değiller mutlaka garry nin yerine kaliteli bir kanat oyuncusu alınacak

    YanıtlaSil
  2. Yaş itibariyle gözlemleyebildiğimiz şey; Galatasaray'ın bugünkü mali bozukluğunun temel sebebi; kaliteli futbolcu transferleri değil,çok sayıda kalitesiz ve yetersiz transfer yapılan dönemlerdir. 2. Fatih Terim dönemi ve Mancini'nin devre arası transfer dönemi en belirgin örnekleridir. Hepsinin kendi içinde sebepleri olabilir ama netice olarak çöpe giden ve hiç bir geri dönüşümü olmayan tonla oyuncu alındı ve sportif başarısızlıkla neticelenen sezonlar yaşandı.

    Bugün tutmuş bir oyuncu varken "bunu satalım,yerine 3 mevkiiye adam alalım" mantığı,eğer oyuncu ekstra prim yapmamışsa;bir kaliteli adam yerine 3 vasat adam demektir. Fatih Terim bu dönem daha olgun bir profil çizse de; düşük bütçeli transferlerle başarı sağlama konusunda güven veren bir hoca değil. 2. dönemi dediğim gibi net örneği. 3. döneminde Galatasaray ölçeğinde ciddi bir harcama yaparak başarı sağladı.
    Burda aksi örnek sadece 1. dönemidir. Yani genç milli takımlardan itibaren kendi keşfettiği ve takip ettiği jenerasyonu düşük bütçelerle bir araya toplayıp oluşturduğu takımla elde ettiği;futbol tarihimizde tek olan başarısıdır.
    Bugün öyle bir jenerasyon var mıdır? Kimse net olarak evet diyemez.
    Bu dönem için bana göre yapılması gereken;eldekinden maksimum verim alma stratejisine devam etmek ve 1. dönemi taklit ederek; kısa vadede verim beklenen orta yaş yerliler yerine;uzun vadede olma ihtimali olan yerlileri kovalamak. Dorukhan Toköz mesela iyi bir örnek.Gurbetçilerden de böyle örnekler denenebilir. 90'ların Galatasaray'ı tam olarak bu stratejiyi izlerdi. 1.Lig'de parlamış herkesin peşinden koştuğu oyuncuların 90'larda Galatasaray'a geldiği pek görülmezdi. Genelde yüksek bonservis ücretleri ödeyerek Fenerbahçe alırdı. Bazen de Beşiktaş. Galatasaray Avrupa'daki genç gurbetçiler ya da Türkiye'de ismini kimsenin bilmediği oyuncuları kendi yapısı içinde yükselterek başarı sağlardı. 2000'den sonra yüksek harcama kültürü oluşmaya başladı.
    Bu dönem mali yapıyı düzeltene kadar 90'lara dönmeliyiz. Hedef kısa vadede ligde şampiyonluk olmalı. Avrupa'da başarı gelirse sürpriz olur ancak öncelik olmamalı. Şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılma her yıl yaklaşık 850 milyon tl gelir demek.

    Geçen yıl büyük harcayarak oluşturduğumuz kadronun içinde genç oyuncuları yükselterek devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çoğu başarılı işte de Fatih Hoca imzası var yalnız, o konu fazlasıyla konuşulur. Bunun dışında söylediklerine katılıyorum.

      Sil
  3. linnes den felanda vazgeçebilir fatih hoca bu şartılarda donk u tutmakta saçma olacak gibi cavanda felan zaten gönderilir bir şekilde ama garry nin satışı olacak mı onada bakmak lazım bu oyuncular gitmezse kontenjanda oluşmayacak zaten artı parada gelmeyecek ( garry kaynaklı ) daha elit yabancı isimler lazım yada genç yabancı tercihler bu tercihleri orta vadede kulübün kaderini belirleyecek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Linnes'den vazgeçeceğini sanmıyorum, muazzam bir yedek çünkü.

      Sil
  4. soner aydoğdu hakkında ne düşünüyorsun ? 7 gol 6 asist .bonservisi elinde.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hız, tempo sorun. Teknik bir 8 numara ama aranan tempoda değil.

      Sil

 

Tüm Telif Hakları Sportif Cümleler 'e Aittir © 2009 -- Blogger Tarafından Desteklenmektedir